İçeri girdiğimiz an kulaklarımızda Çığlık sesi duyuyorduk ve bunun etkisiyle yere düşüyorduk. son3,2,1... Gözlerim kararıyordu. bayılmıştım.
&&&&&&&&&&&&&
-STELLE-
Yavaş yavaş Gözlerim açılıyor. nerdeyiz biz? Kollarımda el hissettim. birden ağzımı kapattı eliyle. beni sürükledi.
bağırmaya çalıştım. ama sadece duyulan "mmmmmm" sesiydi...
Uzun bir koridorda yürüdükten sonra Demir bir Kapıdan geçtik. burası karanlık bir odaydı. korkuyordum. beni bir sandalyeye bağladılar...
-JACKSON-
Gözlerimi Yavaşça açıyorum. kendime geldim. burası neresi böyle? Etrafıma baktım, bizim gruptu. fakat stelle ve rose ortada yoktu. neredeler? Hemen ayağa kalkmaya çalıştım fakat bacaklarımın bağlı olması buna engel oluyordu...
Bizimkiler yavaş yavaş uyanmaya başlamıştı. birden etrafımız Demir bir kafese dönüştü. hepimiz ayrı kafeslerdeydik. birden kapı açıldı. yavaş adımlarla korumaları olan bir adam yanımıza geldi. öncelikle hepimize "Hoşgeldiniz çocuklar" diyip sırıttı. sonra bana yöneldi. "stelle nerede merak ediyor musun?"(x)
Stelle bunun elinde olmalıydı. aman Allah'ım!
Onun suratına tükürdüm.
Arkadan Anna"onu bırak, stelleyi bırak!" Diye Çığlık attı. onu anlayabiliyordum. o stelleyi gerçekten çok seviyordu...
Adam parmağını şıklatıp "misafirimizi getirin" dedi sırıtarak. kapı açıldı. Kapıya dikkatlice bakıyordum. bu stelleydi. tekerlekli sandalyede yüzü kanlar içinde Yanıma getiriliyordu. pislik adam! Adama"allah cezanı versin"diye bağırdım ve tekrar suratına tükürdüm. Anna da aynısını yaptı. bizim grup korkmuşa benziyordu. daniel:
"Ne yaptın ona?!" Diye bağırdı. danielde bi ara stelleyi seviyordu. bu Yüzden onunla kavgalar etmiştik eskiden. bütün kızlar ağlamaya başladı. ben de... stelle yi Yanıma getirdiler. ;
"Stelle beni duyuyor musun? Ne olur cevap ver.."dedim ağlayarak.
Stelle sadece parmağını oynatmakla yetindi ve "r-r-ro-rose" dedi boğuk bir sesle. kapı yeniden açıldı. rose geliyordu. sırıtarak. stelleyi geri çekti ve ağzını sıktı. bunu rose yapmış olmalıydı. roseyi seviyordum fakat artık ona nefretle bakıyordum! Yüzüne tükürdüm.
"Allah cezanı versin rose. Allah hepinizin belasını versin!"(Anna)
"Bırak onu rose!"(alex)
"Rose sen böyle biri değildin ne yaptığını sanıyorsun?"(alice)
Rose konuşmaya başladı;
"Jackson bana inandın. hepiniz bana inandınız. evet ben jacksonu seviyordum ta ki Anna nın bana güvenip stellenin Jackson'ı sevdiğini söylediğine kadar. ondan sonra size düşmanlıkla baktım! Anlatabildim mi?!"dedi gözlerime bakarak.
"Senden nefret ediyorum"dedim ona. stelleyi götürmeye başladı. herkes ağlıyordu. peki şimdi ne olacaktı?!
___________
Arkadaşlar umarım beğenmişsinizdir. vote bekliyorum lütfenn:);)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEHŞET EVİ
Random8 arkadaş gezerken bir ev Gözlerine çarpar ve bu ev eski, yıkık bir villadır O villaya girdiklerinden sonra hiç bir şey yolunda gitmez. Karışıklılık olur. Aralarında aşk vb duygular yaşanır fakat sadece iki Seçenek vardır; sevgilin mi? Canın mı?... ...