Hamileyim!

44 7 1
                                    












©©©©©©©©©







"Yah! Beni bekle sırık."









"O parayı vereceksin yoksa peşini asla bırakmam! "










"YAHH! KİME DİYORUM BEN"










Chanyeol adımlarını daha da hızlandırdı, peşinde sokağı inletecek cinste çığlık atan deliden kurtulmaya çalışıyordu.











" bana bak deve, o parayı vereceksin!"









Bu gün üzerinde nasıl bir şanssızlık varsa önce dans provasında ayağını incitmişti, sonra toplantıya geç kalıp menajerden tonla azar işitmişti...
şimdi ise az önce çarptığı kısa boylu gencin elinde ki tüm paranın uçmasına sebep olmuştu.










Chanyeol cimri veya anlayışsız biri değildi ama çıkarken  cüzdanını evde bırakmıştı yanına sadece alacaklarına yetecek kadar para alıp çıkmıştı evden, onları da az önce markette ki içkilere vermişti ve çocuğa parasını geri ödeyemezdi. Çarptığında uçan paraları görmüştü, en fazla 90 won uçmuş olmalıydı ve çokta büyük bir miktar değildi ama sinsi yerden bitme elinde ki paranın 5000 won olduğunu iddia etmişti ve şimdi de o parayı geri alabilmek için kısa bacaklarıyla peşinde koşturuyordu.








Çocuğu atlatmak için her yolu denemişti ama nafile, çocukta öyle bir keçi inadı vardı ki chanyeol 'un uzun bacaklarına rağmen koşarak onu yetişiyordu ve eve çok az bi mesafe kalmıştı. Chanyeol'da  fırsatçı çocuğu atlatmak için koşmaya başladığında arkasında yine aynı cırtlak sesi duymuştu.








©©©©©©©








Binanın önüne geldiğinde arkasını kontrol etti, veletten bir iz yoktu. Kendi evinde bekleyen 10 arkadaşı varken çocuğun tekiyle vakit kaybedemezdi, elinde ki saydam poşette pahalı içkiler vardı. Zili çaldığında açılan kapıyla hemen içeri daldı.








Tam kendi katına çıkıp anahtarla kapıyı açmıştı ki... Arkasında yine aynı çığırtıyı duydu.








"Sen! Paramı vermeden kaçabileceğini mi sandın!?"









Lanet velet ne ara apartmana girmişti?
Kaşları çatılırken eve girip hemen kapıyı kapattı, saniye geçmeden kapıya tekme ve yumruklar atılırken suho ve jongin içeriden seslenmişlerdi...









"hey Chanyeol, ne oluyor bu sesler ne?"








"AÇ KAPIYI DEVE KILIKLI HERİF"







'ne oluyor bu ne gürültü'









Dışarıdan karşı komşu olan yaşlı teyzenin sesi de gelirken başını rahatsızlıkla kapıya yaslayıp derin bir nefes verdi. Mecburen kapıyı açtığında çocuğu ağlarken görmeyi beklemiyordu, o paraya bu kadar çok mu ihtiyacı var?









' ahh güzel tatlı kız, senin neyin var neden ağlıyorsun?'







" kız mı!! Ne kız- eee ehh teyze, bu deve kılıklı adam benim eski sevgilim... Ona hamile olduğumu söyledim ama beni reddediyor!! Ühükğüühü bebeğim babasız mı büyüsün ağğğ ben bu günleride mi görecektim, ahh ailem beni evden atacak ben sokaklarda ne yapacağım ühüğeheüheeeğğ"









Chanyeol şokla açılmış koca gözleriyle olan biteni izlerken sinsi velet kendini yerden yere atıyor, ağlayıp karnını tutuyordu... Teyze de olanlara gerçekten inanmış, miyop gözleriyle kız zannettiği erkeğin yakarışlarına içli içli bakıyordu.










Teyze sinirle chanyeol'a döndüğünde omzunda asılı olan küçük çantayı kolundan tutup chanyeolun koluna sertçe savurmuştu







'sen ne adi, ne şerefsiz bir insan mışsın! Utanmıyor musun gencecik kızı hamile bırakıp kapının önüne atmaya!? Şimdi polisi arayacağım pis serseri.'








"teyze! Teyze bak bi yanlış anlaşılma var, lütfen biz...
biz en iyisi evde konuşalım sen polisi falan arama."








Chanyeol küçük bedeni kolundan tutup eve çekerken teyzeden özür dileyip saygıyla eğildi.










Kyungsoo'nun anlatımından








Sonunda eve girebildiğimde etrafı taramaya başladım. Aklım almıyor! Bu zengin züppeler neden bu kadar cimri. Tam günüm güzel geçiyorken, tam kerizin tekini kekleyip 150 won çarpmışken elin fil kulaklı devesi yüzünden tüm para uçmuştu ,bi de puşt herif o kadar parayı içkiye yatırabiliyorken 5000 wonu bana fazla görmüştü. hah! Neymiş elimde ki para en fazla 90 wonmuş, ayy götüm sanki biz bilmiyoz kaç won olduğunu.








Odalara doğru hızla ilerleyip içeriyi kurcalamaya başladım, paramı alıp burdan defolup gitmeyi planlıyordum. Bu hırsızlık değil! Hakkım olanı alıyorum ben.








Geçtiğim oda fazlasıyla büyük ve sadeydi beyaz ve kahve tonlarında misafir odası gibiydi, etrafı karıştırsamda ne çekmecelerde ne de başka bir yerde tek won bulamadım.








Arkamda kalın sesi işitmemle far görmüş tavşan gibi kaçmaya başladım.








" Hey sen ne yaptığını sanıyorsun, seni küçük hırsız!"







Girdiğim odada ki diğer kapıya koşup içeri daldım, kapıyı kapatıp arkamı döner dönmez keşke hiç girmeseydim dedim...








Burda mülteci kampı vardı sanırım? Bir sürü yakışıklı adam içeriye doluşmuştu.





" sen de kimsin? "








İçlerinden esmer olan ayağa kalkıp sorarken ne yapacağımı şaşırmıştım, herif üzerime doğru geliyordu!







" Chanyeol eve eskortmu çağırdın?"










Ne eskortu be! Ne diyor bu çakma siyahi. Deve içeriye girdiğinde yüzünde ki pis sırıtışla yanıma geldi ve giydiğim tişörtün yakasından kavradığı gibi yüzüme eğildi.









" seni küçük hırsız, demek hamilesin ha! "







' nE!? O eskort değil mi?'







" ne eskortu be senin belanı sikerim piçin sıçtığı!"














©©©©©©©©©

Bu kez de Chansoo yazıyorum... Bakalım bu fic nerelere varacak. Hepinize iyi okumalar

Bu arada kore para biriminin adı geçiyor ama üşendiğim için o şekilde yazdım çok takılmayın oralara

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 17, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BELEŞÇİ/ChanSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin