Beni odasına çağırdıktan sonra bir plan anlattı. Riskliydi. Kabul ettim. Tam o sırada bir kaju saldırdı. Beni ve kora'yı gitmemizi istemedi. Tamam diyip odama gittim. Geçitten iki tane kaju çıktı. Gerçekten de güçlüydüler. Pilotların robotlarını etkisiz hale getirdiler sonra bizi gönderdiler. Gitiğimizde büyük olanı yenmek kolay oldu. Ama diğeri asit püskürtüyordu. Bir gemi enkazını sopa olarak kulandık. Kora gerçektende güzel olduğu kadar yetekliydi. Sürüklennede duygularını hissedebiliryordum. Ancak son kaju gerçektende güçlüydü. Kafasını yakaladık. Ama kuyruğuyla bize vuruyordu kılıçla kuyruğunu kestim. Ve kılıcı gösüne sapladım kora'da plazma topunu çalıştırdı. İki kez ateşledi. Kaju yere yığıldı. Üsse döndük. Yüzbaşı pilotları azarlıyordu. Bize bir şey demeden gitti. Sonra beni odasına çağırdı. Kora'yla yakınlığımızın zararlı olacağını anlattı. Ben bunun bir avantaj olduğunu ve süklenmenin güçlü olduğunu söyledim. Bir şey demedi. Ve beni buraya slmasını sebebini yalnız başıma CS'nin sinirsel yükünü kaldırabilmem olduğunu söyledi. Ve arkadaşıma olanın kora'ya olmamasını istedi. Bende o olayın suçlusu deyilim diyip. Öfkeyle odadan çıktım üste dolaşıyordum. Sonra bir saldırı daha oldu. Japonlar bunla ilgileniyordu. Sonra bkr saldırı daha ve böyle devam etti günde iki kez saldırı oluyordu. Buna direnmek zorlaşıyordu direniş maddi anlamda zorlanıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
okyanusun altında
Science FictionHikayem tamamen bana aittir.Kısaca okyanusun altında ki geçit ve içindekiler hakkındadır.