16.Bölüm Geç kalmak

16K 797 162
                                    

Sevmek dünyanın kuruluş sebebi değil miydi. Adem sırf Havva'sının  aşkından yasaklı meyveyi yememiş miydi. Onlar Allah'u Teala tarafından cezalandırılan ilk insan değil miydi.Onlarki yıllarca kavuşmak için dünyanın bir ucundan diğer ucuna birbirlerini aramamış mıydı.

Peki Tahir Zühre'yi sevmemiş miydi. Ya Ferhat Şirin'i için dağları delmedi miydi. Mecnun Leyla'sı için çölleri aşmadı mıydı. Onların sevdaları hep gerçekti. Hepsi sevmişti hemde ölümüne sevmişti. Belki çoğu yalan dünyada kavuşamadılar ama ahirette kavuşmuşlardı hepsi.

Yalan dünyada sevmek kolay asıl mühim olan sevgiyi ahirete saklamak değilmidir.
Leyal şu koca dünyada kaderi hep birilerine emanet olmak olan olan küçücük yürekli Leyal. Sevmişti  fani hayattada ahirettede kendine eş bildiği Giray'ı çok sevmişti.

Ama sevmenin yani tek taraflı sevmenin de acısını kalbinde çok yaşamaştı. Kalbinin ruhunun sanki cehennem ateşinde yandığı günü unuturmuydu hiç. Unutmazdı elbet kim ilk öldüğüm dediği günü unuturdu ki. Onca kayıplarına rağmen birgün ölmeyi dilemeyen kız bir yıl öncesinde ölmeyi yok olmayı çok istemişti.

Bir Yıl Önce

Leyal büyük bir hevesle geldiği yolu perperişan halde  geri dönmüştü. Mahalleden taksiye nasıl bindi otagara ne ara geldi otobüse o mu binmişti, arkadaşları ile kaldıkları otele onu taşımayan ayaklarımı getirmişti hiç bilmiyordu.

Sanki bunca şeyi yapan o değildi. O olmuş olsaydı yapamazdı ki bir yerde yığılır kalırdı. Arkadaşı ile birlikte kaldığı odaya zorla girip kendini bembeyaz çarşaflarının içine zor atmıştı. Artık gözünden tek bir damla yaş bile düşmüyordu. O kadar çok ağlamıştı ki yol boyunca akıtacak yalı bile kalmamıştı göz pınarlarında.

Öylece ne kadar durdu kaç saat yada kaç gün uyudu hiç haberi olmamıştı. Ara ara gelen bilincinde bir takım sesler duyuyordu ama sonra tekrar uyuyunca hepsi kayboluyordu. Yine o anların birinde kulağına gelen seslere artık daha fazla kayıtsız kalamamış ve gözlerini yavaş yavaş açmaya başlamıştı.

Etrafına baktığında Ezgi ve arkadaşı Suna'nın sesli bir şekilde kavga ettiklerini görmüştü. İkili kendilerini öyle bir kaptırmıştı ki tartışmaya genç kızın uyandığını bile duymamışlardı. İkilinin nedense ilk tanıştıkları günden beri bir türlü yıldızları barışmamıştı.

"Bak iki gündür söylüyorum şimdi üşenmeyip yine tekrarlıyorum bilmiyorum bende ne olduğunu, odaya geldiğimde bilinçsiz bir şekilde yatıyordu yatakta."

"Bana telefonda abimin geldiğini duyunca Ankara'ya geleceğini söylemişti. Hatta biletini alıp yola çıktığını mesaj atmıştı."
"Evet doğru öyle yapmıştı ama otelden ayrıldıktan bir saat sonra tekrar döndü anladığım kadarı ile yoğun kar yağışı nedeni ile seferler iptal edilmiş."

"Hiç inandırıcı değil benim tanıdığım Leyal yürüyerekte olsa mutlaka gelirdi abimin geldiğini."
"Orasını uyanınca kendisine sorarsın. Benim bildiğim bu"

"Sonra ne oldu peki? Bu kız nasıl bu hale geldi."
"Geri döndüğünde biz bardaydık zaten oraya giderken yanımızdan ayrılmıştı. Sonrada biraz oturduk falan dönüştede aramızda alkol alan arkadaşlar vardı onlar sırf biraz açılsın diye otele kadar yürüdük. Leyal'in de üzeri ince olunca üşüdü tabiki ertesi günde kendini halsiz hissedince bizimle gelmedi, bana gitmemi kendininde yatıp uyuyacağını söyledi. Bir süre sonra merak edip odaya gelince yarı baygın halde buldum onu, işte olan biten bu kaç kez anlatacağım daha."

"Valla ben arkadaşımın iyi olduğunu göresiye kadar gerekirse yüz kere daha anlatacaksın"

Leyal ikili arasındaki konuşmaları duyunca çok şaşırdı. Neden Suna gerçekleri anlatmadıda yalana başvurdu diye düşündü. Bunu ona sormayı sonraya erteleyip uyandığını belli etmek için hafif öksürür gibi yaptı. İkili gelen sesle yatakta gözleri açık onlara bakan arkadaşlarını görünce çığlık atarak yanına vardılar.

RUHUM SENİ SEÇTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin