Bölüme geçmeden önce !!!!!!!!!!!!!!! 2 aylık yemeğiniz geldi. Yavaş yiyin ^^ Bilmeyenler için söylüyorum. 8. sınıf gerçekten zor. Günde 6 saat dersim var artı ders çalışmak zorundayım. Özür dilerim. Ama napalım bir yıl böyle. Yazın bol bol bölüm yazacağım zaten.
WKBRL yayınından alıntı:
"AH! BURADAN UZAK DURUN! GERÇEKLİK ARACIMDAN UZAK DURUN! GERÇEĞİMİ HATIRLAYIN. SİZE NE DEDİĞİMİ HATIRLAYIN. SİZE SÖYLEDİĞİM ŞEYLERİ ANIMSAYIN...... 'alarm sesleri"
Koltuktan zor da olsa kalkıp kapıya gittim. Kapıyı açmadan ilk önce seslendim.
A: Kim o? Eğer önemli bir şey değilse. Beni yalnız bırak. Moralim bozuk ve tek kelime etmek istemiyorum.
??: Arkadaşının yerini biliyorum.
A: *İç çekme* EVET. O ÖLDÜ. CENNETTE. MORALİMİ İYİCE BOZDUĞUN İÇİN SAĞOL!
??: Starr'ın da yerini biliyorum.
A: NERDE O!
??: Tamam. Göstericem. Ama daha önemli bir şey var.
A: Geliyorum.
Takmış olduğum 3 kilidi de açtım.
??: II. Çok kötü görünüyorsun.
Tabi ki kötü görünüyordum. Ağlamaktan göz altlarım şişmişti ve saçım darmadağınıktı.
A: Boşver. Gidelim.
Bir masaya oturduk. Üzerinde bir sweatshirt vardı. Yüzü gölgeden görünmüyordu.
A: EEE... Bana ne göstereceksin.
Kapişonu açtı. Gördüklerim karşında şok olmuştum. Karşımda. Marcus'a çok benzeyen ama onun aksine ten rengi beyaz ve gözleri mavi biri vardı.
A: Onun... Gİzli bir ikizi falan mı vardı.
??. Hayır. Kanlı canlı karşındayım.
A: A-ama bu çok mantıksız. Senin vurulduğunu gördük. Sen nefes almıyordun.
Ma: Bana 5. Yaş günümde bir hediye gelmişti. Bana tıpatıp benzeyen bir peluş oyuncak. Sen bana eve git dediğimde gerçekten eve gittim. Sen savaşmaktan fark edemedin. Eve geldim .Ama içime sinmiyordu. Sizi merak ediyordum. Yaşam enerjimin bir kısmını o peluşa aktardım. Yani ölen kısmen benim bir parça yaşam enerjimdi. Tabi yaşam enerjimin bir kısmı gidince. 1 Hafta bayılmışım. Senden yardımını istiyorum. Kaybolan enerji hala Starr Park'ın içinde. Starr o yüzden ölmedi. O ateş fırtınasında mutlaka ölürdü.
A: Napmalıyız?
Ma: Ekipten bir kaç kişi kap.
A: Peki hala demon olabiliyor musun.
Ma: AH. Uyanmanın heyecanı ile direk sana geldim. Bir bakalım...
Karşımda, tanıdığım eski Marcus vardı. Tabi biraz değişmişti. Boynuzunun biri kırılmıştı. Kanadının biri yıpranmıştı. Kırmızı askısızından siyah kan akıyordu.
A: İstersen ilk doktora gidelim. Yarın işe koyuluruz.
Ma: Bence de.
Evlerimize döndük. İçim rahatlamıştı. O... O ölmemişti. Mutluydum..Uzun zaman sonra.
*yarın sabah*
*Telefon mesajı konuşmaları*
A: Önemli şeyler var. Toplanmalıyız. Gördüğünüz gibi gelin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Brawl Stars: Zogarigusitaki'nin Savaşçıları
Adventure~YENİDEN YAPIMDA~ Brawl Stars evreni. Capcanlı ve rengarenk bir dünya. Herkesin yaşamak isteyeceği bir yer. Şanslıyım ki ben ve arkadaşlarım bu muhteşem evrenin bir parçasıyız. Merhaba. Ben Alexander. Kısaca Alex. Çocukluğumda kendi ailem tarafından...
