Sylvia 3 Ocak 1949'da Amerika'da 5 çocuklu bir ailenin 3. çocuğu olarak dünyaya geldi. Sylvia'nın ailesi oldukça fakirdi, ayrıca kardeşi Jenny'nin çocuk felci olması durumu daha da zorlaştırıyordu. Anne ve babası (Betty ve Lester) çoğunlukla kendisini ve kardeşi Jenny'i akrabalarına bırakarak, panayır yerlerine çalışmaya gidiyorlardı.
1965 yılında Betty ve Lester ayrılınca Sylvia ile Jenny annelerinde kalmaya başladılar. Finansal durumları öyle kötüydü ki, anneleri sık sık hırsızlıktan tutuklanıp hapse giriyordu. Sonunda Lester yine bir panayır yerinde iş buldu ve aynı zamanda Betty ile olan evliliğini yoluna koymak için bir adım atarak, Betty'e kendisiyle gelmesini teklif etti. Bu zamanlarda Sylvia'nın büyük ablası Diana evlenmişti, 2 erkek kardeşi Danny ve Bennie de büyükannelerinde kalıyordu. Panayırdan iş teklifi alan anne ve babası ise Sylvia ve kız kardeşi Jenny için kalacak yer aramaya başladılar, ve ortak bir tanıdıkları aracılığıyla Gertrude Baniszewski ile anlaştılar.
Gertrude Baniszewski 7 çocuğu Paula (17), Stephanie (15), John (12), Marie (11), Shirley (10), James (8), ve Dennis Lee Wright Jr ile birlikte yaşıyordu. Sylvia ve Jenny'nin ailesinin Gertrude'a haftalık 20$ vermeyi teklif etmesi üzerine maddi sıkıntılar yaşayan Gertrude teklifi hemen kabul etti. Sylvia'nın babası Lester, Gertrude'un fakir olduğunu biliyordu ancak kızlara göz kulak olacağını düşündüğü için, Gertrude'un evinin koşullarını görmezden geldi.
Sylvia ve Jenny Gertrude'un evinde yaşamaya başladıktan sonra, kısa zamanda işler sarpa sardı. Gertrude psikolojik sorunları olan biriydi, üstüne evde çok fazla çocuğun olması ve fakirlik onun tahammül sınırını iyice düşürüyordu. Sylvia ve Jenny'nin ailesi Gertrude'a ödemeleri gereken parayı ilk haftadan geciktirince, Gertrude onları odaya kapatıp feci şekilde dövdü. Para yalnızca 1 gün gecikmiş olsa bile psikolojik sorunları olan Gertrude'un kızları ve özellikle Sylviayı hedef haline getirmesi için yeterli olmuştu. Bu olay Gertrude'un kısa sürede artacak olan sadist davranışlarının başlangıcıydı.
Gertrude artık her gün kızları sözlü taciz ediyor, ve dövüyordu. Daha sonradan mahkemede onları döverken uyguladığı kuvvetten kendi elini incittiğini itiraf edecekti. Gertrude'un uyguladığı şiddetin seviyesi gittikçe artıyor, artık evde yaşayan çocuklar da Gertrude tarafından Sylvia'nın taciz edilmesi yönünde teşvik ediliyordu. Sylvia evdeki tüm çocuklar tarafından dövülüyordu. Aralarında judo bilen bir çocuk onu "kum torbası" olarak kullanıyor, boğmaya çalışıyor ve merdivenlerden aşağı atıyordu. Bir keresinde süpürge ile öyle sert vurmuştu ki Sylvia bilincini kaybetti. Yine Gertrude çocukları, Sylvia'nın üzerinde sigara söndürmeleri için teşvik ediyordu, Sylvia'nın heryerinde sigara yanıkları oluşmuştu. Gertrude'un en büyük kızı Paula, Sylvia'ya vururken elini kırmıştı, ve bununla övünüyordu. Paula Sylvia'yı komşuların yanında da dövüyordu. Ne yazık ki komşular Sylvia'nın durumunu bilmelerine rağmen bu korkunç işkenceye dur demediler ve konuyla ilgili sessiz kaldılar.
