behind the mask ((Askıda))

azrail

Levi'ın ağzından;

"Hmmmm.."
Kafamı sağ tarafa çevirince melek gibi uyuyan patricia'yı gördüm ve gülümsedim.
Hemen ardından yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve tam arkama dönerken uykusundan yeni uyanmış bir patricia vardı.

"Mmmm..saat kaç?" Dedi ve camdan büyük saat'e baktım.
"Saat 8.46...günaydın sevgilim." Dedim ve alnından öptüm.
Patricia utanıp kendini yatağı altına saklayınca yanına oturdum.

"Levi?"diye sorunca,
"Evet?" Dedim. Patricia sırıtıp,
"Bacaklarımı hissetmiyorum~" dedi ve üstünü açıp dünkü yaşadığımız parti'nin izlerini gösterdi.
Yavaşça belindeki izlere dokundum.
Patricia acıyla titreyince kendimden utanmaya başladım.
"Patricia ben-"

Sözümü bitiremeden patricia bana sıkıca sarıldı.
"Sakın!Levi ackerman...bu izleri gururla taşıyacağım.Hem sende zevk aldın,bende zevk aldım bu ikimizi eşit kılar." Dedi ve burnumu öptü.
Alınlarımızı birleştirince aniden odanın kapısı açıldı.

"ABLAAAAAAA! Babam geliyor kaçın derim...sizi tüm keşif birliği duydu!"Star derdemez patricia hemen acılarını unutup yataktan kalktı ve üstünü giydi.
Ben ise sakince oturuyordum.

"Levi hadi kalksa-eeeeekkkkk!Babam geldi!"
Bay thomas bize alev almış gözleriyle bakıyordu.

"Levi ve patricia...anladım sex yapabilirsiniz,ama bu kadar ses çıkarmanıza gerek var mıydı!? Gece uyuyamadık sizin yüzünüzden!" Dedi ve odaya girdi.
Bana sertçe bakınca ayağa kalktım ve aynısını yaptım.
Bay thomas kulağıma eğilip,
"Aferin sana evlat!" Dedi ve gülmeye başladı.
Patricia ve diğerleri 'n'oluyo lan?' Der gibi bakınca hafifçe sırıttım.
Bay thomas,
"İşte zevkin anahtarı bu çocuklar! Eğer bir kadını zevkten çığlık attırabiliyorsanız işte bu sizin işinizde usta olduğunuzu gösterir!Timmy bunları not al."
Dediğinide star timmy'nin not defterini aldı ve sakladı.
Patricia sırıtıp,
"Eeeeee,baba annem gibi iyi bir erkeği nasıl seçmem gerektiğini iyi biliyorum~" dedi ve bana doğru yürüdü kollarımı açtım ve bana sıkıca sarıldı.
Çok küçük,çok narin...ama çelik gibi sağlam.İşte bu patricia bërg...benim patricia'm...

Patricia'nın ağzından;

Levi'a sıkıca sarılırken o'nunla ilgili özellikleri düşünmeye başladım...
Çok güçlü zihinsel ve bedensel olarak..ama zayıflığını herkesten saklıyor...benden büyük!aslında çok nazik birisi ama herkesle mesafesini korumak için soğuk davranıyor,çünkü kimseye güvenmiyor..ama güvendiği kişiye gerçek halini göstermekten çekiniyor...işte bu levi ackerman...benim levi'ım.

Levi'dan ayrılınca babam bize öyle bir baktı ki sanki karşısında annemle kendisini görmüştü bizde..
Babam bize gülümseyip,
"Annenle kendimi gördüm size bakınca." Dedi ve gözlerindeki yaşı sildi.Star ve timmy gelip bana sarılınca onlara sıkıca karşılık verdim.
Babam'da bize sarıldı.
Levi kenarda durunca o'nu boşta kalan elime tutup bize doğru çektim.
Levi homurdanarak sarılınca aniden yıldırım çarptı.

Hemen sarılmayı bırakıp ailem odadan çıktılar.
Hemen annemden kalan 3dmg'ımı giyip odadan çıktık levi çoktan hazırlanıp odasına doğru gitti.
Ben bahçeye çıktım ve keşif birliği dışarıda bekliyordu.

Eren'in gözlerinden alevler fışkırıyordu.Sanki bir ani hareket yapsa titan formuna dönüşecekti!
Levi,erwin ve hange önümüzde durunca erwin konuşmaya başladı,
"Kalkan titan hala dışarda ve büyük bir saldırı planı yapmamız lazım! Fikiri olan?"

Diye sorunca eren elini kaldırıp,
"Bence titan formuma dönüşürsem ve reiner ile savaşırsam kazanırım efendim!"
Dedi ve levi,
"Tch! Birdaha yarayacağını nerden biliyorsun yeager?" Diye sertçe sorunca
Eren sustu,
Aklıma âni bir fikir gelip,
"Kaptan!" Dedim ve elimi kaldırdım.
Levi aynı şekilde sertçe bakıp,
"Söyle." Dedi.

"Bence kalkan titan'ını oyalayalım derim.Daha sonra ise belirli askerler seçip onları diğer titanları öldürmelerini sağlayalım." Dedim
Kumandan erwin,
"Kabul!" Dedi ve hemen pozisyonlarımızı aldık.
Atlarımızın üstüne binip duvarın önüne gittik.

Kapılar açılınca köprünün üstünden geçip ormana gidince titanlar hemen üstümüze koşmaya başladılar.
Kancalarımızla ağaçların arasında uçtul ve diğer titanları öldürmeye başladık.Hepsinin boyunlarını kesince aniden gözüm kalkan titan'ına gitti.
Olamaz!
Hange!

Hızlıca oraya doğru uçmaya başladım.
Hemen titan'ın elini kestim ve hange'yi kurtardım.
"İyi misin?" Dedim ve bana sarıldı hange.
"Whew! Saol." Dedi ve hepimiz reiner'ı yakalamayı başardık.
Ellerini ayaklarını ve ağzını bağlayıp atlarımızla duvarın içine girdik ve bizi alkışlamaya başladılar,
"Harikasınız!"
"En iyisi sizsiniz!"
"Efsanesiniz!"
Bazılarımız onları selamlarken bazıları sadece gülümsüyordu.
Keşif birliğinin bahçesine gelince babamı gördüm.
Elinde kan vardı...

"Baba?"
Babam bana yaşlı gözlerle baktı ve,
"Timmy..." dedi...
Hayır...HAYIRHAYIRHAYIR!
Dizlerimin üstüne çöktüm ve ağlamaya başladım.
"TIMMY! HAYIR! ÖLMEDİ O!" Babam bana sarılınca ikimizde ağlamaya başladık...
"BABA!"
"KIZIM!" Hange şok olmuş gözlerle bize bakıyordu.
Levi ise sinirden kaşlarını çatmıştı.
Ağlamamı zorla da olsan dindirip,
"Kim?" Dedim düz bir sesle.
Babam elinde tuttuğu amblemı görünce küllerimden yeniden bir ateş doğdu...

PHOENIX!

((Yazar-chan;EVEEETTTTTT! Bugün biraz angst olsun istedim...
Bu arada yorumlarınız ve oylarınız benim için önemli arigatou gozaimasu!
Byyeeee❤❤))