Buz gibi soğukta saatlerce senden gelecek tek mesajı bekledim.
Kötüydüm ilk defa,hayatımda ilk defa kendimi salak gibi hissettim,ilk defa bu kadar çaresiz kaldım belki de...
Ümitsizce oturdum,yoldan geçen insanları izledim yanındakilerle ne kadar sıradan da olsa birazdan belki böyle oluruz dedim ne acı :)
En sonunda gelmeyeceğini dört saatin sonunda da olsa anladım.
Aslında umrunda dahi olmadığını o an kim bilir nelerle uğraştığını aklının en ufak kırıntısına dahi gelmediğimi de o an anladım zaten :)
Kendime olan gururum özgüvenim duruşum birer birer yüreğim de paramparça oldu ne ağlayabildim ne toparlayabildim kendimi.
Sonra kalktım eve gittim,önce hiçbişey yokmuş gibi evdekilerde görüştüm sohbet ettim sonra başımdaki ağrıyla duşa girdim saatlerce akmayı bekleyen gözyaşım adımımı attığım gibi şakır şakır aktı...
Aylarca senden kaçmakta çok haklıymışım,başıma geliceği her zaman önceden bilirdim,yine yanılmadım.
Beni yanıltmanı o kadar isterdim ki kalbimde bi yara da sen olmamanı o kadar çok istedim ki Mustafa.
Neyse,sana yazamadığım kalemimi kağıdına dökemedigim ne varsa buraya yazdım az çok...
Her neyse yine de sana bişey olmasın canın sağolsun..:)