RUHUM SENİ SEÇTİ

ÖZGECAN ASLAN

Tam altı yıl önce bu saatlerde bir genç kız dünya üzerinde hiç bir canlının haketmediği bir vahşeti yaşamıştı. O kız bir babanın dalı bir annenin meyvesiydi. Gözünü kan bürümüş bir aciz bir varlık yüzünden daha bu dünyada hiç bir şey yaşamadan koparılmıştı.

Rabbimin erkeklere biz kadınları koruyup kollasınlar saygı duysunlar diye verdiği gücü o aciz varlık gencecik kızın üzerinde bir vahşede çevirmişti.

O küçücük kız daha okulunu bitirip mesleğini eline alacaktı. O küçücük kız hayatının aşkını bulacaktı. O küçücük kız evlenip gelinlik giyecekti. O küçücük kız küçücük bedeninde masum bir can taşıyacaktı. O küçücük kız oğlunu askere yollayacaktı. O küçücük kız kızını telli duvaklı gelin edecekti. O küçücük kızın sadece canını almadılar bu dünyada yaşayabileceği herşeyi gasp ettiler.

Her yıl bu tarihlerde bu saatlerde kulağımda binlerce kadının sesleri çınlıyor. Hepsi aynı anda tek bir şey fısıldıyorlar SUÇUMUZ NEYDİ. Peki şimdi ben size soruyorum suçları neydi?

Altı yıl önce bu gece bir melek bir şeytanın elinde vahşice can verdi. Ve birkaç kişide buna göz yumup yardım etti.

Anneler sizden bir ricam var biz kadınlar kendi katillerimizi kendimiz doğuruyoruz. O yüzden lütfen çocuklarımıza karşısındakine saygı sevgi merhame duymasını öğretelim. Özellikle erkek çocuğu anneleri oğullarınıza bir kadını incitmeden kırmadan nasıl sevilir onu öğretelim.

Yazmak istediğim o kadar şey varki ama işte bazen inanın kelimeler kıfayetsiz kalıyor. Eğer varsa sizlerinde bir sözü buyurun yazın.

Başta Özgecan olmak üzere dünya üzerinde vahşice öldürmüş bütün kadınları rahmetle anıyorum.