"Bölüm şarkısı: dolu kadehi ters tut - gitme "
4 gün sonra
Ayşegül den
Sabah gözümü mutfaktan gelen kırılma sesleri ile açtım. Ozan ilk defa erken kalkmış ve bir şeyler hazırlıyor olmalıydı.
Ama bizim oğlan biraz sakardı ya elini yakar ya keser ya da bir şeyleri düşürüp kırardı. Eh napıcaktık artık her güzelin bir kusuru oluyordu elbet .Yataktan kalkıp mutfağa ilerledim. Mutfağa girmeden Ozanın sövme seslerini duymuştum. Neye bu kadar sinirlenmişti ki , yere düşen tabaklara mı ?
Mutfağa girince Ozana baktım. Bir elinde telefon diğer elinide sıkıca yumruk yapmıştı.
Endişeyle ona bakmıştım." Aşkım iyi misin ? " Diye sormuştum. Ama cevap vermeyip ekrana daha çok bakmıştı.
"Ozan cevap versene noluyor ? Bir yerine bir şey mi oldu ? " Gözlerini sıkıca kapayıp derin bir nefes almıştı. bana dönüp. Elindeki telefonun ekranını bana döndürüp sorgularcasına yüzümü incelemişti.
" Bu ne demek Ayşegül ? " elindeki telefon ekranına bakınca gördüğüm ile donup kalmıştım. Berke ile benim fotoğraflarım vardı. Buluştuğumuz geceden çekilmişti. İşte şimdi korktuğum başıma geliyordu. Ozan bu olayı benden değilde başkasından öğrenmişti...
Elindeki telefon ekranını sola doğru çevirip diğer resimleride göstermişti. İstemeden mi, kasten mi , ki büyük ihtmalle kasten elim omzundayken , sarılırken , birbirimize gülümsediğimiz fotoğrafları yollamışlardı
" Bunları sana kim attı ? " Ozan sinirle yüzüme bakmıştı.
" Kim attıysa kim attı , şuan konumuz bu değil ! " Sesi kalın ve sert çıkmıştı.
Karşısında durup yüzüne baktım. "Ozan bak gerçekten söyleyecektim. "
Ozan inanmamışcasına yüzüme bakmıştı." Söyleyecektin , tam olarak ne zaman ?"
" Doğru zamanı gelince söyleyecektim " sıkıntı ile nefes vermişti.
" Gecenin bir yarısı o it herifle buluşuyosun ve bana doğru zamandan bahsediyorsun "
İt herif kısmını bastırarak söylemşti." Ozan it herif dediğin adam benim arkadaşım , dostum " şuan buraya takılmamam gerektiğini biliyordum ama bu şekilde itham etmesi yanlıştı.
Sinirle ,cam kırıklarına basmamaya dikkat ederek mutfaktan çıkmıştı. Bende aynı hızla peşinden çıkmıştım.
Oturma odasında sinirle bir ileri bir geri yürüyordu. Peşinden geldiğimi anlamış olacakki konuşmaya devam etti." Hâlâ dostluktan ,arkadaşlıktan bahsediyosun kafayı yiyeceğim " ellerini sinirle saçlarından geçirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Kanunu Yok|OZAY
Dragoste" ... Aşkın kanunu yok , kanunları biz yazıcaz Ayşegül ... "