Sıradan bir sonbahar günüydü. Her zamanki gibi pizza teslimatı yapıyordum. İşimi oldukça seviyordum aslında. Her gün farklı insanlara teslimat yapmak ve onların hayatının bir kısmını bile gözlemlemek beni mutlu ediyordu. Tanımadığım insanların hayatlarını az da olsa gözlemlemeyi seviyordum çocukluğumdan beri. Pizzayı getirdiğimde oluşan konuşalardan az çok insanların ilişkilerini anlayabilecek bir hale gelmiştim.
Ana cadde üstünde çok katlı bir binaya teslimatım vardı. Zile bastım. Kapıyı 40'lı yaşlarında bir adam açmıştı. Tek yaşıyor gibiydi. Oysaki üç kutu pizza teslimatı vardı ve böylesine fit ve kaslı bir adamdan bu pizzaları yiyebilecek gözlenimini alamamıştım. Adam pizzayı gördü ve bir an duraksayarak:
- Ne kadar hızlı geldi! Bu kadar hızlı olmasını beklemiyordum.
+ Tabi ki! Bu bana ekstra bahşiş getirir.
- Oh, senin adına sevindim. Hadi pizzalarımı ver de git buradan am evladı, oyalama beni.
+P-peki efendim-
Böyle bir cevap beklemiyordum. Dona kalmış gibiydim ve terlemeye başladım. Nefesim hızlanıyordu. Bir şey olmamış gibi çıkıp pizzeria'ya geri döndüm.
Döndüğümde beni hızımdan dolayı arayan müşteriden memnun gözüken bir müdür bekliyordum fakat öyle olmadı. Müdür beni odasına çağırdı. Nolduğunu soracaktım ki beni tuttu ve duvara itti. Üzerime doğru yavaş ve etkileyici bir şekilde gelen müdürüm beni sorguya çekmeye başladı:
- Sen ne yaptığını sanıyorsun! En yağlı müşterimin pizzasını 45 dakikadır götürmemişsin. Bu bana ne kadar pahalıya patlayacak bilmiyorsun sanırım.
+ A-ama efendim tam aksine siparişi teslim alan kişi çok hızlı olduğumu ve etkilendiğini söylemişti.
- İyi de pizzayı teslim etmemişsin ki- Bir dakika seni amına koyduğum aptalı. Yanlış teslimatı yapmayı nasıl başarabildin! Neyse ki aynı apartmanda birisine teslim etmişsin. Git çok geç olmadan pizzamı 14 numaralı dairede oturan gence teslim et.
14 numaralı daire mi. Ne yaptım ben. Kafamı sikeyim 14'ü nasıl 41 ile karıştırırım bu benim için pahalıya patlamasa iyi olur. Yoksa başka türlü para biriktirebileceğimi sanmıyorum. Bu işi kaybetmemeliyim.
Koşar adımlarla dükkandan çıktım. Patronumun etkileyici konuşması karşısında zayıf düşmüştüm. Gün bitiminde eve gidip ağlamak istiyordum. Hemen ana caddedeki çok katlı binaya tekrar gittim ki pizzaları almadığımı fark ettim.
Bu kez kovulacaktım. Eminim. Tekrar dükkana dönsem işe yarar mıydı. Pizzalar tezgahın üstündeydi. İş arkadaşım Sadie'den isterdim ve dükkanın arkasında pizzayı bana verebilirdi. Sadie'yi aradım ve bana müdüre gözükmeden pizzayı arkaya götüreceğini söyledi.
Arkada buluştuk ve pizzaları alıp kaçabilmeyi başardım. Sonunda. Artık şu lanet teslimatı da yapıp eve gidebilirim artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Sweet Latina Boi
Short StoryHes my sugar bunch, daddy, latina qween n ruiner of my ass