Bölüm 3

39 2 0
                                    


Multimedia : Buğra

Buğra bana uyumamı söylemişti fakat uyuyamıyordum. Gözlerimi kapıya diktim. Paslı ve eskiydi burdaki her şey gibi.
Gördüğüm rüya beni nedense etkilemişti. Ve Buğra nın bana sarılması, beni iyi hissettirme çabaları... Daha önce böyle bişey olmamıştı. Kabus gördüğümden bana sarılacak benimle konuşacak biri yoktu. Buğra'yı sevmiştim. Hakkında pek bişey bilmesemde iyi biriydi.

Aklımdaki soru işaretlerini sabah sormayı düşünüyordum.

Aynı yere bakmaktan sıkıldığım için sırt üstü döndüm ve tavana bakmaya başladım. o sırada bir ses geldi.

" Uyuyamadın mı ? "Buğra bir koluna yastığa dayanımş bana bakıyordu.
"Evet"
"Rüyadan olmalı. Anlatmak ister misin ? " Meraklı gözlerle bana bakıyordu fakat tekrar hatırlamak hiç istemiyorum.
"Çok kötüydü, tekrar hatırlamak istemiyorum sonra söylesem olmaz mı ? " gerçekten anlatmaya hiç niyetim yoktu.
"Tamam. Bende uyuyamadım . konuşmak ister misin ? "

Konuşmak. uzun zamandır yapmadığım bir şeydi. ( şu an hem derbiyi izliyorum hem yazıyorum.)
8 yıldır kimseyle konuşmamıştım.
( fener yendi. ) ama artık bu yalnızlıktan kurtulmam gerekiyordu.
Başımla onayladım.
"Ilk soruyu sen sor " diye başladı . gerçekten Buğra hakkında merak ettiğim çok şey vardı.

"Sen nasıl bir yerden geldin buraya ? "

En merak ettiğim soru bu mu bilmiyorum ama sanırsam değil.

"İzmir. Güzel bir hayatım vardı. Küçük bir erkek kardeşim var. 9 yaşında. "
"Peki ya sen nasıl bir yerden geldin."

"Istanbul. Benimde güzel mutlu bir hayatım vardı. 19 yaşında Abi'm var. "

" Sevgilin var mıydı?" Bu soruyu hangi cesaretle söyledim bende bilmiyorum. Biraz özel hayatına girdim sanırım ama bana konuşmayı o teklif etmişti.

Yüzünün bir andan ciddileşmesi gözümden kaçmamıştı. Gözlerini benim üstümden çekip tavana bakmaya başladı.
Bir elimle yüzünü kavradım ve bana bakmasını sağladım.
"Üzgünüm sanırım yanlış bir şey sorum. " Gerçektende üzgün görünüyordu. Ne olduğunu anlamamıştım.
"Sorun değil" bence sorundu . bu kadar üzülüyorsa ciddi bir şey olmalıydı.
"Anlatmamalı is..." Sözüm yarıda kaldı
çünkü bana kanımı dondurman birşey söylemişti
"O öldü" ne diyeceğimi bilmiyordum.
"B-ben çok üzgünüm "kekeleyerek söylemiştim.
Sonra beni kendine doğru çekti. Ona sıkı sıkı sarıldım.
"Anlatmak ister misin ? " Bana tıpkı o kabustan sonra sorduğu gibi bende ona aynı soruyu sormuştum.

Yüzünü göremiyordum.şu an böyle üzüldüğüne göre yakın bir zamanda olmuş olmalıydı.

"Hatırlamak istemiyorum" çok soğuk bir sesle söylemişti. Biraz geriye çekildim ve yüzüne baktım. Elimi yine yüzüne götürdüm. Bana bakmasını sağladım. Fakat ne diyeceğimi unuttum. Öylece yüzüne bakakaldım. Gözleri sanki kahverengi değilde siyaha dönmüştü. Soğuk ve hüzünlü görünüyordu.
Gerçekten sorduğuma pişamanım.

"Çok özür dilerim böyle birşey sorduğum için "

"Sorun değil" ona yaklaşıp sarıldım.
Gözkapaklarım ağırlaşınca uyuya kaldım.

-------------
Sabah uyandığımda ve kafamı sağa çevirdiğimde Buğra yı görmeyi bekliyordum ama yok .
Nerde olabilir ki ?? Acaba öldürdüler mi ? Bıraktılar mı ? Başka bir odaya mı aldılar . Hemen ayağa kalktım
"Buğra" sesim fırtına öncesi sessizlik gibiydi

"Buğra!!" Fakat bu sefer sessim bir öncekinden daha yüksekti.
Ses yüne gelmeyeninde kapıya doğru koşturdum. Ve kapıyı yumruklamaya başladım. Sürekli Buğra diye bağrıyor aynı zamanda çığlıklar atıyordum . fakat ses falan gelmiyordu.

En sonunda pes ettim ve alnımı kapıya yasladım.
Buğra 'ya neler olmuştu? Neredeydi?
Göz yaşlarımın akmasına izin verdim.
Biraz sonra bir el beni bileklerimden tutup kendine çevirdi fakat bu

Buğra değildi

Sizce kim ?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 09, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KaranlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin