11

4 3 0
                                    

İzmir..

Her zamanki gibi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Her zamanki gibi..

Üç noktaların ardına sakladığı bir gizem gibi güneşin ışıklarını davet ediyordu kendine. Biraz utangaç, biraz hevesli..

Emir Başkomiser, sandalyeden masasına uzattığı ayaklarının ürpermesi ile uyanmıştı. Açık pencereden içeri giren yel, sanki bacaklarını tutmuş gibi kıpırdatamıyordu. Saate baktı. İnanamadı. Gözlerini tekrar tekrar ovuşturarak baktı. Yanlış değildi. Çünkü saat, 10'du. Gerinerek odasından seslendi: "YUNUS, RIZA! KALKIN LA, SABAH OLMUŞ!"

Cevap yoktu. Emir Başkomiser, birkez daha bağırmış: "LA YUNUS, RIZA! KALKIN, SAB.. birden sustu ve gördüğü manzara karşısında gülümsüyordu, Amir'im, biz, Bayraklı Adliyesi'ne gitmek üzere 7.30'da çıktık. Hazırlığımız tamam, dün geceki mesele için; Savcı Cemil Bey'in yanında olacağız. Nur, siz uyuduktan sonra bizi aradı. Saat 10.15'de büroya gelecekmiş. Uyandırmaya kıyamadık, haberiniz olsun diye not yazalım dedik."

O esnada, elinde yine boyoz ve poğaça dolu poşetle Nur girmişti. Emir Başkomiser'i görünce: "Günaydın Amir'im! Kahvaltı yaptınız mı?"

Emir, bacağındaki karıncalanmayı umursamadan başını tutarak: "Sana da günaydın kızım! Yok yaa, ne kahvaltısı daha yeni uyandım da. Notu göstererek, baksana bizimkiler işe koyulmuşlar da!.. Hayvan gibi uyumuşum burada!"

Nur, gözleri parlayarak: "O zaman beraber yapalım kahvaltıyı da, bende balistikteki vaziyeti öğreneyim Amir'im!"

Öte yandan adliyeden çıkan Yunus ve Rıza ikilisi, yeni topraklar kazanmış komutan edasıyla araca yönelirken Rıza, bildiği hâlde bir daha sordu: "Kaç senenin mahkeme ilamları var burada, abi?"

Yunus, soruşturmayla ilgili isim ya da isimler ararken: "Son 15 senenin.." dedikten sonra, klasörü Rıza'ya verdi. Ardından kısık sesle: "Takip ediliyoruz Rıza!"
Rıza da aynı kısık sesle: "Kaç kişiler ve nereden geliyorlar?"
"Arkamızdan, 2 kişi.." O anda duyulan ses hiç beklenmedik yerden gelmişti.

O anda karşıda beliren bir adam 5 el mermi sıkmıştı. Yunus, Rıza'nın ürpertici bakışları arasında yere yığılması bir olmuştu. Rıza, bağırarak: "4362, MERKEZ 4320! 4362, MERKEZ 4320 TAMAM!"
"4320 DİNLEMEDE, TAMAM!"
"BAYRAKLI ADLİYESİ ÖNÜNDE SİVİL POLİSE SİLAHLI SALDIRI! TEKRAR EDİYORUM, BAYRAKLI ADLİYESİ ÖNÜNDE SİVİL POLİSE SİLAHLI SALDIRI! OLAY YERİNE ACİL AMBULANS! TEKRAR EDİYORUM, OLAY YERİNE ACİL AMBULANS, TAMAM!, telsizi bir kenara atıp gülümseyerek, ABİ, BENİM İŞİ ÇÖZMEDEN SANA ÖLÜM YOK!"

ÖLÜLER İÇİN (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin