Haydi kalk!
Seninle ufak bir işimiz var Cellat !
Gözkapaklarındaki şifreyi kırmaya ve gözlerini açmaya geldim.Yaşamın boyunca ağırlayacağın en mühim misafir geldi kapına.
Sen,Sapkınlar Celladı !
Evet, sana böyle seslenmek istiyorum.
Beni daha iyi duyabilmek için sakinleş ve sana anlatacağım görev için nefesinin,kalbinin sesini kıs.Kulaklarını sözlerime nişanla.
Gokyüzünün ve yeryüzünün , siyahın ve beyazin ,matın ve parlağın ,yaşlının ve gencin buluştuğu keskin sınıra,o ufka dik gözlerini.
Gözlerinle o ufuk arasındaki güzergahta,sana doğru kalabalık bir bando takımı yürüyor.En önde kırmızı ekoseli ve pilili etek giymiş kız çocuğu,elindeki flamayı sallayarak sana gülümsüyor.
Onlar,hırçın ve kılıcın kırılmasından imal edilmiş tertemiz kin dökmeye geliyorlar kalbine.Bütün vücuduna pompala onu!
İşte o kin,seni kasırgalarla yarıştıracak.
Nefretin bir anda seni ormandaki en güçlü sincap yapacak.
Ahh...Evet Sapkınlar Celladı.Bu lakabın,bu namın anlamını sevdim. Neden geldiğimi anlında çok iyi biliyorsun... Çocukluklarını,bir arının iki defa kanat çırpışı arasındaki kısacık süre içinde yok edip kedersiz,eğlenceli ve temiz yoldan ayrılan sapkınlara cellat olarak atıyorum seni. Görevin işte bu Sapkınlar Celladı ! Dikül tüm benliğinle,masun çocuk ruhlarını katledenlerin karşısına. Zaman geldi.Zaman ayaklarına kadar geldi ve senden intikam sirenlerini duymak istiyor. Yapman gereken şeyin ne olduğunu merak etme artık ! Yazacaksın ! O seninle tiksindiğimiz adama,adamlara.Kafataslarında açtığın delik,bir futbol topu geçecek kadar olana değin yazacaksın. Masallarla bezeyeceksin kağıdını.Gerçek masallarla. Karalayacaksın kağıda, hazzetmeyecekleri ne varsa ! Yaşını almış sakallarındaki her kıl tanesini hançere dönüştürüp,senin o körpecik ruhuna saplayan gaddar için.Unutma kural yok mahallende,olmadı da zaten.Hiçbir affı beyninin koltuklarında misafir etmeyeceksin.Kov onları. O an geldi Cellat ! Kim için mi ? Ne için mi ? 40 yaşındaki o adam için yazacaksın.Onların kokuşmuş düzenine dur demek için.21 sene sürecek merminin yolculuğu başlıyor ! Ne yaparsın ki,işte o yolculuk sırasında öleceksin,mermiyi sen fırlattığın halde. Ah biricik güzel Cellat ! Biliyorsun ki,zaman,evrendeki en hızlı şey ve vakit daralıyor.Sabrını oyala artık.Yeter ! Metanetine bir çelme tak. İyi dinle beni ! Biz akvaryumlara su ve balık olarak bakmadık hiçbir zaman. Balıkların da ağladığının farkındayız bu yüzden.Suyun altında ağlarken kimsenin ruhu duymaz.Sende onlar gibi oldun hep ve daha fazla balık olacaksın.İçinde yaşadığın,su faturasını hiçbir zaman ödeyemediğin,sonrasında nefessiz kaldığın kendi akvaryumuna karışırken o seyretlik gözyaşın ve pulların tek tek yüzülürken aynı anlarda,kimseye belli etmedin,etmeyeceksin de. Eziyeti,meziyet gibi görenlere bile şans verdin.İncittiler seni ama yine de gülümsedin.Senin olağanın,basbayağılığın gülmek oldu hep. Hayır Cellat ! Papatyanın ideolojisinden kurtulacaksın bu gece.Ne kadar yapraklarını yolsalar da,'seviyor' demeyeceksin artık kimseye.Senin o yaldızlı yapraklarını tek tek yolanların acınacak toprağına zehirli atıklar püskürteceksin. Görev artık senin.Bu gece atıyorum en keskin sanat olan edebiyatı yastığının altına.Yarından sonra,nakşedeceksin harfleri kağıdın dokusuna. Bu geceden önce kitaplar belki en fazla Porto Rikolu bir dilenci kadar tanıdıktı sana ya da kalemler en çok çamaşır makinesi rezistansı kadar aşinaydı ellerine.Korkma ! Şimdi ölen bütün büyük şairlerin ruhunu naklediyorum bedenine. Beni çok iyi dinle Sapkınlar Celladı ! Seni tarihe geçmiş-geçmemiş bütün savaşlarda dökülenden daha fazla kan dökeceğimiz bir cinayete başlıyoruz.İçindeki çocuğu öldürmüş en azılı katillerden intikamımızı almak zorundayız.Bizleri boğmuş,kesmiş,vurmuş sapkınlar için sana ihtiyacımız var.Senin yazdıklarını okuduktan hemen sonra gözlerinden yavaşça başlayıp,beyinlerine doğru,sancılı bir ölüm tatmalı o çocuk katilleri. Ateşe en yakın sen olacaksın bu savaşta.Kanatların tutuşacak belki ama ısınan da sen olacaksın.Kazanacağın zafer seni sarhoş edecek ve galibiyet için attığın naralar olacak duyulacak en son şarkı. Haydi Sapkınlar Celladı ! Toparlan ! Zamanın daralıyor. Ordunu düzlüklere,tepelere diz,nefrtini çantana koymayı unutma,anılarına ve düşüncelerine son idmanını yaptır. Edebiyat siperde yanı başında uzanıyor olacak.Hedefe doğrulttuğun mitralyözün kurma kolunu bu ölümcül sanat çevirecek.Kitabın en son harfinin yanına,kaleminle bastırarak koyduğun o son noktada boğulup gidecekler. Kutsal günler baş gösterdi.Cerahati yarasından kurtar.Kurtar ki,bu ağrı sona ersin. Şunu sakın unutma ki,güç benim elimde.Benden korkmamayı,dediklerimi uygulamamayı aklının ucundan bile geçirme. Ve sakın beni aramaya kalkma.Kalp atışlarının hızlandığı yerlerde eserim ben.Gerekirse ben seni bulurum. Bu arada;şimdi bu duvardaki yazıyı sil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Celladın Gözyaşları
Misterio / SuspensoBAŞLARKEN... Haydi kalk! Seninle ufak bir işimiz var Cellat ! Gozkapaklarındaki şifreyi kırmaya ve gözlerini açmaya geldim.Yasamın boyunca ağırlayacağın en mühim misafir geldi kapına. Sen,Sapkınlar Celladı ! Evet, sana boyle seslenmek istiyorum. Ben...