18

249 11 5
                                    

16.01.2016 (Throwback)

Kai

Elimdeki kırmızı kadife kutuya baktım.Evlenme teklifi etmek bu kadar zor muydu? Kalbim ağızımdaydı.Heyecanımı ve mutluluğumu anlatamıyordum bile.Sadece onun güzel yüzünü hemen görmek istiyordum bir an önce.Zaten hızlı adım atıyordum ama artık koşmaya başlamıştım.

Kafeye girdim ve Jen'e benzeyen bir sima aramaya koyuldum.Tüm masalara baktım.Ama Jen yoktu.Telefonumu çıkardım.Başına bir iş mi geldi sorusunu asla aklımdan geçirmek istemiyordum.Numarayı çevirdim ve derin nefeslerle telefona odaklandım.Kesin annemle konuşmaya dalmıştı.Sonuna kadar beklemiştim ama açmıyordu.Derin nefeslerime devam ettim.Telefonun sesiyle hemen ekrana baktım.Krystal arıyordu.

"Jongin hemen buraya gelmelisin.Sana gös-"

Sinirle gözlerimi yumdum.Takıntılı eski sevgilim Krystal,1 senedir peşimi bırakmıyordu.Ayrıca Jen için demediğini bırakmıyordu.Sabredip içime atıyordum.Hastalığı yüzünden onu suçlayamazdım.Elinden gelen bir şey değildi.Ama artık son noktayı koymalıydım.

"Jen hakkında bir kez daha konuşmaya cüret edersen,seni en yakın hastaneye şikayet ederim.Eminim kaçak olan bir hastayı bulmaları onlar için iyi olacaktır."

Telefonu yüzüne kapattım ve şakaklarımı ovdum.Sinirden başım ağrımaya başlamıştı.Bugün mutluluk üstüne mutluluk yaşamalıydım.Hüzün değil.Tekrar Jen'i aramak için ekrana basacağım sırada Krystal mesaj atmıştı.

'Bunları görünce de öyle diyebilecek misin bakalım?'

Sinirle kahkaha attım.Herkesi kendi gibi ruh hastası sanıyordu.Mesaja tıkladım ve gördüğüm fotoğraflarla şok oldum.

Jen ve bir pezevenk kucak kucağa uyuyorlardı.

"Bu bir şaka olmalı."

Kendi kendime sayıkladım.Fotoğraflarda bir oynama olmalıydı.Jen'in kıyafetlerini bugün için özel seçmiştik.İkimiz beraber.Üzerindeki ona çok yakışan elbisesi vardı.Pezevenk ise onu belinden sarmalamıştı.Bu bir rüya olmalıydı.

'Çok eğlendikleri bir video var Jongin.Seninle bu kadar eğleniyor mu?'

Videoyu gönderdiği an üzerine tıkladım.Jennie şarkı söyleyerek o pezevenke sarılıyordu.Yüzü hiç olmadığı kadar gülüyordu.İçten gülüyordu.Kollarını ona sarıyordu.

Çıldırdığımı hissediyordum.Ben işte olduğum zamanlarda onu böylesine mutlu hissettiren şey bu adamdı demek ki.Ellerimi saçlarıma çıkardım ve çekiştirmeye başladım.Bunlar gerçek olamazdı değil mi? Gerçek olabilecek kadar netti.Kendimi kandırıyordum.Bir mesaj sesi daha geldi.

'Sevgilin,seni sevgilisine ispiyonluyor Jongin.'

Tekrar bir video göndermişti.Tereddütle videoya tıkladım.

"Sevgilin nasıl güzelim?"

Sırıtarak soruyordu bu soruyu pezevenk.Onu bu kadar eğlendiren şey neydi böyle?
Jen onu yanağından öptü ve cevapladı.

"Bana ayıracak vakti yok.İştedir herhalde."

Kahkahalara boğuldu cümlesini bitirdikten sonra.Bu o muydu? Sevdiğim kadın? Beni her şeyden sakınan sevgiye boğan? Her şey bu kadar mıydı?

Saatlerce çalışıp ona yüzük almak için elimden geleni ardıma koymamıştım.Kuruşu kuruşuna kendim kazanmıştım.Ona bu hediyeyi almak için.Vizelere çalışmak yerine işte çalışmıştım.
Bana bunu mu layık görmüştü?

Sinirle güldüm.Ne beklediğimi sorguladım.Değer verdiğim insanın bana değer vermesini mi? Değer verdiğim insan bir yalancıydı.Telefonumu çıkardım.Jen,artık yoktu.

"Krystal hala benimle olmak istiyor musun?"

Love is (not) easy| JenKai (tex)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin