2.Bölüm:İki Can Dostun Keyifli Günü Felaketle Sonuçlanırsa

39 4 0
                                    

  Soğuk bir Pazar sabahı istiklal caddesinde o tatlı koşuşturma ve herkesin alışık olduğu bir kalabalıkta tramvayların sesleri insanı yetmişli yılların İstanbul'unu hatırlatıyordu.

Etafta bir sürü mağaza,tatlıcı,kitapçı,alışveriş merkezinin yoğun olduğu bir yerde tramvaylardan biri durur.Kızıl saçlararı boynuna kadar gelen ve hafif esmer tenli olan genç bir hanım iner.Elinde kalınca bir not defteri ve boynunda bir kamera olan kadının kulağında saçları arasında gizli olan bir dolma kalem vardı.Gazeteciye benzeyen heyecanlı kadın elindeki not üzerinde yazan kitapçıya gider.

Girdiği kitatapci oldukça hoş ve güzel bir yerdi.Etrafta birçok yazarın çeşitli kitaplarının bulunduğu girişte imza yerinin olduğu ikinci kata çıkar.Ikinci katta daha çok çocuk ve gençlik romanlarının satılırdı lakin bugün önemli bir imza etkinliği için ayrılmıştı.Herkesin heyecanla gelmesini beklediği yazar gelinceye kadar merdivenlere taşan kuyrukta genç kadın bilinçli olarak en arkaya geçer.Cantasindan bazı kitapları çıkartır ve sıranın ona gelmesini heyecan ve sevinç içinde beklemeye başlar.

Bu kitapseverlerin beklediği yazar çocuk gelişimi konusunda uzman ve idealist biri olarak hem çocuklara hem de ebeveynlere hitap eden üslubu ve kitaplarıyla büyük dikkat çekmişti.Kitapseverlerin en çok ilgisini çeken ise inanılmaz ve tekerleme tarzındaki benzetme ve açıklamalarıyla çocuk yetiştirme konusunda her yaştan çocuk ve gencin sorunlarına ve çözüm önerilerini sunmasıyla ebeveynlerin ve  en katı eleştirmenlerin bile takdirini toplayan dahi bir yazardı.Benzetmeleri ve çocuksu açıklamalarıyla günümüz ebeveynlerinin hayatın getirdiği zorlukların  merkezinde hapsolmuş çocuklarıyla bir olmuş,kendi zamanlarindaki benzer hataların sonuçlarını  getirdiği hataları ve yanlış kaliplari hatirlayıp çocuklarıyla sağlıklı bir iletişim ve EMPATİ kurmalarını sağlıyordu.Onun kitaplarını okuyan her yetişkin gerçekten değişip ailesiyle sıcak ilişkiler kurup ve mazide kalındığı düşünülen erdemlerine tekrar kavuşuyordu.Üstelik öyle cana yakın  bir yaklaşımı ve akıllıca yazılmış çalışmaları vardı ki birçok kişiye hitap edip kalplerindeki merhamet,çocukluk ve anlayiş  duygularını onlarda tekrar bütünleştirip rehberlik ediyordu.Işte bu yüzden insanlar onunla tanışmak için bugün buradaydılar.Onunla tanışıp kısa da olsa bir sohbet etmek ve tavsiyelerini almak ve teşekkür etmek için gelmişlerdi.Keşke her bilgiye ve öğrenmeye aç susuz kalmış  kitap kurdu insanımızın   geçmişten günümüze kadar hayatına dokunan kıymetli yazarlarımızla tanışmak için böyle bir şansa sahip olsalardı...

Yazar bir çeyrek saat geciktikten  sonra alkışlar içinde karşılanarak gelir. Yazar tüm okurlarına sıcak,içten gülümsemesiyle onları selamlar.Çicekler veflamalarla süslü yerine geçip imza gününü başlatır.Oldukça uzun ve keyifli bir gün olur.Yazar,okurlarının güzel sözlerinin karşılığında tüm kitaplarını tek tek güzel notlarla imzalayıp isteyenle fotoğraf çektirıyordu.Kisa ve öz sohbetlerle onlarla vakit geçirip kitaplarından hediye ediyordu.

Gün su  gibi geçerken o uzun kuyrukta tek kırmızı saçlı kadın kalmıştı.Yazarı sanki taniyormuşcasina ona yaklaşıp ona tam selam verecekken güvenlik görevlisi imza gününün bittiğini söyleyip kadını dışarı çıkarmaya çalışır.Kadin derdini anlayamaz ve sadece konuşmak istediğini söyler ama güvenlik anlayışsızlık ediyordu.

Tam gonderilecekken yazar güvenliğe

-Neden onu kovuyorsunuz?Imza günü bitmiş olsa bile onu koymanız gerek yok ki.Lutfen bırakın gelsin.

Güvenlik yazarın isteği üzerine kadının girmesine izin verir.Sanem adlı bu heyecanlı gazeteci kadın yazarın çocukluk arkadaşıydı.Ve birbirlerini iyi tanıyan Gazeteci Sanem ve Yazar Afet birbirlerine sevinç gözyaşlarıyla sarılırlar.Uzun zamandır görüşmeyen dostlar hatırlarını sorup hasret giderirler.

SON DERSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin