Bismillah diyerek başlıyoruz:
Karınları çok dolmuş olan iki arkadaş sofrayı topladı ve kirli kıyafetleri makinqya attıktan sonra
Karşı karşıya olan iki odaya uyumak için yerleştiler. Mel in odası siyah ve beyaz tonlarında perdesi ise krem rengine benzer mat pembe renkte idi ve bir de krem renginde bir tül vardı, dolap kapakları siyah beyaz duvarlar siyah yatak örtüleri beyaz yatak siyah tı halı desenleri koyu mor renkte'idi.Katy'nin odası mavi ve mor renklerde'idi perdeleri koyu mor mat tüller'i beyaz ve dolapları mavi renkte idi yatğı ve yatak örtüsü siyah halı desenleri ise mor renkte'idi.
Bu iki farklı kişi iki en yakın arkadaş olmuşlardı, acıları kendilerinden büyük kalpleri dünyayı ısıtan iki güzel insan...
Mel odasında yatarken aklına babası geldi. Direkt oyuncak ayısına koştu,
-baba
-baba ne olur duy beni
"kızım"
-nasılsın baba? İyimisin? Orda sana iyi bakıyorlarmı? Seni çok özledim baba."kızım, durumum kötüye gidiyor seni ölmeden önce bir kez daha görmek isterdim fakat sakın buraya gelme! Çok tehlikeli bir yer oldu burası,"
-baba sen neler diyorsun. [sesi titreyerek]
"sakın kızım buraya sakın gelme, seni yakalamak istiyorlar seni sokaklarda arıyorlar. Seni suçlu sanıyorlar kızım" [güçlü durmaya çalışsana üzgün çıkan sesi ile]
-baba seni görmek istiyorum, annem'in mezarına bile gitmedim daha baba sizi çok özledim.
"kızım lütfen senden istediğim şeyi yerine getir ben dayanabileceğim kadar sayanacağım seninledir bu ayı sayesinde konuşacağım, ama lütfen gelme yalvarırım"
-baba t tamam.
-baba?
-baba!Babası konuşma bağlantısını kesmişti, o gün ağlamaktan gözleri şişti fakat kendini çabucak toparlaması gerekiyordu.
Yataktan kalkar kalkmaz banyoya gitti elini yüzünü yıkayıp duşa girdi
Duştan çıktıktan sonr kıyafet seçip üstünü giyindi ve saçlarını kurutup taradı bir maşa yardımıyla saçlarına şekil verdi.
Cildi çok solgun görünüyordu bu yüzden çok canlı gözükmesi için makyaj yaptı, her şey tamamlandığında biraz olsun uyuya bilmek için yatağına geçti aradan geçen bir saatin sonunda uyuyamayacağı'nın farkına varıp kalktı ve ona verilen günlüğün içine bakmak için çantasına yol aldı
, günlüğü eline aldı deri sesenli gri renkte bir günlük' tü, küçücüktüİçine bakmaya başladı sayfalar bomboştu arka sayfada bir not dikkatini çekti
"bu günlük sana geleceğin armağanıdır, zamana göre şekillenecek, olaylara göre gelişecek ve kimsenin bilmediği şeyleri günlüğün sahibi bilecek..."
Buda neydi? Günlükte bir yazı belirdi
Dikkatli ol ve saklan!
Ne anlama geliyordu bu? Sanırım bir uyarı olmalıydı.
Dediğini yapacak ve saklanacaktı tokyo da.
Bir süre sonra...
" meeeeel! Buraya gel kahvaltıyı yaptım biraz krep beşamel sos ve bir kaç çikolata kaplı çilek var yanında içmek için meyva suyu var"
Leziz çok mükemmel. Sen mi yaptın?
"tabikide evet."
Hemen gömelim şunları.
"bencede yapması benden toplaması senden kardeşim"
Cidden mi ya?
"evet"
Of
Yemekler afiyet'le yenildi, mel sofrayı topladı ve masayı sildi.
"mel sana bir hediyem var"
Öylemi, ne peki? ne zaman aldın?
"önceden almıştım sana vermek için"
Bakabilirmiyim? hadi göster göster.
Katerina elinden çıkardığı kolyeyi gösterdi, kolye ucunda parlayan yıldız kolye kenarlarında jüpiter ve küçük güzel taşlar vardı çok şık ve zarifti çok fazla abartılı değildi.
Çok beğendim Katy.
"al tak o halde"
Mel, Katy'nin elinden aldı ve taktı çok güzel durmuştu mel in üstünde.
"bu kolyenin seni koruması dileğiyle kardeşim."
Çok teşekkür ederim ablacım.
(gülüşmeler)
(Bölüm sonuuu.
Telafileri ara vedmeden yapmaya çalılıyorum.
Hikayemi beğendinizmi bu bölüm güzelmiydi?
Umarım çabucak 1k oluruzHikayemi desteklemek için bolca yorum yapıp bölümleri oylarsanız sevinirim.
Bu arada kitapta bulduğunuz eksikleri kitapta beğendiğiniz yada beğenmediğiniz yanları ve kitaba eklenmesini istediğiniz şeyleri watt patt dm sinden yada instagram adresim ortak_ktp_0 dan bana bildirirseniz sevinirim
Sizi seviyorum sevgili okurlar.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Göz perdesi
Ciencia FicciónBir kızın küçüklük anılarını ve gördüğü canlıları yazdığı günlüğü 18 yaşında bulmasıyla başlayan bir hikaye