Sarılmanız nihâyet biter ve aklına Hisoka'nın baktırdığı fal gelir. "Hisoka, o falı kime baktırdın? Yani ben de baktırsam olur, merak ediyorum şahsen..." Dersin. Hisoka cevap verir "Fal'ı baktırdığım kişi ünlü hırsızlar olan Hayalet Takımı'nın reisi. Yani bu çok tehlikeli, o yüzden merakınızı gideremeyeceksiniz küçük hanım." der bilmiş bir şekilde. "Hisokaa! Sen baktırmışsın ya bana niye tehlikeli!" diye söylenirsin hiddetle. Hisoka gözlerini devirerek "Şu an Reis'le düşmanız da o yüzden..." der. "Harika, bir düşman daha... İyi de bana neden zarar versin ki. Yani ben de dövüşebiliyorum sonuçta, çok mükemmel olmasa da kendimi savunurum." dersin kısık sesle.
Hisoka "Önce sana öğretmem gerek sevgilim..." diye mırıldanır. "Neyiiğ??" dersin meraklı gözlerle Hisoka'ya bakarak. "Nen tekniklerini." der Hisoka. "Sevgilim açıklar mısın? Bu nen teknikleri de neyin nesi bilmiyorum ki..." diye söylenirsin. "Nen 4 temelden oluşur. Ten, Ren, Hatsu, ve Zetsu. Bu 4 tenel dışında başka teknikler de var ancak önce bunları öğrenmen gerek..." der ve sana her şeyi en ufak detayına kadar açıklar. "Bir de özel güç var tabii, benim özel gücüm Bungee Gum, bir lastik kadar esnek, bir sakız kadar yapışkan. Tanıştığımız ilk gün senin ileri gitmeni engelleyen şey buydu. Bungee Gum'ı sana yapıştırmıştım ve seni kendime doğru çektim." diye de ilk gün neden ileri gidemediğini sana açıklar. "Nen öğrenmek normal bir insanın bir kaç ayını alır. O yüzden fal için en az 2 ay beklemen gerekiyor." diye gülerek bakar yüzüne. "Daha kolay yolu yok mu Hisoka... 2 ay bekleyemem ki, hevesim kaçar o zamana kadar. Bence kolay bir yolu var ama sen bana söylemiyorsun..." dersin tripli bir şekilde. "Peki, bir yolu daha var ama dayanıklı değilsen ölürsün..." diye mırıldanır gülümsemesi yok olmuş hâlde.
"Seni zor durumda bırakmak istemiyorum ama sen benim auramı görebilirsin. Dayanıklı olup olmadığım anlaşılmaz mı?" diye ısrar edersin. "Evet, auran güçlü. Ama bilemiyorum, en düşük ihtimal olsa bile seni kaybetmek istemiyorum y/n..." diye ekliyor Hisoka. İkinizin de bakışları yumuşar. "Peki, sana daha fazla ısrar etmeyeceğim. Benim için üzüldüğünü gördüğümde dayanamıyorum... Eee, o zaman çalışmalara başlayalım!" diyorsun enerjik bir sesle. Hisoka onaylıyor ve enerjiyi hissetme çalışmalarına başlıyorsunuz.İki gün sonra
"Hisoka, Hisoka!! Başardım, hissediyorum. GERÇEKTEN HİSSEDİYORUM!" diye bağırmaya başlarsın. "nE?! Gerçekten... Normal bir insan enerjiyi 2 günde nasıl hissedebilir?!" Diye şaşkınlıkla yanına koşar Hisoka. "Belki de normal değilimdir, hıhh." diyerek gülmeye başlarsın. Hisoka da gülümser. "Peki, bir sonraki aşamaya geçebiliriz o zaman normal olmayan sevgilim." der gülerek. "Bir sonraki aşama Hatsu'dur. Auranı vücuduna eşit şekilde yayacak, ve ne olursa olsun tepki vermeyip hatsunu korumaya devam edeceksin. Bu, senin fiziksel olarak alacağın yaraları en aza indirir. Kalkan görevi görür. 3 dediğimde gözlerini kapat ve auranı vücudunun her yanına eşit şekilde yaydığını hisset. Ve ne yaparsam yapayım hatsunu bozma. Her şeyi yapabilirim." diye uzunca konuşur ve başlarsınız. Gözlerini kapatıp auranın her yanına yayıldığını hissedene kadar beklersin. Auranın yayıldığını hissettiğinde, o hâli korumaya odaklanırsın. Tam bunu yaptığın sırada bir bardak kırılma sesi evin her yanını kaplar. Anında gözlerini açarsın ve bardağı Hisoka'nın kırdığını görürsün. "Hisoka! Neden bunu yaptın ki?!?! Boşu boşuna kırıldı bardak..." diye sinirle söylenirsin Hisoka'ya. "Her şeyi yapabileceğim konusunda seni uyarmamış mıydım?" der Hisoka gülerek. "Doğru, hata benim. Yine de bardağı kırman hoş olmadı :/" dersin hafif somurtmayla. Tekrar Hatsunu etkinleştirirsin ve bu sefer Hisoka parmağının ucundan küçük bir aura topu yaparak sana fırlatır. Tepki vermezsin. Hisoka hatsunu bozmaya çalışır fakat sen buna izin vermezsin. En sonunda dibine kadar gelir, nefesini hissedersin suratında. "N'apmaya çalışıyor bu?" Diye kara kara düşünürsün. Çeneni tutar ve yavaş yavaş yukarı kaldırır. Dudaklarınızın birbirine değdiği anda neler olduğunu anlarsın. Hemen Hatsunu bozup geri çekilir ve bağırmaya başlarsın. "HİSOKA ŞU AN ANTREMAN YAPIYORUZ BU DA NEYİN NESİ BÖYLE?!?!?!" Dersin Şiddetle. "Uh, antreman gereği yapmıştım oysa ki, tepki verecek misin, hatsunu bozacak mısın diye kontrol ettim." der her zamanki sinsice sırıtışıyla. "Yalan atma, baya baya faydalanmak istedin antremandan!! Ama neyse. Bir daha böyle bir şey yapma lütfen odaklanmak istiyorum tamam mı sevgilim? Başka zaman öpebilirsin ama şu an olmaz." Diye yumuşak bir sesle konuştun. "Tamam." dedi tatlı bir gülüşle.
Yazıcam demiştim ve yazdım. Sonu az çok tahmin ediliyor hikayenin ama sürprizler de olabilir. Tahmin edilemeyecek şeyler NXÖAÖZLÇWMZÖSÖ. Dediğim gibi masum bir Stori olucak👁️👄👁️ Bu bölümde öpüşme möpüşme vardı ama n'apalım yani Hisoka'nın karakterinde var fesatlık NXÖÖWÇZLÇWMZÇAÖ. Şimdilik görüşürüz akşam yeni bölüm gelir belki .d
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hisoka X Y/n
Fanfic"Sokakların birinde, karşına palyaçoya benzeyen, ancak bir palyaçodan olabildiğince daha yakışıklı ve daha az komik olan bir kişi görüyorsun. Korkuyorsun bir an "Acaba Penny Wise mı bu." Diye geçiriyorsun içinden ürkerek. Ancak bu hayatın, yas...