ÖZEL BÖLÜM - 2

7.1K 235 65
                                    

Uzun aralarım bir türlü bitmek bilmiyor.  Aradan geçen uzun yılları anlatmak biraz zor oluyor. Kafamı toplamak da öyle... Bu yüzden beklettiğim herkesten özür diliyorum. Umarım bu uzun bölüm sizi tatmin eder :)

Beril'in gözünden

Hayata umut verici bakamadım çoğu zaman. Bir şeyler güzel gitmediğinde alttan alarak yoluma kolaylıkla devam edemedim. O kafeden ayrıldığım gece Soner'e karşı yoğun nefret besliyordum ve bu nefretin kolaylıkla geçeceğini sanmıyordum. Lakin aradan geçen bir haftanın ardından içimdeki nefret duygusu gizlenmeye ve kendini göstermemeye başladı. Onunla kurduğum tatlı diyaloglar her gün beynimin içerisinde dönmeye başlamıştı. Aklıma geldiği kısa bir anda yüzümde tebessüm oluşmaya başlıyordu. Tam o anda daha çok sinirleniyordum. Böyle bir adamı özlemek gururumu ve anneliğimi sorgulatıyordu bana. Yapma Beril! Sürekli kendime bu kelimeleri hatırlatırsam çocuklarım için yanlış bir karar almam diye düşünmeye başlamıştım. Onun sempatik ve sıcakkanlı hallerini özlesem de yüreğime ket vurmam gerekiyor. Ben, çocuklarıyla var olan bir anneydim. Onlar olmasaydı, bu hayatta kendime uygun bir yer bulamazdım. İnsan kalabalığının içerisinde solup giden bir çiçekten başkası olamazdım. Beni ben yapan oğullarımı sırf kendi mutluluğum için bir kenara atmazdım! Asla yapmam böyle bir şeyi!

Soner arada sırada kreşe gelmeye başlayınca kalbime ket vurmak bir o kadar zor hale geldi. Kapıdan bakışı ve benimle iletişim kurmak isterken ki çabası onu unutmamı iyice zorlaştırıyordu. Kafamın karışmaya başladığı anda kreşe gelmeyi kesti. İstemeden de olsa gelişini beklemeye başladım. Çocukların çıkış saatine doğru gözüm daima cama kayıyordu. Onunla konuşmayacak olsam bile yeniden görmek çok isterdim.

Sanki evren bana ceza veriyormuş gibiydi. Çünkü onu aylarca görmedim. Benim ona olan hislerimin dışında kızı da fazlasıyla inciniyor sanıyordum. Babasının ona yakın olmadığını düşünmüştüm. Oyun saatinde Bukre'nin arkadaşlarına anlattıklarını duyunca şok olmuştum. Babasının sürekli onu görmeye geldiğini ve birlikte gezilere çıktıklarını söylüyordu. Ailecek, bolca vakit geçirmeye başlamışlar anlattığına göre. O an beni unuttuğunu ve ailesiyle birlikte olmayı tercih ettiğini anlamıştım. Beni sonuna kadar beklemesi de garip olmaz mıydı zaten! Hem adamı da terslemiş ve reddetmiştim. Tüm bunca şeye rağmen peşimde deli divane olamazdı ya? Olmazdı!

Onun bencil davranışı yüzünden kavuşamadığım sevdam başlayamadan bitmişti. Ya da ben öyle sanıyordum...

******

Kreş Partisi

Yıl boyunca beslediğim, baktığım çocuklarım sene sonunda güzel mi güzel bir gösteri hazırlamışlardı. Üstelik sadece bir tane gösteri de değil! Her türden oluşan dans grupları, tiyatro gösterisi, orkestra ve son olarak jimnastik ekibi... Tüm bunlar gösterinin içinde yer almaktaydı. Ufacık yapılarına göre o kadar sıkı hazırlanmışlardı ki sanki birbirleriyle yarışıyorlardı.

Rengarenk giyinen çocukların arasında kocaman ve uzun boylu iki çocuk dikkatimi çekmişti. Gördükleri her çocuğun kıyafetini inceleyip bir yandan da ellerindeki çikolataları dağıtıyorlardı. Bana doğru gelen ikizler eğilmelerine rağmen halen daha kocaman duruyorlardı. Sanki çalılıkların arasından gizlenerek geliyorlarmış gibiydi.

Onlara gelemeden yanlarına koştum ve çocukların ellerinden çikolataları toplamaya başladım.

"Gösteriden sonra çocuklar," deyip hepsini topluyordum.

"Anne bırak da yesin çocuklar!"

Bana karşı çıkan Yiğit'e çemkirerek "Oldu paşam! Üstlerini batırsınlar sonra," dedim.

Şehvetin EsiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin