Dört Duvar Arası Bir Yaşam

1.

***: Patron bunu niye buraya getirmemizi istedi
***: Bilmiyorum ama bir bildiği vardır elbet
***: Umarım vardır çünkü getirirken epey hırpalandık

Gözlerim açtığımda etraf simsiyahtı başıma siyah bir çuval vardı sanki ve bu tür şeylerin içinde durmaktan nefret ediyorum. Kıpırdamaya çalıştım ellerim oturduğum sandalyeye kelepçeliydi ve olanları hatırlamaya çalışıyordum ki...

***: Vay vay vay kimler uyanmış böyle
Mark: Ne işim var burda? Niye burdayım? Sizlerde kimsiniz be?!
***: Çok soru soruyorsun ama bu soruların cevapları bizde değil
Mark: nasıl yani?
***: Patron seni istedi fakat nedenini bilmiyoruz
Mark: patronun kim
***: Kendisi gelince söylersin
Mark: peki sen kimsin?

Yüzündeki maskeyi çıkartır*

***: Bana Zack demen yeterli
Mark: şu patron dediğiniz pislik ne zaman gelir
Zack: her an her saniye

Kapı açılma sesi*

Patron: birileri beni özlemiş sanırım, çok zorluk çıkardı mı
Zack: biraz efendim
Mark: sende kimsin? Benden ne istiyorsunuz?
Patron: benim kim olduğumu zamanla öğreniceksin fakat senin burda olma sebebin bana yardım etmeni istiyorum
Mark: bu yardım isteğini zorlamadan ve kelepçesiz halledebilirdik
Patron: evet ama o zamanda eğlencesi kalmazdı
Mark: hala neden burda olduğumu söylemedin
Patron: benim için bir yapay zeka hazırlamanı istiyorum

Kahkaha atarak cevap verir*

Mark: bunu yapmiyacağımı ikimizde biliyoruz
Patron: annen ve babanın yerini biliyoruz ama onların saç teline bile zarar vermek istemiyoruz sadece seninle ortak olmak bir firma kurmak ve bu işi beraber yürütmek istiyorum
Mark: peki neden dışarda onlarca, yüzlerce hatta binlerce kişi varken özellikle beni seçtin?
Patron: seni seçtim çünkü gençsin ve genç olmana rağmen bilgisayar üzerinde sürekli kendini yeniliyor, geliştiriyorsun tıpkı bir işletim sistemi gibi kendini sürekli güncelliyorsun, kendine güvenin tam sadece İngilizceyle yetinmeyip Fransızca, Almanca ve Rusça biliyorsun matematik üzerinde de sınavlar, performanslar, genel dereceler, denemeler hatta yarışmalarda da birincilik sağladın bana senin gibi biri değil bana sen lazımsın.
Mark: gururlandığımı söylemek isterim ama bunu başta da dediğim gibi daha acısız ve kelepçesiz yapabilirdin
Patron: bugün yeterince dolu olduğunu ikimizde biliyoruz ve fazla ünlü ve adım duyulmadığı için benimle konuşmak istemezdin
Mark: haklısın. Peki hakkımda bu kadar bilgiyi nasıl öğrendin ?
Patron: meslek sırrı diyelim. Sen kararını verdin mi?
Mark: artık ellerimi çözseniz mi diyorum?