6.Bölüm Yedek Takım

1.1K 37 1
                                    

Kuzular selam,

Biliyorsunuz önce 4.bölümü yazıp ondan sonra 5.bölümü yazacağım demiştim.

Ama fikrimi değiştirdim ve direk 5.bölümü yazacağım.

Texting bölümlerine de az kaldı onlarda gelecek inşallah.

Neyse ben fazla sıkmıyım sizi, hadi buyrun okuyun.

Elif'in anlatımıyla:

Kasırga'dan kaçmaya başladık. Hâlâ peşimizdelerdi. Koşarak merdivenden indik.

"Yaygara bizi yakalarsa herşey biter." Dedi Arda. "Ya biz bunlardan niye kaçıyoruz? Bırakın da hadlerini bildireyim." Dedi İskender.

Duvarın köşesine saklandık. O sırada Tayfun'un sesi geldi. "Kızlar, siz ikiniz buradan gidin."

"Ayberk!! AYBERK!! KOŞ! KOŞ KOŞ!!" Derin bir nefes aldık. "İskender haklı." Dedi Sinan. "Onlardan korkan, onlar gibi yaygaracı olsun."

"İskender," dedi Asya. "Sen kendi zamanına döneceksin, ama biz bu zamanda yaşamaya devam edeceğiz ve okulumuzu bitirmemiz gerekiyor, kahramanlığın sırası değil." Kafa salladım.

"Salih Hoca hep ne der?" Dedim. "Sesini değil, sözünü yükseltmeli insan. Gök gürültüleri değil, yağmurlardır  yaprakları yeşerten."

"Ne yapıyoruz ya?" Diye sordu Arda. "Kaçıyor muyuz savaşıyor muyuz?" Ardından Asya konuşmaya başladı.

"Kendinizi düşünmüyorsanız onu düşünün." Sinan'ın çantasını gösterdi. "Ellerine geçerse ne olacak?"

"Tabana kuvvet o zaman." Yeniden koşmaya başladık.

En sonunda boş bir depoya girdik. "Kusura kalmayın arkadaşlar." Dedi İskender. "Böyle birşey olacağını bilsem bu işe kalkışmazdım."

Sinan çantadaki köpeği çıkardı. "Mektepden atılmanıza neden olursam, günahım büyük." Burukça gülümsedim.

"Şu yaşadıklarımıza bakınca varya, bazen keşke hayttada oyunda olduğu gibi, oyundan çıkıp baştan başlama şansımız olsa diyorum." Dedi Arda.

Böyle bir durumda bile telefon oynuyordu ayağa kalkıp elindeki telefonu aldım.

"Arda! Böyle bir durumda bile telefon oynuyorsun. Bağımlısın gerçekten." "Ya ben stresini atmak için oynuyorum bir kere. Verir misin şunu?" Arda telefonu almaya çalışırken havaya kaldırdım.

"Arkadaşlar, daha önemli konulara odaklanır mısınız lütfen." Sinan başıyla kucağındaki köpeği gösterdi.

Arda'ya telefonunu verdim. "Sinan haklı. Gelen biri var." Dedi İskender. "Ben neden hiç birşey duymadım."

"Bana inanın, gelen biri var pusuya yatmış aslan gibi sessiz ve kıpırtısız olun, nefes bile almayın."

"Nefesimizi mi tutacağız gerçekten?" Sinan Arda'ya göz devirdi. "Arda!" "Yaklaşıyor." Dedi İskender.

Gözlerimi kapatıp dua etmeye başladım. Ayak sesleri iyice yaklaşmıştı... Kapının arkasındaki kişi kapı kolunu çevirdi.

***

1 Gün Önce

Elif'in anlatımıyla:

İskender yayını gerdi. Tam atacakken Salih Hoca geldi. "İskender! İskender!" İskender önce Salih Hoca'ya sonra hedef tahtasına baktı.

Biraz durdu... Ve oku bıraktı. Tayfun kahkaha attı. "Dört... İyi." Dedi Savaş Hoca.

İskender bize döndü. "Kusura kalmayın arkadaşlar." Sorun değil anlamında kafamı salladım.

"Arkadaşlar, ben size demedim mi bu çocuk hiçbir şeyden anlamıyor diye." O an Tayfun'u dövesim geldi.

"Tamam tamam, hemen dağılmayın. Şimdi sırada Elif ve Ece var hadi bakalım."

Yavaşça ayağa kalktım. "Hadi Elif yapabilirsin." İlk önce Ece oku yayına geçirdi.

"Ece hazır. Kaldır. Çek. Bırak!" Ece oku yediye attı. Herkes Kasırga'ya tezahürat yapıyordu.

"Haydi bakalım Elif." Dedi Savaş Hoca. "Sıra sende." Okumu yayıma taktım. Yayımı gerdim.

"Bırak!" Ve okum sekize geldi. Arkadan Arda'nın sesini duydum. "Yürü be kızım aferin! Mavi Ay, Mavi Ay Ma- vi- A- ay..."

"Evet bu atışlarla Kasırga yirmi üç puanda Mavi Ay'da yirmi bir puanda. Şimdi sıra son atışlarda."

"Duygu ve Asya geçin bakalım." "Hadi Asya yaparsın." "Hâlâ bir şansımız var Asya arada sadece iki puan var." Asya ve Duygu yerlerini aldı.

"Bu sefer Asya, önce sen." Asya dokuza attı. "Aferin be kızım! Mavi Ay, Mavi Ay, Mavi Ay. N'oldu he n'oldu."

Tayfun Duygu'nun yanına geldi. "Kardeşim biz kimiz?" "Kasırga'yız." Dedi Duygu. "Önümüze çıkanlara ne yaparız?" "Silip süpürürüz bebeğim."

Tayfun geri yerine oturdu. "Evet, Duygu... Şimdi son sıra sen de, hazırlan." Duygu okunu yayına taktı.

"Kaldır... Ve Bırak!" Sekiz... "İşte bu!" Tayfun yumruğunu indirdi. "Sekiz puan..."

"Bizim adımız Kasırga." Tayfun ve Duygu ellerini birleştirdi. "Evet arkadaşlar, bu durumda Kasırga toplam otuz bir puanda... Mavi Ay ise otuz puanda."

"İşte bu!" Dedi Tayfun. "Kasırga önüne geçen herşeyi silip süpürür, bu kadar!" Arkadan tezahürat sesleri yükseldi.

"Evet çocuklar, bu sonuçlara göre okulumuzun okçuluk takımı Kasırga olmuştur. Mavi Ay ise yedek takım olarak idmanlara devam edebilecek."

Kaybetmiştik... Duygu telefonunu çıkarıp video çekmeye başladı. O kadar sinir olmuştum ki o an orada ne varsa kırıp atmak istedim. Allah'tan duygularımı kontrol edebiliyordum.

Evet kuzular. Bir bölümün daha sonuna geldik.

İnşaallah yakında Texting bölümlerine başlayacağım.

Ama o zamana kadar hoşçakalın, sağlıcakla kalın.

Tozkoparan İskender - İsEl (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin