B.1: Bu Daha Başlangıç

24 2 0
                                    

      
         Beynimin içinde sanki bir meteor yağmuru vardı. Ve bir yere çarpmak üzere olduklarını tahmin etmek hiç de zor değildi. Zaten önemli olan çarpmaları değil, beynime verecekleri hasarlardı. Üstelik çok önemli ve karmaşık bir proje üzerinde çalışıyordum. Hayat memat meselesiydi. Yani bunu kaldıracak durumda değildim. Hem de hiç değildim. Bu projeye çok fazla emek vermiştim. Artık geri dönüşüm olamazdı. Herkes heyecanla bunu bekliyordu. Tabi ilk sırada da ben vardım. Bu, benim en büyük hayalimdi. Kimse vazgeçiremezdi! Karışık kafam bile!

       "Steve! Neyin var senin?" Tom seslendiğinde gözlerimi ovuşturmayı bıraktım.

   "Kafam bugün ultra karışık. Bu gidişle ya patlayacak ya da bir şeyleri patlatacak." Sıkıntılı bir şekilde iç çektim.

   "Öyle desene dostum. Senin çözümün bende." Deyip neşeyle hemen masasının üzerindeki parmak iziyle ve sahibinin kanıyla açılan açılan kasasını açıp, içinden küçük parlak gri bir kutucuk çıkardı. Küçük kutuyu da parmak iziyle ve kan dalmasıyla açıp içinden gökkuşağı renkli bir hap sakız çıkardı.

     "Al bakalım, bunu çiğne ve beşe kadar say." Hemen bana uzattı. Şüpheyle elindekine baktım.

     "Beni yok etmeyi düşünmüyorsun değil mi?" Diye onunla dalga geçtim.

      "Hayır. Tam tersine kendini yok etmeni önlüyorum dostum. Bu mucize kafandaki tüm karışıklığı çözüme ulaştıracak." Dediğinde kendinden gayet emindi.

      "Yoksa bu tahmin ettiğim şey mi?" Diye heyecanla sordum. O kadar hakkında haberler duymuştum ki. Gözlerime inanamıyordum. O mucize şuan önümde duruyordu. Herkesin heyecanla beklediği mucize.

    "Aynen dostum. Bu güzelliği benim kuzenim John yaptı. Benim en iyi dostum olduğun için çok şanslısın. Hadi alsana." Dedi sinsice sırıtarak.

      "Daha deneme aşamasında olduğunu duymuştum. Beni denek olarak kullanmaya çalışmıyorsun değil mi?" Dedim tek kaşımı kaldırarak.

    "Yok. O aşama çoktan bitti. O kadar gönüllü deneği vardı ki John'un, inanamazsın. Resmen laboratuvarın önünde kuyruk oldular. Seçmekte bayağı zorluk çekti."

       Denek aşamasını atlattıklarını duyduğumda bayağı rahatlamıştım. Çünkü şuan büyük bir mucizeye öyle ihtiyacım vardı ki.

        Eliyle uzattığında "Yan etkisi filan var mı?" diye sorup elinden hap sakızı aldım ve iki parmağımın arasında dikkatlice inceledim. Tıpkı bir renk dünyasını andırıyordu. İnsanı yudum yudum içine çekiyordu.

       "Hayır. Artısı çok, eksisi hiç yok. Dene bak göreceksin." Göz kırptı.

        Hap sakız ile biraz daha bakıştıktan sonra Tom'a güvenip ağzıma attım. Sanki karışık meyveli basit bir sakız çiğniyordum. Beşe kadar saydığımda sanki hiç bir şey olmayacak gibi geldi. Fakat beşten sonra kafamdaki birisi dağınık dosyaları bir bir yerine kaldırmış gibi hissetmeye başladım. Bir anda tüm dağınıklık ortadan kalktı ve düzenlenmiş tek bir dosya önümde kaldı.
  
     Kapağını açtığım gibi istediğim tüm bilgiler önündeydi. İşte buydu. Yılların çabası sonunda filiz vermişti. Artık kimse beni durduramazdı.

    "Gözlerin aydınlandı. Anlaşılan istediğin sonuca ulaştın." Dediğinde tekrar ona bakıp ve baş parmağımla olumlu anlamında işaret yaptım. Tekrardan işimin başına koyuldum.

      Artık sonuç elimdeydi şimdi harekete geçme zamanıydı...

    ..........................................................

       Kaybolmuştum... Gerçekten de kaybolmuştum. Buna hâlâ inanamıyordum. Nasıl olabilirdi ki? Ve koskoca denizin ortasında yapayalnız kalmıştım. Kaptanın aniden fenalaşmasıyla denize düşmesi bir olmuştu. Tekne ise kendi kendine yelken açmış gidiyordu bense yardım çağrısı yapabilmek için didinmekten başka bir şey yapamıyordum. Kahretsin ki ne telsiz ne de telefon çalışıyordu. Bilinmezliğin ortasında kalakalmıştım, uçsuz bucaksız denizin içinde dalgalanıp duruyordum. Kaç saattir burdaydım bilmiyordum. Fakat dalgalar giderek artıyordu. Bu beni daha da çok korkutuyordu. Ki ben nadir korkan insanlardandım. Nasıl başa çıkabileceğimi bilmiyordum. Bilmiyordum. Bilmiyordum...

            Devam Edecek...

"Herkese upuzun bir aradan sonra merhabalar. :) Çok uzun zamandır yazamıyordum çünkü kaybettiklerimin yası, yaşadıklarımın üzüntüsüyle öyle sarılmıştım ki kafamı toplayıp da hikayeye odaklanamadım... Bu sefer fantastik bir hikâyeyle sizlerin karşınızda olacağım. Şimdiden hepinize keyifli okumalar diliyorum ve yorum ve beğenilerinizi heyecanla bekliyorum Ballı Okurlarım benim. :)))"

     
     

   

 
   

   

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 01, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Uykusuzlar Diyarı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin