1

1.2K 96 55
                                    

"Ay ışığında dans etmek için mucizevi bir gece,
Gözlerindeki yıldızlarla birlikte."

Elini piyanonun tuşları üzerinde gezdirip ezberlediği ritmi çalarken mırıldandı Hyunjin şarkısını. Bir elinde ise bitirmek üzere olduğu viski bardağı vardı.

"Biraz romantizm yaşamak için harikulade bir gece,
Ekim'in gökyüzü altında."

Gülümserken başını kaldırmıştı. Eli hâlâ civarındaki tuşlarda gezinip duruyordu, çaldığı şarkıları kolay ezberlerdi. Bir iki çalıştan sonra elini kontrol etmeden devam edebilecek kadar...

Başını kaldırdığında piyanonun üzerine oturmuş kız da gülümseyerek ona doğru eğilmişti.

"Biliyorsun, gecenin büyüsü fısıldayıp susacak
Biliyorsun, cılız ay ışığı kızarmış yanaklarında parlamak için sanki."

Yüzleri arasında az bir mesafe kalmışken Hyunjin piyanoyu bırakıp ayağa kalktı ve kızın elinden tutarak ortadaki boş alana çekti. Etraflarında hiç ışık yoktu. Yalnızca bar kısmından gelen kısık bir ışık içeriyi aydınlatıyordu. Çünkü Hyunjin'in bulunduğu yerde ışığa yer olmazdı.

"Biliyorsun, biliyorum, şimdi tam zamanı
Kollarıma geleceksin
Ve geldiğinde, kalbim bekliyor olacak."

Hyunjin kolunu kızın beline dolamıştı. Bir eli hâlâ bardağındaydı. Kız da gülümseyerek boynuna dolandı.

"Seninle bir kez daha ay ışığında dans edebilir miyim, sevgilim?
Ay ışığında
Sihirli bir gecede..."

Hyunjin nakaratı söyledikten sonra gülerek viskisinden bir yudum aldı, kız da böylece dudaklarına bakmıştı.

"Seninle biraz daha aşk yaşayabilir miyim, sevgilim?"

Hyunjin sadece ona bakmaya devam ediyordu. Geri çekilerek kızın elini kavradı ve etrafında döndürdü. Kız geri ona baktığında ise kolunun altına almıştı.

Şarkının arkaplanı hâlâ hoparlörden çalmaya devam ediyordu ancak Hyunjin için orada bitmişti. Elindeki bardağı herhangi bir masanın üstüne bıraktı ve merdivenlere yöneldi. Arkalarından alkış ve ıslık sesleri geliyordu.

Kız gülümseyerek ona baktı. Hyunjin ona dönmemişti, kızın da böyle bir beklentisi yoktu. O an tek önemsediği uzun zamandır istediği gibi bu yüzü bu yakınlıktan görebiliyor olmaktı. Sonunda onun için görünür olabilmişti.

Hyunjin'in yönlendirmesiyle iki kat yukarı çıktılar. Bu katta tek bir oda vardı, Hyunjin'in yaşadığı daire. Dairesi iki katlıydı ama üst kattan bara açılan başka bir kapısı yoktu, o yüzden tek giriş burasıydı. Hyunjin kızı o kapıdan içeri sürükledi ve girdikleri gibi kapıya yasladı.

Kız onun eli altında tüy gibi hareket etmekten hoşlanmıştı, biraz sonra o el yanağına yaslandığında da. Hyunjin gülümseyerek ona doğru eğildi. 

Bu güzel anları, arkalarında kopan bir çığlık ile aniden bölünmüştü.

"Ah! Bu da ne! Özür dilerim! Bakmıyorum! Sadece, şuralarda devam edebilir misiniz? Oradan çıkmam gerekiyor, yerleşim için sonra dönerim merak etmeyin."

Kız gelen sesle yerinde sıçramıştı. Korkudan büyümüş gözleriyle Hyunjin'in yanından eğildi ve sesin geldiği yöne baktı. Hyunjin de bu sırada gülümsemesini silmiş, arkasına dönmüştü.

Bir çocuk biraz ilerilerinde durmuş, elini sağ tarafa doğru sallıyordu. Sol eli ise bir şey göremediği halde gözlerine kapanmıştı. Çok aramış olmasına rağmen dairede ışık tuşu yoktu resmen. İçerisi sadece boydan camla kaplanmış duvardan giren ay ışığıyla aydınlanıyordu.

noctis °•. hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin