god and heaven

436 41 114
                                    

Chase Atlantic yeni şarkı çıkarmış dedim hemen neden bir hikaye yazmayım???? Bu sefer ki kurban Tom Hiddleston bey. 

Medyadaki şarkıyla okumanızı tavsiye ederim. Medya yoksa şarkının adı: chase atlantic - slide

Karakterlerime belirli bir görüş eklemiyorum kısa saç dışında çünkü ben kısa saç hayranıyım. Her neyse, karakteri istediğiniz gibi hayal edebilir veya imagine olarak da düşünebilirsiniz bunu size bırakıyorum.

Bu kitap Thomas William Hiddleston yani Tom Hiddleston beyin doğum gününe ithafen yazılmıştır. (ama ben hikayeyi bekleyemediğim için erkenden yayınladım.)

Başlamadan söyleyeyim, aşırı üzücü olabilir.

Tam olarak 2 yıl 125 gün 18 saat olmuştu. 

Tom ile Daisy ayrılalı tam 2 yıl 125 gün 18 saat olmuştu. Tom başta hayatına devam etme kararı almıştı fakat yapamamıştı. Kimse Daisy gibi değildi, kimse onun gibi olmayacaktı.

Onu çok özlemişti, her şeyden çok özlemişti fakat ona ulaşamıyordu. Daisy ondan ayrıldıktan sonra telefon numarasını değiştirmiş ve başka bir yere taşınmıştı. Daisy'nin arkadaşları Tom'a asla onun yerini söylememişti.

Daisy onları uyarmıştı çünkü. Tom da aramayı bırakmıştı, Daisy de onun gelmeyeceğini bilerek bir şekilde hayatına devam etmeye çalışmıştı.

Daisy başarısız olduğunu hissediyordu. Elindeki telefonda uçurumda oturmuş deli gibi ağlıyordu. Depresyonu yeniden gelmişti.

Hoş, dedi içinden Daisy. Asla gitmedi ki. 

Telefonundaki tek numara olan kişiyi aradı Daisy ve telefonu kulağına dayadı. Telefon uzun bir süre çaldı, tam Daisy kapatmayı düşünürken telefon açıldı.

''Efendim?'' dedi karşı taraf. Daisy eliyle ağzını kapattı ve hıçkırığını yuttu. ''Tom?'' dedi Daisy zar zor. Tom hemen oturuşunu düzeltti. ''Daisy?'' dedi heyecanla Tom. ''Sen misin?'' Tom, Daisy'nin nerede olduğunu anlamaya çalışıyordu. Arkadaki rüzgar sesini duyduğunda onun dışarıda olduğunu anladı.

''Buraya gelir misin?'' dedi Daisy. ''Sana ihtiyacım var.'' Tom hemen ayağa kalktı ve ''Sakın bir yere ayrılma, neredesin?'' dedi. Ceketini bulduğunda giyip arabasının anahtarını aldı. ''O çok gittiğimiz uçurumdayım.'' dedi Daisy. ''Sakın bir şey yapma, lütfen.'' dedi Tom ve evinin kapısını kapatarak kilitledi.

Daisy saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı ve gözyaşlarını sildi. Nasıl bu hale geldiğini düşünüyordu. 

Tom ile ayrılan oydu çünkü 2 sene önce depresyon hastalığının olduğunu öğrenmişti. Uyanmama isteği, iştah kaybı, değişen ruh halleri, hiçbir şeyden zevk alamama ve sürekli ağlaması çevresini endişelendirmişti. Tom'un çekimlere gittiği bir gün Daisy artık dayanamamış ve kendi canına kıymaya kalkmıştı. Şans eseri Daisy'nin arkadaşı Aideen onu bulmuştu ve apar topar hastaneye götürmüştü.

Doktorla konuşmuştu Daisy ve depresyon belirtilerini gösterdiğini öğrenmişti. Doktor ona birkaç ilaç vermişti ve düzenli almasını söylemişti. Daisy doktorunun dediklerini uygulamaya başlamıştı çünkü Tom'u endişelendirmek istemiyordu.

İlaçların yan etkisi vardı ve bunlar ağırdı. Daisy daha kötü hissediyordu, Tom'un sürekli onunla olma fikri bir o kadar güzel gelirken ona zarar verdiğini düşünüyordu. En sonunda onunla ayrılma kararı alıp şehri değiştirmişti.

Ne salağım, diye düşündü Daisy. Beni seven tek kişiyi elimin tersiyle ittim.

Tom bir saat sonra yanına verdi. Arabadan çıkıp hızla sevdiği kadının yanına vardı. ''Daisy?'' dedi Tom. Daisy'nin gözünden yaşlar aktı. Peki ya bana bakıp acırsa, dedi Daisy. Bunu kaldırabilir miyim bilmiyorum.

slide / tom hiddleston one-shot [tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin