; görmüyorum

284 27 1
                                    














#


Sensizliğin kaçıncı günündeyim sayamıyorum.
Sevgilim, ellerim ellerini, tenim tenini hissetmek istiyor.
Sensiz daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum.
Hala burada olduğunu bilmeye ihtiyacım var.

Çünkü ben hala seninleyim.










#jeonjungkook














Bakıyordum ama görmüyordum. Gözlerim tamamen açıktı. Odanın içindeki loş sarı ışığı, tahta pencerenin beyaz silik boyasını, siyah nevresim takımı olan yatağın kenarındaki komidinin üzerindeki melek figürünü ve oturduğum koltuğun renginin yeşil olduğunu biliyordum. Ama görmüyordum. Karşımda ağabeyimin önünde diz çökmüş pantolonunun kemerini çözen, adının Jane olduğunu öğrendiğim kadına bakıyordum; ama görmüyordum.

Algılarım tamamen başka bir yerdeydi. Bundan birkaç saat sonra tekrardan onu görebilecek olmamın heyecanı hala üzerimdeydi. Ama şuan sakin olmam gerektiğini biliyordum. Bize arsız teklifini sunan kızıl saçlı Jane'in istediğini yapan ağabeyim ile beraber, bu birkaç saate katlanmamız gerektiğinin farkındaydım. Gerçi katlanması gereken tek kişi ben gibi görünüyordum. Çünkü karşımda Taehyung'un penisini gırtlağına kadar alan Jane ve Taehyung durumdan fazlasıyla memnun gibiydi. Gerçi Taehyung yabancılarla sevişmeyi çok sevmezdi. Sekste duygusal şeylerden hoşlanır ve tek gecelik sevişmeleri tercih etmezdi. Ama şuan başka bir şansımızın olmadığını düşünerek kendini bu yabancı kadına teslim etmiş, bana siper olmuştu. Yine de benim onları izlememden beni koruyamamıştı. Ama bu ikimiz içinde sorun değildi. Eğer bu birkaç saatin sonunda ona kavuşacaksam hiçbir şey sorun değildi. Taehyung'ta olayın büyüklüğünün farkında olacak ki, Jane'in isteğini kabul etmeme hiçbir şey dememişti. Tabii ki ikimiz çok zor bir durumun içerisindeydik. Daha önceden birbirimizi çıplak görmüştük. Ama bu çıplaklık iş üzerindeyken değildi.

"Ah, beni hemen becer istiyorum ama bunu uzatmalıyım." Jane kızıl saçlarını geriye doğru atıp konuşurken bakışları üzerimdeydi. Onları izlediğimden emin olmak istiyordu; çünkü anlaşmamız bu şekildeydi. Ben de anlaşmaya sadık kalmış ve bu yarı karanlık odanın içinde onları net bir şekilde görebilmek için koltuğa oturmuştum.

"Bize katılmak istemediğine emin misin? İki deliğiminde dolu olması çok hoşuma gider." Jane elini önündeki penisten çekti ve ayağa kalktı. Üzerindeki tek parça siyah elbiseden hızlıca kurtulurken gözleri hala üzerimdeydi. Bir cevap beklediğini bildiğim için gözlerimi sakince çıplak bedeninde gezdirdim. Altında da iç çamaşırı olmaması beni şaşırtmazken, tekrar gözlerine bakıp kafamı iki yana olumsuzca salladım. Hareketime karşılık omuz silkip tekrar önündeki bedene döndü. Taehyung'un üzerindekilerdende hızlıca kurtulduğunda, ağabeyimin elini tutup kadınlığına götürdü.

"Dizlerinin üzerine çöküp beni yala." Sekste ne kadar  yönetmeyi seven bir kadın olduğunu göstermek istercesine konuştuğunda, Taehyung tereddüt etse bile istediğini yaptı. Dizlerinin üzerine çöküp kafasını Jane'in bacak arasına yerleştirdiğinde, başka bir seçeneğinin olmadığının ikimizde farkındaydık. Jane gözlerini üzerimden çekmeden inlerken, bir yandan da Taehyung'un saçlarını çekiştiriyordu. Taehyung işlerine bir süre daha devam ettikten sonra artık dayanamamış olacak ki; Jane'in ellerini sertçe tutup, saçlarını ondan kurtardı ve onu hızlıca yatağa itti. Bu sırada Jane ile göz kontağımız kesildiği için gözlerimi birkaç saniyeliğine kapatıp kendime gelmeye çalıştım.

"Hey! Gözlerini kapatmak yok." Jane parmağını bana doğrultarak konuştuğunda ellerimi teslim olmuşcasına havaya kaldırdım ve onları izlemeye devam ettim. Jane yüzü bana dönük olacak şekilde dizlerinin üzerinde dururken, Taehyung arkasında ona acımasızca davranıyordu. İkisininde dudaklarından inlemeler dökülürken, Tae asla yüzüme bakmıyordu. Ama Jane için aynı şeyi söyleyemezdim. Sona yaklaştıklarının bilinciyle artık bittiğini kendi kendime fısıldarken, Jane'in zevk dolu çığlığı odayı doldurdu. Ardından yatağın üzerine yığıldığında, Taehyung hızlıca yataktan kalkıp üzerini giyinmeye başladı.

Kafamdaki sesleri duyamadığım için bundan sonra ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Artık vücudumdaki adrenalin ve heyecanın yerini korku almaya başlamıştı. Ya o değil de başka biriyse? Ya da eğey o'ysa? Ne yapacaktım? Sorular beynimi tüketirken hala dümdüz bir şekilde yataktaki kadına bakmaya devam ediyordum. Bakıyordum, ama görmüyordum. Gözlerimin açılabilmesi için ona ihtiyacım vardı. Ve onu hissetmeme çok az kalmıştı.















#



#

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Schlau, still | Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin