Elimdeki kahve ile koltuğun kenarına oturup Esra'nın çok gösterişli kitaplığına bakıyordum. Esra ise mutfakta kendine kahve hazırlıyordu. Oturmaktan sıkıldığımı hissetiğim zaman ayağı kalkıp çok güzel görünen kitaplığa doğru ilerledim, sağ elimle kitaplıktan sarkan ledleri tuttum. Hani o, canını çok hafif yakan ama senin yine dokunmak için can attığın bi sıcaklık vardır. onu, hissediyordum kitaplığa dokunarak gezmeye başladım. Herşey çok hissetiriyordu kahvemin sıcaklığı , ledlerin yaydığı ışık herşey çok güze... " EDİSS NAPIYOSUN" Esra'nın arkamdan bağırmasıyla elimdeki sıcak kahvenin düşmesi bir oldu.
"lan gerizekalı esra,napıyosun?" ya ben enerji falan diye şey ettim," dedi utangaç sesi ile,ona bakarak kırık olan bardağın yanına oturdum, sırtımı da kitaplığa dayadım. Sadece oturdum , düşündüm, ağladım, kızdım, mutlu oldum. "Farklı duyguları aynı anda yaşadım. Beynim dört parçaya bölünmüş gibiydi bi taraf kahve içtiğine mutlu olurken diğer taraf kahve yüzünden uyuyamayacağım için üzülüyordu." Esra bu dediğime sırıtmıştı bende onunla beraber güldüm, birden ayağa kalktı. " benimle dans eder misiniz majesteleri," diyip elini uzattı gülerek. " hay hay, hazretleri," diyerek elimi uzattım. Sanki içimdeki acıyı müziğe eziyet çektirerek azaltıyordum. Esra ile dans etmeye devam ederken aklıma sürekli odada gördüğüm görüntü geliyordu. Aniden koltuğa oturup başımı ovalamaya başladım. " Esra bir tane buz getirir misin?" Esra cevap bile vermeden mutfağa koştu. Pek zaman geçmeden elleri ıslanmış bi şekilde geri dönerken birden bi şarkı çalmaya başladı. O kadar rahatlatıcıydı ki anlatamam ilk başta piyano sesiyle başlıyordu. " bazen ingilizcemi geliştirdiğim için mutluyum." ilk defa bir özelliğimle gurur duymuştum. " şarkıyı çevirsene gurur duyduğuna göre seni anlatan bir şarkı."
" evet , sanırım haklısın sözleri beni anlatıyo özet olarak şöyle diyor, "Gençler bazen yanlış insanlara aşık olurlar", "Aşık olduğunu düşünebilirsin aslında sadece acı içerisindeyken." ve son olarak " Bazı hatalar yapıldı sorun yok, önemli değil." Esra sözleri duyunca susma hakkındı kullandı. Evet bazı hatalar yaparız , yanlış kişiye aşık olmak , sevmediğimiz bir işi seçmek veya sizi üzebilicek, karşındaki insanı üzebilicek sözler kullanabiliriz ama şarkının sözleri gibi " bazı hatalar yapıldı ama sorun yok, önemli değil." şarkıyı yaklaşık on kere , yirmi kere, otuz kere dinleyerek uykuya daldık, sabah kalktığımda müthiş bi çay kokusu , taze ekmek kokusu beklerken hiç koku duyumu kullanmadan kalktım. Çünkü esra hala uyuyordu o, uyurken bende mutfağa doğru ilerledim , buzdolabını açtığımda hiç bir şey yoktu. Esra'yı uyandırmadan montumu giyip evden çıktım. En yakın markete doğru ilerken üstüm başımı bir kontrol ettim. Berbattı biliyordum ama pek umursamadım zaten markete gidiyordum. Markete ilk adımımı attığımda benim üşümeme sebep olması gereken klimanın tam tersi ile kalbimi , vücudumu ısıttığını farkettim o yüzden biraz daha klimanın altında durdum ama arkadamdan kapıyı açan yaşlı kadın yüzünden büyü bozulmuştu. Koşarak çikolataların, cipslerin, içeceklerin olduğu rafa