Bunlar yaşanırken Paula evli bir adamdan hamile kaldı ancak Gertrude bunu hamile olan Sylvia'ymış gibi yansıttı. Herkese bunu yayarak Sylvia'nın adının kötü anılmasına sebep oldu. Gertrude Sylvia'yı çocuklarının önünde çırılçıplak soyup müstehcen danslar ettiriyordu. Sylvia onların önünde vajinasına şişe sokulmaya zorlandı. Sylvia'nın vajina çevresi o kadar sık tekmeleniyordu ki, sonradan otopsi yapan doktorlar bu bölgedeki yaraların ağırlığı karşısında şaşkınlığa uğradılar. Bu yaraları, Sylvia'nın tuvaletini tutamamasına sebep oldu ve Gertrude bunun üzerine onu bodruma kapatarak hapis hayatı yaşatmaya başladı. Sylvia burada geçirdiği zamanın çoğunda çırılçıplak şekilde durmaya zorlanıyordu ve yalnızca çocuklar onu dövmek istedikleri zaman oradan çıkabiliyordu. Sylvia'nın tuvaleti kullanmasına da izin verilmiyordu. Çocuklar giderek sadistleşiyor , Sylvia'yı dışkı yemesi için zorluyorlardı.
Gertrude. Ricky Hobbs adında bir komşu çocuğuna Sylvia'nın karnına kızgın iğneyle "I am a prostitute and proud of it" (Ben bir sürtüğüm ve bununla gurur duyuyorum) yazdırdı. Yine Gertrude Sylvia'ya zorla ailesine hitaben bir mektup yazdırarak, Sylvia'nın bir grup çete üyesi erkekle birlikte olmaktan dolayı vücudunda yaralar oluştuğunu söyletti.
Sylvia eğer kaçmazsa buradaki günlerinin sayılı olduğunu anladı ancak kaçmaya çalıştığında yakalandı ve bilincini kaybedene kadar dövüldü. Gertrude Sylvia'nın son günlerinde tacizlerine devam ediyor ancak ara ara yaptıklarının sonuçlarından korkarak iyi davranmaya çalışıyordu. Sonunda Sylvia'nın bodrum yerine yataklı bir odada yatmasına izin vermişti ve yıkanması için küveti doldurmuştu, ancak bu zamanlarda bile dayak devam ediyordu. Yine bu günlerde Gertude ve çocuklar onu küvete sokmak için banyoya getirdiler ancak bir süre sonra onun ölmüş olduğunu farkettiler. Sylvia öldüğünde yalnızca 16 yaşındaydı.
Gertrude Sylvia'nın kardeşi dahil herkese aynı hikayeyi ezberletti, Sylvia çete üyesi erkeklerle birlikte olduktan sonra eve dönmüş, ancak onlar tarafından eve kadar takip edilip öldürülmüştü. Tüm çocuklar polise aynı ifadeyi verdikten sonra polis evden çıkmadan Jenny polisin kulağına şöyle fısıldadı " Beni buradan çıkar sana bütün hikayeyi anlatacağım"
Sylvia'nın ölümüne neden olan tüm çocuklar suçu Gertrude'a atarak kısa cezalar aldılar. Bu korkunç işkencenin baş sebebi ve aralarındaki tek yetişkin Gertrude Baniszewski en yüksek cezayı aldı ancak 1985 yılında o da şartlı tahliye ile salıverildi. Bu süre zarfında hiç bir zaman gerçekten pişman veya üzgün olduğunu belirten bir açıklamada bulunmadı ve 1990 yılında akciğer kanserinden hayatını kaybetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sylvıa Likens OLAYI
Mystery / ThrillerBundan etkılenecek varsa hıc okumasın ıyı okumalar :( Amacım böyle olaylarıın herkesı n bılmesını ıstemem :(( Tamamen gerçek bir hikaye ve bunun gıbı bırsuru gerçek vakalar var nE YAZIK Kİ :(