Dr.Watson dan devam
''Maskeli olduğum için kusura bakmayın" diye devam etti garip müşterimiz. "Beni görevlendiren kişi , elçisinin tanınmasını istemiyor ve şunuda itiraf etmeliyim ki, az önce kendimi tanıtırken kullandığım ünvan bile aslında bana ait değil."
"Bunun farkındayım" dedi Holmes umarsızca.
""Şartlar çok hassas ve her türlü önlemin alınması gerekiyor. Aksi halde Avrupa'nın kraliyet hanedanlarından birini ciddi sıkıntıya sokacak bir skandal patlak verebilir.Açık konuşmak gerekirse , bu mesele Fransa'nın en Asil, büyük KIM Ailesi ile ilgilidir."
"Bunu da anlamıştım," diye homurdandı Holmes. Koltuğuna yerleşip gözlerini kapattı.
Ziyaretçimiz, kendisine Avrupa'nın en keskin zekalı ve en enerjik dedektifi olarak tanıtılan bu adamın şimdi koltuğa baygın uzanmış halini görünce büyük bir şaşkınlığa düşmüştü. Holmes , gözlerini yavaş yavaş açarak müşterisine sabırsızca baktı.
"Eğer , Majesteleri(!) sadede gelme tenezzülünü gösterirse," diye başladı söze,
"elimden geleni yaparım."
Adam yerinden hışımla kalkarak bir ileri iki geri yürümeye başladı. Ümidi kırılmış gibiydi; yüzündeki maskeyi çıkarıp yere fırlattı.
"Haklısınız" diye bağırdı; "Asil benim. Nede gizlemeye çalışayım ki?"
"Sahi neden ?" diye söyledi Holmes. "Majesteleri daha konuşmaya başlamadan Marsilya Grandükü, Fransa'nın en önde gelen Asillerinden Gottsteih Sigismond von Junmyeon KIM'le karşı karşıya kaldığımı biliyordum."
"Fakat beni anlamalısınız," dedi garip ziyaretçimiz, tekrar yerine oturup elini alnında gezdirerek,
"bu tip işleri kendi başıma halletmeye alışık değilim . Ama bu mesele o kadar hassas ki bir dedektife bırakırsam kendimi, yabancı ellere teslim etmiş hissedecektim. Sırf size danışmak için sizi ta İngiltere'den Fransa'ya özel jetimle getirtmek zorunda kaldım."
"O halde lütfen danışınız," dedi Holmes, gözlerini tekrar kapatarak.
"Olanları kısaca açıklayayım : Aşağı yukarı beş sene önce , Varşova'ya yaptığım uzun bir gezide ünlü maceraperest Opera sanatçısı Irene Adler'la tanıştım. Bu isim herhalde size tanıdık gelmiştir."
"Zahmet olmazsa laptoptaki notlarıma bakar mısın doktor?" diye mırıldandı Holmes gözlerini açmadan.
Yıllardır insanlar ve olaylar ile ilgili bütün bilgilerin arşivini tutuyodu, böylece bir konu ya da insan hakkındaki bilgiyi hemen bulabiliyordu. Bu kez de kısa bir süre içinde, bir kaç davanın içinde kadının biyografisini buldum.
"Ver bakalım!" dedi Holmes "Hmm ... Varşova Kraliyet Operasında primadonna...Opera sahnelerinden istifa etmiş - aha! Paris'te yaşıyor - kesinlikle ! Anladığım kadarıyla Majesteleri bu genç kadınla ilişki içerisindeymiş, kamuya açıklandığında skandal çıkaracak mektuplar göndermiş ve şimdi mektupları geri almak istiyor."
"Çoğunlukla doğru. İlişkiden ziyade gizli bir iş ortaklığı diyebiliriz. Fakat siz nasıl...?"
"Nasıl bir ortaklıktan söz ediyoruz, bu işi alacaksan detayları bilmeliyim" dedi Holmes.
"Sekreterimle olan yakınlaşmanın fotoğrafları onun elinde" dedi majesteleri.
"Gizli bir evlilik oldu mu?"
"Hayır."
"Resmi bir kağıt ya da evrak?"
"Yok."
"O zaman Majesteleri'ni tam takip edemiyorum. Eğer bu genç kadın, mektuplarını şantaj veya başka amaçlar için kullanacaksa onların orijinal olduklarını nasıl ispat edebilir?"
"Ya benim el yazım."
"Taklit edilmiş olabilir."
"Özel mektup kağıdımı kullanmıştım ama"
"Boş mektup kağıdı önceden çalınmış olabilirler"
"Altında kendi mührüm var ."
"Sahte mühür basılmış olabilir."
"Ya fotoğraflar"
"Satın alınmıştır"
"Ama bu sekreterle çekilmiş fotoğraflarımız "
"Aman Tanrım! Bu çok kötü işte! Majesteleri gerçekten tedbirsiz davranmış."
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARİS'TE SKANDAL
FanfictionJENKAİ : UYARLAMA Sherlock H. bir bölümünden uyarlanarak hikayeleştirilmiş bir JENKAI ficidir.