ZELİŞ

48. Bölüm

Salih ,Meryem ana ve ailesi hep beraber içeri geçtiler.Zeliş hoşgeldiniz bile diyemedi,hem çok utanıyor hem de bir türlü nasıl bu aşamaya geldi anlayamıyordu.Yediremiyordu kendine bunu.Son kez döndü dört tane yan yana kırmızı yuvarlak yanakları ,ışıl ışıl parlayan gözleri ile annelerine bakan çocuklarına.Mecburdu ,onlar için mecburdu buna.

"İmam efendi hele sen bir nikahı kıy hemen de,ne olur ne olmaz.Mıstık ortalarda gezirdi,anası gile haber götürmüştür şimdi.Hem de Zeliş vazgeçmeden bitsin bu iş"

"Ne işi ana,nikah ne?"

"Anama ne kıyacaksız nene?

"Ana,sene ne yapacahlar?

Meryem ananın gelinleri devreye girdi hemen;
"Hade baham aslan parçaları,sizinen öbür odada birez oyun oynıyah,hem de masal anlatıram size "

Çocuklar dördü birden annelerine baktılar.Anneleri gözleri ile içeri geçmelerini söyledi.Uslu uslu kalktı geçtiler dördü de.Gelinlerde peşlerinden girdi odaya.

"Hadi başlıyah "

İmam Zeliş ile Salih 'in yerde yanyana oturmasının peşine oturdu yere hemen.Meryem ananın oğulları ile kocası da çöktü hemen yere.Meryem anada tam bir Osmanlı kadını mizacında,şöyle bir gururlandı ,yüzünde bir annenin anca olabileceği kadar mutlulukla izledi nikahı.

Mehir istemedi Zeliş ,ama Salih usulüne uygun miktarda mehir vereceğini söyledi ve duası da yapıldı.

"Eeee Zeliş gelin yap bahalım şimdi bir çay içek " dedi imam.

"Başım üstüne "
Zeliş hemen geçti aşkanaya bardakları hazır etti.Çay zaten sobanın üstünde hazırdı.Tam çay ları dağıtırken kapının yumruklanması,bağırtı çağırtı saniyeler içinde odanın ortasına düştü hepsi.

"Ola Salih!,gandırdı seni bu yosma.Ne dedi de aldı seni kafıya he?"

"Gendize gelin Esma!ne bu halız "

"Sen garışma!hep sen destekledin bu yosmayı!"

"Ana!ana!"

"Anaaaa!"
Çocuklar korkmuş,ağlamaya başlamıştılar.Annelerine zarar verecekler sanmış ,deli gibi ağlıyor annelerinin bacaklarına sarılıyor bırakmıyordular.

İmam ile Meryem ananın oğulları dışarı çıktılar.Gelinlerde çocukları alıp çıkmaya çalıştılar ama nafile ,ayrılmadı çocuklar.Onlarda eşlerinin peşine çıktılar.
Esma ve Gülizar delirmiş gibi bağırıyor,hakaretler ediyordular.

"Yosma!köyün adamları yetmedimi?şimdide bekar oğlana gancayı tahtın he?"

"Salih !burda ne olir he de bahim?"

"Ağabey,olan şu ki Zeliş artık benim nikahlı karım"

"Sen nasıl yaparsın bele bir şeyi ?"

Ağabeyi Salih'e hesap sorarken Esma ve Gülizar duyduğu ile elektrik çarpmışa döndüler.Zeliş'in üstüne yürümeleri ve çocukları ile birlikte al aşağı etmeleri bir oldu.Zeliş de çocuklarda daha ne olduğunu anlamadan neye uğradıklarını şaşırtmıştılar.Zeliş çocukları zarar görmesin diye üstelerine kapanmıştı.Esma ile Gülizar saniyeler içinde kadının saçını başını yolmuştu.Kocaları ancak idrak edebilmişti.Karılarını zar zor zaptetmeye çalışırlarken ,Salih'de çocukları korumak için Zeliş'in üstüne kapanmaya çalışmıştı.Meryem ana ve eşi ise saniyelik olayı anca anlamış ,olaya karışmıştılar.