Karsimda Melek gibi uyuyan kardesime baktim. Daha 5 yasindaydi. Jordan... Huzursuz bir sekilde oflayarak elimdeki kagida baktım. Hesaplarim dogru çıkıyordu. Kafeden aylik 300 $ alıyordum. Bi kere evin kirasi 300 $ ki. Jordan'in bakicisida aylik 200 $ dolar istiyordu. Benim baska bir ek ise daha girmem lazımdı. Gazetedeki barin ilanini gormustum. Aylik 1000 $ veriyordu ama gece 1e kadar mesaisi vardi. Jordani uyanik hic gorememeyi goze alarak telefonumu aldim ve numarayi tuşladim.
Çalıyor.... Çalıyor. ... Acti!
- Alo kimsiniz?
Adamin sesi ne bicim kalin..
-Şey ben is ilani icin aramistim ama..
-Bir dakika bekleyin lutfen..
Telefonda yurume sesleri filan geldi. Sonra patron is ilani icin biri ariyor gibi biseyler soyledi adam. Biraz daha cizirti ve
-Alo merhaba
Yanliz adamın sesi süper. ...
-Merhaba ben is..
-Evet biliyorum is ilani icin aradiniz. Kac yasindasiniz?
-18
-Okula gidiyormusunuz?
-Evet. Lise son.
- Peki okul cikma saatleriniz?
-Sabah 8 ogleden sonra 3 ama ben okuldan sonra bir kafede calisiyorum oda 3ten 7ye kadar sorun olurmu?
-Hayir olmaz. Zaten bara aksam gelen kisiler gunduz gelenlerden cok daha fazla. 7de aksam yeni yeni baslamis oluyor. Siz yarin bir buraya gelin zaten yarin pazar bir goruselim
-Saat kac gibi gelebilirim?
-Gündüz 13:30 civari uygun.
- Peki iyi aksamlar
-Iyi aksam.. 1 dakika durun kapamayin!
Aha sictik....
-E-evet? Ne oldu?
-Isminiz neydi?
-Lydia Smith
-Peki iyi günler.
Ayaga kalkip uzayli danslarimi yaparken JordanGozlerini ovalayarak kalktı.
- Abla Noluyo?
-Parti var Jordan parti!
-Partimi? diye bagirdi ve koltuktan atladi. Yanima kosup oda benim gibi uzayli danslarini yapmaya basladi. Benim kardesim iste...
-Apla bu neyin partisi?
Onu kucagima aldim ve koltuga oturdum.
- Bak ablam. Hani sen beni sabah okula gonderiyosun ya
-Evet
-Beni sadece o zamanlar goruceksin ablam
-Niye ki?
-Ablacim bir ise daha giricem gece cok gec gelicem eve ama cok para alicam seni cok iyi bakicam ablam
-Peki ablacim. Ben aciktim.
- Hımmm ne yapabiliriz ki?
Onu kucagima alip mutfaga ilerledim. Zaten 15 kilo biseydi . Mutfaga gelince onu masaya oturttum ve buzdolabina baktim. Hicbirsey yoktu. Diger dolaplardan birini acimca bir paket makarna buldum.
- Jordan makarna yermisin?
-Yerim abla deyince makarnayi aldim bir tanede tencere cikardim. Icine biraz su biraz yag koyarken farkettim, yagimiz bile kalmamıştı. Acinasi durumdaydik. Makarnayi pisirip tabaklara paylastirdim. Masada yerken elimde telefonundan Londra'daki bakicilik ilanların bakıyordum. İnternetimin oldugunu sanmayin ust komsunun internetinin sifresini kirmistim. Kötü birsey olabilirdi ama cok işe yariyordu. Hemde onlarin ev bizimki gibi değildi. Bizimki iki odaliydi onlarinki ise normal 3+1 evdi. Yani bize gore baya zengindiler. Bir kadının ilaninda ise cok ihtiyaci oldugu yatili bile kalanilecegi yaziyordu. Adresi bizim eve baya yakindi 15-20 dk.uzakliktaydi. Arayip konuştuğumuzda gece 1e kadar kalmayi kabul etti. Yarin ben gorusmeye gitmedenGelecekti. Saate baktim. Oha saat 11 olmus.
- Jordan cabuk kalk cok gec olmus!
Küçük küçük Adımlarla pesimden geldi. Gidip cekyati actim ve carsaflari filan serdim. Jordan yataga gecince ustunu orttum.
Sabah olunca uyandim aksamdan kalan makarnalari yedik. Ortaligi biraz topladiktan sonra dar bir kot pantolon ve krem rengi kalin bir kazak giydim. Biraz sonra kapi caldi. Bakici olan kiz 22 yasindaydi Cok iyi biriydi ve cocuk gelisimi konusunda universite mezunuydu. Ama is bulamiyordu. Jordanda onu sevmişti. O siradada diger pislik kadini kovmustum. Bu kadina gunde 10 $ vericektim. Ayda 300 $ ona gidecekti. Ama olsun Jo mutlu olacakti. Yarim saat sonra taksi bara ulasinca disardaki korumalardan gececekken korumalardan biri kolumu tuttu
-Hop! Küçük hanim nereye?
-Ben is basvurusu icin gelmiştim
-Lydia Smith?
-Evet
-Beni takip et
2-3 koridordan gecip bir odaya girdik. Karsimda olgun uzun boylu, sanirim kasli yesil gözlü kisa rampa sacli bir adam cikti
-Ben Jackson, patronun 22 yasindayim dedi ve elini uzatti. Elini siktigimda
-Peki Lydia . Burada Barmenlik yapacaksin -yurumeye basladi bende pesinden gittim- Son zamanlarda Bar tanindi ve cok kisi gelmeye basladi. Tek barmenimiz Andy ve islere tek basina yetisemiyor. Biraz sonra onumla tanisacaksin. Barda baska adamlardan zorluk cekersen taciz gibi -kafami utancla yere egdim- gelip bana soyle o adama cezasını veririm. Andy sana ickilerin adini öğretir. Bak işte bu Andy dedi. Arkasi donuk siyah sacli cocuk Jackson'ın sesiyle bizeDöndü. Masmavi gozleri vardi. Hafif kasliydi. Ama cok yakisikliydi. Jackson birseyler soylerken ben ise donmustum. Sonra Andy Pic Gulusu yapip elini uzatti
-Ben Andy...
-Lydia...