Ömer
Bunları Hürkan'ın yazdığından emin değildim ve zaten onunda yazdığını düşünmüyordum. Ama bu yaşadıklarımızı bizden başka kimse de görmemişti. Ne sosyal medya da paylaştık ne de bunlar olurken yanımızda birileri vardı. Bunları yoksa cidden Hürkan mı yazdı?Hürkan: Ömer?
Hürkan ekranda açık olan şeyi görünce gözlerini kocaman açtı sonra da o kocaman açtığı gözleri hafiften doldu.
Hürkan: bilgisayarımı mı karıştırıyorsun?
Ömer: h-hayır sen dedin ya "benim bilgisayarımdan indir" diye. Bende onu indiriyordum ama altta açık olanlar yüzüden seninkinde de yavaş iniyordu bende bir kaç şeyi kapatırken bunu gördüm acaba önemli bir şey mi dedim sonra adımı görünce biraz göz gezdirdim.Hürkan hiç bir şey dememişti ama gözlerini kaçırıyordu.
Ömer: bunu senin yazmadığını biliyorum sadece kimin yazdığını merak ettim sonuçta bütün bu olaylara şahit olan kimse yok.
Hürkan'ın yüz ifadesi hafif rahatlar gibi olmuştu ama üzüntüye döndü bu rahatlama.
Hürkan: sonra anlatırım ben uçağı kaçırmayım.Hürkan ben indirme işlemini yapınca bilgisayarını çantasına koydu sonra bana sadece "görüşürüz" diyip gitti. Sonra anlatırım dediğine göre bunu o yazmamış demek ki. Zaten hangi kafayla onun yazmış olabileceğini düşündüysem. Bir, hürkan günlük tutmaz ve iki, en önemlisi Hürkan bana bir şeyler hissedicek biri değil. Büyük ihtimalle fanların yazdığı hikayelerden biridir.
Hürkan
Porçay'ın evinden en hızlı şekilde çıktım. Ben nasıl bir aptalım? Nasıl kapatmam? Benim yazamadığımı düşünmesi hem beni rahatlattı hemde üzdü. Ona gerçeği söyleyemem. Şu an ama tek emin olduğum şey bir daha hayatta günlük tuttmam.Antalya'ya gidene kadar hep bunu düşündüm. Acaba nasıl bir yalan söylesem. Kafamdan en mantıklı olanı kurmuştum. Uçak iner inmez telefonumu açtım ve gelen tek mesajın Porçay'dan olduğunu gördüm. "İndin mi" yazmıştı bende ona "evet indim kusura bakma geç kalıcam diye korkunca sana da teşekkür edemedim. Teşekkürler her şey için" yazdım.
-ertesi gün-
Sabah kahvaltımı yapar yapmaz Porçay'ı aradım.
Hürkan: Ömer?
Ömer: Günaydın
Hürkan: Günaydın. Sana sonra anlatırım demiştim ya, onu anlatmak için aradım.
Ömer: tamamdır dinliyorum.
Hürkan: ben sana gelmeden önce hep her gece aynı barda sarhoş olana kadar içiyordum. Tabi orda da bir kızla tanışmıştım. Her gün başıma ne geldiyse anlatıyordum. Sonra bana bu yazıyı attı. Kız meğer benim ve senin takipçinmiş. Öyle bende gece onu okuyordum altta kalmış.
Ömer: Hürkan ben zaten senin yazmadığını düşünüyordum tabi sen bana kimin yazdığını anlatana kadar çünkü şu anda bana yalan söylüyorsun ben saf değilim.Nasıl anladı yalan söylediğimi? Şaka yapıyordur ya. Şakadır di mi?
Hürkan: n-niye öyle düşündün?
Ömer: daha demin anlattığın yalana göre "bana gelene kadar" kızla buluşuyormuşsun. Ama o yazılarda bana geldiğin günde vardı. Ve eğer "o kızla" benim evimde buluşmadıysan o kız benim sevgilimden ayrıldığımı nerden biliyor? Hürkan neden bana yalan söylüyorsun?Hassiktir! Ömer'in ne kadar zeki ve ayrıntılara dikkat eden biri olduğunu unutmuştum. Hem ben yalan söyleyemem ki niye söylemeyi denedim? Ne yapıcam lan?
- hürkan aramayı sonlandırdı -
•~• niye okuyan kişi sayısı bu kadar çok düştü🥺. İki önceki bölüm 100 okuyan olana kadar atmayı düşünmüyordum normalde ama dayanamadım attım •~•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece senin yanında mutluyum
Roman d'amourDiğer hesabımın şifresi gidince yeni baştan bir hikayeye başlamak istedim •~•