4.BÖLÜM *MERDİVEN*

57 2 0
                                    

EVET CANLARIM YENİ BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM İYİ OKUMALAR DİLİYOR YORUMA BEKLİYORUM :*

--------------------------------

GEÇMİŞ BÖLÜMDEN KESİT :

Diyerek masadan kalkarak lavaboya doğru yol almıştım. Serhan'ların masanın yanından geçerken Serhan ile göz göze gelsem de pas vermeyip yoluma devam etmiştim. Tam kapıyı açıp içeri girecekken kolumdan çekilmem ile duvara yapıştırılmam bir olmuştu. Anın verdiği yakınlık ile dudaklarımızın arasında santimler vardı.

ŞİMDİ Kİ ZAMAN:

Olayın şokunu atlatır atlatmaz önümde ki adamı geriye itlemiştim. Fakat benim itlemem ile yüzüne başka birinden yumruk yemesi bir olmuştu.

''Serhan ne yapıyorsun?''

''Oğlum seni öldürürüm ne yapıyorsun lan''

''Serhan bir sakin ol''

Yerde bir yandan kaşını tutup bir yandan sırıtan adam bana ve Serhan'a bakıp daha çok sırıtışını genişletmişti. Sendeleyerek de olsa ayağa kalkıp ilk önce beni dikkatle inceleyip daha sonra bakışlarını Serhan'a çevirip

''Bu daha başlangıç seni uyardım ERSOY bir dahakine bu kadar nazik olmam!''

Diyerek tam yanımızdan gidecekken Serhan'ın kulağına bir şeyler fısıldayıp sakince bulunduğumuz ortamdan ayrılmıştı.

Dakikalar çekmeden Serhan'ın aynı masada oturduğu 2 genç yanımızda bitmişti.

''Serhan ne oluyor Poyraz'ı gördük''

''Bir şey yok siz keyfinize bakın biz Bade ile eve geçiyoruz''

Ben olaya fransız kalırken adım mantıksız bir cümle içinde kullanılınca olaya girmem gerektiğini anlamıştım.

''Yoo ne münashabet''

''Bade saçmalama istersen bıraksaydım adam seni ayak üstü götürecekti.''

''Ne biçim konuşuyorsun konuştuklarına dikkat et ERSOY bir daha uyarmam''

''Hadi Bade uzatma''

''Bence uzatan tek bir kişi var o da sensin Serhan rahat bırak beni ben kendimi korurum''

''Tabiki gördük az önce canım''

Gözlerimi devirerek yanından tam geçip gidecekken kolumdan tutarak

''Uzatma Bade''

Kulağına doğru yaklaşarak nefesimin boynuna değmesine özen göstererek

''Eğer hemen bırakmazsan sapık var! diye bağırırım ya bırak ya da bırak''

Diyerek gülümseyip gözlerini devirip yavaşca elini gevşettiğini hissettiğimde direk kolumu çekip

''Aferin oğlum''

Bana düşmanıymışım gibi ters ters bakınca hemen yanından fırlarcasına kızların yanına kaçmıştım.

''Bir an tuvalete düştün sandık inanır mısın?''

Yerimi alıp kızların tatlı ve kahve istediklerini görünce

''Bana ne istediniz?''

''Orta şekerli türk kahvesi tatlı istemedik istemezsin diye''

''İyi yapmışsınız diyetteyim biliyorsunuz''


''Evet'

-------------------------



''Görüşürüz canım yarın sabah''

''Tamam bak kesin bekliyorum''

''Ay Pelin tamam git hadi''

''Ay hadi gittim öpüyorum''

Diyerek öpücük atması ile bende öpücük atıp Pelin'in binaya girmesi ile bende eve doğru yol almıştım. Eve gittiğimde bir ton azar ve annem olacak kadının konuşma çabaları yine canımın sıkılmasına çoktan yol açmıştı.

Bir anda kafamda ki düşüncelerden dolayı yolda ki arabaya çarpmam bir olmuştu. Frene basıp emniyet kemerimi çözüp hızlıca arabadan inmiştim. Çarptığım aracın sürücüsünün de inmesi ile ben kazaya bakarken o söyleniyordu. Suçlu olabilirdim ama söylenmesi ile sinirlerim tepeme çıkmıştı.

''Söylenmeye devam mı edeceksin küçücük çocuklar gibi ya polis çağır ya da hasarını karşılayayım git''

''Hem suçlu olup hem güçlü olmak bu olsa gerek''

''Beyefendi tamam suçluyum kusura bakmayın ama bence söylenmenizi gerektiren bir durum yok''

''Tamam hanımefendi paranızı da istemiyorum poliste çağırmıyorum kazadan çok bela sizsiniz''

''Terbiyesiz''

Diyerek hızlıca yanından ayrılıp arabaya binerek yanından uzaklaşmıştım. Gece gece bütün belalar beni buluyordu. Sinirlerim tepemde bu sefer yola odaklı sürmeye devam etmiştim.

Kapıları kitleyip bahçeye giriş yaptığım an merdivenler de ayağımın kayması ile düşerek merdivenlerin ucuna başımı vurmam ile bilincim kapanmıştı. 


İHANET +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin