-uyarı (y/n) karakterime sövmeyin ilerde seveceksiniz-
"Leonhart, (y/n) Leonhart"
~
Gözlerimi odamda açmıştım, her zaman ki gibi. Sonunda askeriyeye katılacağımız gün gelmişti. 'Katılacağımız' diyorum çünkü annie'de geliyordu. Annie kim mi? Ablam. Hayır daha doğrusu lanet olası ablam
"Hey (y/n) artık hazır değil misin?" Dedi annie.
"Hayır" dedim sadece. Aşağıdan gelen sesini duydum.
"Acele etsene, geç kalıcağız"
"Sana beni bekleme demiştim Leonhart" dedim.
"Ne zaman bana 'annie' ya da 'abla' demeyi düşünüyorsun?" Dedi.
"Düşünmüyorum" dedim. Buna kızmıştı eminim. Umrumda değildi. Hazırlanmam gerekiyordu. Siyah eldivenlerimi ellerime geçirip, sol koluma koruma bilekliğimi taktıktan sonra. Bıçağımı arka cebime koyup aşşağıya indim. Annie yine formundaydı. Neden mi? Aralıksız bir şekilde söyleniyordu. Ama bu umrumda değildi. Klasik bir rutinimiz gerçekleşiyordu çünkü.
"(Y/n) sana diyorum! Ablanım ben senin" dedi. Klasik ablalık taslamalarda baş gösterdiğine göre. Şimdi sırada ucubesin, insanları korkutmayı kes, azıcık arkadaş edin flan diyecekti eminim.
"Ya ucubesin, azıcık sosyalleş, arkadaş flan edin." Dedi. Ablamı ne kadar da iyi tanıyorum değil mi? Bunları duysa gözleri yaşarırdı.
"Bunu sen mi söylüyorsun?" Dedim göz devirerek.
"Artık ablan olduğumu ve iyiliğini istediğimi anla" dedi. İyilik istemek ve annie? Buna gülerim.
"Ne diyeceğim Leonhart, ablalık muhabbeti sencede sıkmadı mı?" Dedim. Öfke kusuyordu resmen.
"Sen kendini görüyor musun? O eldivenleri çıkar artık, ve insanlara soyadıyla hitap etmekten vazgeç"
"'İnsanlara' memnuniyetle yaparım Leonhart" dedim. Siniri hat safaya çıkmıştı. Çıksın alışık onun bünyesi
"Artık O eldivenlerden kurtul"
"Neden? Onlara ihtiyacım var, hatta biliyor musun Leonhart, onlara senden daha fazla ihtiyacım var" dedim.
"Ablanla düzgün konuş" dedi. Pardon demedi hırladı resmen.
"Abla muhabbeti çok sıktı. Sen 17sin ben 15 neyin ablalığı bu? İki yaş var" Dedim. Devamlı bağırmaya devam ediyordu
"Herkesi korkutuyorsun, ve benim de öyle olduğum düşünülüyor sayende" dedi. Evet şimdi çıkmıştı gerçek problem.
"En başından deseydin ya Leonhart, ablalık rollerine gerek yoktu" dedim
"Rol flan yok! Şu haline bak, seninle konuşmaya çalışan herkesi reddediyorsun"
"Keşke birde seni ablalıktan reddedebilsem" dediğimde baya sinirlendi. Hatta durun çıldırdı daha uygun olur.