Ben herşeyi özete geçerek başlıyorum
Harry hogwarts savaşında Voldemortu yendikten sonra mürver asayı ortadan ikiye kırdı.Bu büyük bir cesaretti çünkü hikayeye göre onu ölüm oluşturmuştu. Yani harry iki ölüm yadigarına sahip olabilecekken sadece görünmezlik pelerinini seçti. O günden sonra altın üçlünün ünü arttı ve isimleri çikolata kurbağa kartlarına eklendi. Okulu bitirdikten sonra hayatlarında kariyerleri için onca sınava dahil oldular ve çoğundan başarıyla da geçtiler.
Hermione (akıllı kızımız) Koskoca sihir bakanlığı yönetmenliğinin başına geldi ve adı SİHİR BAKANI HERMİONE diye anıldı.
Harry ise küçüklükten beri olmak istediği meslek olan Seherbaz olmayı seçti ve sonuca başarıyla ulaştı.
Ron ise ilk başlarda ne kadar sihir bakanlığında müfettiş olarak çalışmaya direttiysede abilerinden kalan şaka dükanını yönetmeyi tercih etti
Harry mutlu olduğu kişiyle Ginnyle evlendi. E tabi harry evlendi ron dururmu o da en sevdiği kişi akkılı kızımız hermione ile evlendi
Bu dörtlünün minnak çocukları oldu. Harry ve Ginnynin 2 oğlu 1 kızı oldu JAMES ALBUS ve LİLY.
Hermione ve ronun ise 1 kızı 1 oğlu oldu ROSE ve HUGO
Bu çocuklar ünlü olan anne babalarının çocukları oldukları için o kadar şanslıydılar ki her gün yatmadan önce anne babaları masal yerine çocukken yaşadığı anıları anlatırdılar.
Hermione çok yoğun olurdu çocukken olduğu gibi kafasını kitaplardan ayırmazdı. Bakanlık evraklarını imzalar her zaman en iyisi olması için çabalardı ve bu onu bazen ailesinden alı koyardı
Bu zamanlarda yetenekli babamız ron devreye girerdi. Ne zaman annelerini işi olsa çocukları eğlendirerek birşey bulur ve hermioneyi kendine yeniden aşık ederdi. Zaten ronun o kadar yoğun bir hayatı yoktu sadece ayda bir kere yoğun olurdu o da 3. haftanın 4. günü o gün weasley şakacı dükkanında indirim günüydü kendini bilen bilmeyen herkes o gün en az bir kere weasley şakacı dükkanına uğrardı
Potterlar ailesinde iş biraz değişikti.Harry seherbazlık işi ile ailesi ile olan ilişkiyi iyi yürüten biriydi. Eve hiç iş bırakmazdı. Aslında işleri biraz fazla yoğun olsada çocuklarına gerçekten olduğundan fazla zaman ayırıyordu. Belkide ailesiyle geçiremediği zamanların eksikliğini yaşıyordu ve bunun için kendini zorunlu tutuyordu
Ginny ise kendi halinde bir iş kadınıydı haftada 3 gün bakanlığa uğrar ve müfettiş yardımcılığını yapar evine geri gelir çocuklarıyla ilgilenirdi.
Aslında Harry bazen bunların gerçekten bir rüya olduğunu düşünmüyor değildi. Ginny ile evlenmişti çocukları vardı ve onu rahatsız eden bir şey yoktu bunlar çocukluk hayalleriydi gerçek olacağını düşünmediği hayallerdi
Aklınıza düştü mü bilmem peki dracoyu merak eden var mı? hemen anlatayım.
Draco hogwarts savaşından sonra babası ve annesi ile birlikte kayıplara karışmıştı ve tam 12 yıl sonra ortaya çıktı. Ortaya çıkmak onun için zorunluluktu çünkü öldüğü zannediliyordu onu gören herkes şüphelenmiyor değildi ve bu zaman diliminde bir muggledan doğma olan Kewa ile evlenmişti ve Scorpius adında bir çocukları olmuştu. Oğlunun ondan farkı yoktu aynı sarı saçlar aynı gözler, aynı bakışlar...Aralarındaki tek fark elleriydi elleri aynı annesiydi ve draco buna o kadar seviniyordu ki 4 tane sevdiği el yan yanaydı
Her şey yolundaydı aslında onlara göre ama onların ardında haince plan yapan çok kişi vardı bunlarda biri de oğluna ismini verdiği profesörün en yakın yoldaşıydı
YOU ARE READING
ALTIN ALTILI
FanfictionDünyanın en iyi büyücülük okullarından olan hogwartsta yeni bir sezon başlıyor hogwarts savaşından sonra dönemin en karanlık büyücüsü yok olmuştu peki ya yandaşları yandaşları onun intikamını almayacaklarmıydı ona gerçekten sadık olanlar belki de on...