ADRIEN
Kasanın kapağının açık olmasını beklemiyordum ama çok da sorun değildi ne de olsa Plagg ya da Tikki içlerinden geçip kilidi açabilirdi.
Kasaya yöneldim kapağını ağzına kadar açtım ama hiç bir şey yoktu. Kim, neden içindekileri almıştı? Bu sorunun cevabını öğrenmemiz çok da uzun sürmedi.
- Ne oldu ezikler. Mucizeleri sizin yanınıza mı bırakırım sanıyordunuz?
- Lila?! (Adrien)
Şok olmuştum. Benim bile bundan haberim yokken Lila mucizeleri nereden biliyordu?
- Sen nasıl...? ( Adrien)
- Mucizere nasıl ulaştım değil mi? Ne sanıyordun çakma kahraman elinle koymuş gibi tavus kuşu mucizesini bulacağını mı sandın?
Lila'nın mucizelerden haberi olduğuna göre daha önceden babamla bir tanınmışlığı hatta ortaklığı bile olabilir. Lila bir keresinde kendisini akumalamıştı ve akumalanmaktan dolayı üzgün ya da pişman görünmüyordu. Hawkmoth yani babam mucizeleri ele geçirip bir dilek hakkı kazanmak istiyordu ve Lila'nın da Uğurböceği'nden hoşlanmadığı ortadaydı. İkisi ortak bir payda da kesişiyorlardı. Lila bu yüzden babamla ortaklık kurmuş olabilir.
Ama hâlâ bir soru aklımı kurcalıyor. Lila tavus kuşu mucizesini nereden biliyordu? Doğru ya! Babamın kasasından sihir kitabını aldığım zaman Lila da onu benden almıştı. Kitaptan öğrenmiş olabilir. Anlaşılan bu mesele bizi bayağı bir oyalayacak.
Lila tavus kuşu mucizesini taktı ve dönüştü. Sıra bizdeydi.
- Gelin bakalım çakma kahramanlar. Sizi bir böcek gibi ezeceğim.
- Sen öylesan Lila. Birazdan ezilen tarafın kim olduğunu göreceğiz ( Marinette)
Lila bir his canavarı yarattı. Bu mucizeyi hatta bir mucizeyi ilk defa kullandığına eminim. Bu bize avantaj sağlayabilir.
Lila'yı kolaylıkla yenebileceğimizi düşündüm ama yanılmışım. Lila şaşırtıcı derecede iyiydi. Bu mucizeyi kullanmayı nasıl öğrendi ki? Yarattığı his canavarı da güçlüydü her şey aleyhimize işliyordu.
İyiydiler ve onunları sadece mucizesini kediklizimleyip yenebilirdik.
Kediklizimi çağırmadan önce Leydim'in nerede olduğuna baktım eğer ona gelirse... Düşünmek bile istemiyorum. Tam anlamıyla çökerdim, yıkılırdım. Benim için yaşamanın bir anlamı kalmazdı. Zaten annem kayboldu, babamı neredeyse kaybettim. Yaşamak için tek sebebim Marinette'nin yanında olmasıydı. Ben çukurdayken beni çekip çıkaran oydu. Ağladığımda başımı koyduğum omuz onundu. Üzüldüğümde beni neşelendirmeye çalışan da oydu. Ben fark etmeden hayatımın ta kendisi oluvermişti.
Uğurböceği his canavarı ile uğraşıyordu ve Lila'nın dikkati neredeyse dağınıktı. İşte, bana harika bir fırsat doğmuştu. Ona görünmeden yavaşça arkasına geçtim ve onu tuttum.
- Her şey buraya kadar Lila. Mucizeni alma zamanı. Kediklizim!
Ben ne olduğunu anlamadan karnıma bir tekme attı ve elimden kurtuldu.
- Beni bu kadar kolay alt edip mucizemi elimden alamazsınız.
Hızla bana doğru atıldı ve beni Uğurböceği'nden üstüne doğru attı.
Lânet olsun ben az önce ne yaptım? Kendi ellerimle Marinette'yi öldürdüm. Ben yaptım...
Boğazım düğümlendi Lila'ya hiç bir şey diyemedim, ellerim titremeye başladı öylece Leydim'in ve mucizemin elimden kayışını izledim, kalbime bir sizi girdi geciremedim, bacaklarım düğümlendi çöktüğüm yerde öylece kalakaldım. Başım dönmeye başladı ve gözlerin karardı.- HAAAYIRRRR!!!
SON
Yazsam inanır mısınız? İnanmayın daha kitabın bitmesine çok var ve merak etmeyin hüzünlü bitmeyecek. Neyse çok spoi vermeyeyim şimdilik bunları bilseniz yeter.
Bölüm kısa oldu özür dilerim. Yeni bölüm çok yakında.
💙 KENDİNİZE İYİ BAKIN 💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEĞİŞME ZAMANI ✔️
FanfictionAdrien'ın rüyası üzerine Marinette, Kara Kedi'ye bir şans verir ve her ikisinin de hayatı değişir. (İlk kurgum olduğu için biraz acemice)