koştum. Dört tane cips , iki tane kola , bir sürü çikolata ve kahvaltılık alıp alışverişimi tamamladım. Sırayı beklerken önde bir tane kadın yanında sevgilisi vardı çünkü sevgili oldukları çok belliydi. Bir şeyler söylemeden edemeyecektim aldığım şeyleri bi kenara koyup hemen önlerine doğru koştum. " Yaa çok tatlısınızz biliyo musunuz hayatımda gördüğüm een güzel çift," diyerek ellerimi göğüsümde birleştirdim. " Bende yeni ayrıldım o or... beni aldattı , siz sakın ayrılmayın." çocukça etrafımda döndüm. İkiside dahil marketteki herkes benim salaklığıma gülüyordu. " şey o, benim ablam." " o, benim kardeşim," diyerek birbirlerini parmakla gösterdiler. " evet, bende onu diyordum zaten ne güzel kardeşsiniz, sakın ayrılmayın falan filan sarılmaya çok ihtiyacım var lütfen bana sarılır mısınız?," diyerek kollarımı açtım. Ve tabiki onlarda beni kırmadı sımsıkı ,sanki kırk yıllık arkadaş gibi sarıldık. " ve işte ruh eşimin kız kardeşi ve erkek kardeşiyle tanışmam." Eve doğru ilerlerken markette yaptığımın ne kadar utanç verici olduğunu düşünmeye başladım ama pişman değildim yine olsa yine yapardım. Aslında bunların hepsinin egemenin bana yaptığı, yaşattığı şeyden dolayı olduğunu biliyordum. Şuan beynim değil , mantığım değil, kalbim değil , organlarım beni yönetiyordu onlar ne isterse yapıyordum. eve vardığımda anahtarla kapıyı açıp, anahtarı Esra'nın üzerine fırlattım uyanmadığı farkedince aldığım şeyleri hemen mutfağa fırlatıp Esra'nın kulağına doğru yaklaştım. " DÜN GECE BENİ KORKUTAN ESRAA HANIM KALK GÜN BAŞLADI DA BİTİYO." daha yarısını bile söyleyemeden kalkmıştı bile. " ya edis napıyosun tam da Dicaprio bebeğimle ile öpüşücektim," uyku sersemi bir şekilde bende mutfağa doğru ilerlerken " Anca rüyanda görürsün zaten, hadi kalk kahvaltı hazırlayalım." dilini çıkartarak koltuktan zar zor kalıp koridora ilerledi konuşarak. " noldu kız sana dün ciyak ciyak ağlıyordun." Birden mutfağın kapısıdan kafasını çıkardı. " bence sen o pisliği sevmiyordun, kabul et sevmiyorsun," diyerek mutfağın kapısına dayandı kolları bağlı şekilde bende mutfak tezgahına yaslanarak... " Evet, sanırım sevmiyorsam altı yıl nasıl dayandım peki," diyip yumurtaları buzdolabına yerleştirmeye başladım. " ne zaman markete gittin, çikolata aldın mı ?" "sabah sen ayı gibi yatarken aldımmm, ben onu sevseydim hala üzgün ve ağlamaklı olurdum. Bence yanlış aşk , yanlış duyguydu." Aslında hala öyleydim sadece yansıtmanın bana bi faydası olduğunu düşünmüyorum. Herkesin canını yakar aldatılmak, büyük bi yara izi yaratır ya da büyük travma bende ikisininde olduğu düşünmüyor " evet, yanlış aşktı," diyip mutfaktan çıktı. Bende dün saatlerce dinlediğimiz müziği açarken belimde çok kötü bir ağrı olduğunu hissetim. Sanki makasla sırtımı kesiyorlar. Geriye doğru esneyip geçmesini denedim,biraz acısı dinmişti. Ama takmadım çünkü bugün benim en güzel günüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sarı şemsiye
Romance"Herkes ruh eşine benzer ama bizim kadar değil." Bir ruh eşi düşünün isminiz bile aynı şimdi size birbirimize çok ama çok benzediğimiz ruh eşimle tanışmamızı anlatıcam...
