Başlama tarihiniz ❤
Oy vermeyi unutmayın lütfen.
Kitabın sesli hali ile dinlemek isterseniz yukarıda... Bütün bölümler yavaş yavaş sesli kitap şeklinde yüklenecek...
***Sevgili günlük,
Bana bu kıymetli alanı ayırdığın için sana minnettar olmam gerektiğini düşünüyorum! Hali hazırda yaşamakta olduğum bu lüzumsuz hayatın, manasız ve davasız yaşamın bir de temiz sayfalarını kirlenmesine razı gelişini kutluyorum.
Beni tanıman ve haklı bulman için seninle geçireceğimiz bir kaç gün yetecek. Şimdiden seni böyle bir pişmanlığa ittiğimi bu konuşmalarımla hissediyorum fakat buna alışman gerek çünkü henüz yaprak dökmemiş ve çürümemiş dallara tutunduğum yerlerden yazıyorum.
Benim adımı öğrenmenin sana bir kazanç sağlamayacağını düşündüğüm için bunu söylememe kararı aldım. Fakat seni temin edebilirim ki adımı bilmeden de beni yeterince tanımanı sağlayacağım. Sana iyisimi bunları yazarken nerede olduğumu ve nasıl bir ruh haliyle kalemi, kağıdı elime alıp yazdığımı anlatayım.Boş bir evin boş bir odasında, kulağımda kulaklık, mide bulandıracak derecede duygusal hasret şarkıları dinliyorum. Şimdi hiç o şarkılar seni bu hale getiriyor deme, öyle değil çünkü. Bu halde olduğum için o şarkılar var. Neyse tartışmayalım ilk günden. Ben sen yargılamadan ben söyleyeyim neden bu halde olduğumu.
Kendimi tanıdığımı, ne yapmam gerektiğini, ne için var olduğumu bulduğumu düşündüğüm bir yerden geldim bu hale. Neden mi geldim! Çünkü yanılmışım. Aldanmışım. Ne kendimi tanımışım ne de ne yapmam gerektiğini biliyorum. Ne için var olduğumu ise hiç konuşmaya bile değmez bana sorarsan.
Bunca zaman ne öğrendin dersen, hayal kırıklıklarını çok iyi öğrendim sevgili günlük. Ne yaparsan yap, ne kadar çabalarsan çabala bazen olmayacak şeyleri çok istemenin ağırlığında ezilir insan ve hayal kurmanın acınası zenginliğinde, fakir bir hayat yaşarsın ya hani...
İşte tam olarak bunu çok iyi öğrendim.Bir de sana bir şey söyleyeceğim.
Değişmeyen ve değişmemek için ısrarla savaşan her şeyin Allah bin bir belasını versin sevgili günlük. Biliyorum çok bencilce fakat insanların yaralarını gördüklerinde orayı oymalarının değişmemesi! Hayal kurduğunda bunu boğazına düğümleme gayreti! Sen savaşırken onların sadece izlemesi hiç değişmiyor ya hani. Allah belasını versin bu halin!Neyse dur sakin olmalıyım şimdi. Daha ilk günden beni bu kadar kötü tanımanı istemiyorum. Ne tuhaf söz ettim değil mi? İnsanlarda böyleler, onlardan öğrendim bunu da zaten. Başta oldukları gibi kalamıyor insanlar. Başta olmadıkları gibi gözükür daha sonra ise ben buyum deyip gökten inen bir yıldırımı kafandan aşağı atar gibi kolaylıkla başından savarlar.
Çok garip sana şikayet edeceğim insanları, yaptıklarını, hallerini şikayet edeceğimi düşündüğüm bu sayfalara, daha ilk sayfalarda onlar gibi olmak ahmaklığı sardı beynimi. Ama sen anla beni olur mu? Anlaşılmaya çok ihtiyacım var... O kadar çok açım ki Afrika'nın açlığı benim bu açlığımla doyar. O yüzden beni iyi anla.
Beni anlarsan belki Afrika da doyar...İnsan diyordum en son...
İnsan ne yaparsa yapsın diyordum...
Heh! Hatırladım, çok çabanım kurtaramadığı sevdamda var yüreğimde sevgili günlük ama müsade et ben kendimi daha çok hazır hissettiğim bir zamanda sana bu konuya değineyim.Bugün ne oldu anlatayım ben sana. Kafamı kapının koluna vurdum. Şimdi diyeceksin ki bu nasıl olabilir. Oluyor işte bir seksen boyum olmasına rağmen oluyor. Neyse işte oldu öle bir şey sonra başımı tuttum ellerimle. Acıdı sevgili günlük fakat öle kötü bir acı değil. Bedenen çekilen acıları unutmuşum ruhumkilere odaklanmaktan... Çok acıdı diye düşündüm o yüzden. İçten içe "Nazlandığın şeye bak, küçük bir sızı işte! Bunun çok beterini insanların iki dudağı arasında, sakız gibi çiğnedikleri kelimelerle çok defa yaşamıyor musun?" diyerek de kızdım kendime hatta.
Yine dağıldı konu bak...
Kedi besliyorum ben, bembeyaz bir kedi, yeşil gözleri var... O gördü bu durumu ne oldu biliyor musun sevgili günlük?O kedi yanıma geldi, başıma uzanmaya çalıştı elleriyle. Yetişemeyince de kafasını dizime vurmaya ve sürtmeye başladı. Bana acıdı galiba. Acımı dindirmek istedi diye düşündüm o anda. Sence de çok iyimser değil miyim?
Bir kedi dedim ya bir kedinin şu şefkatine sahip olmayan nice insan var. Nankör diye kedinin adı çıkmış sevgili günlük. Nice insanlar var kedilerden daha nankör. Yaptıklarını o kadar çabuk unuturlar ki yokuşta el uzattığın düzlükte unutur gider. Tamam bu kedinin de nankörlükleri var evet ama ne verdim de ne bekleyebilirim ki ondan dimi. İnsanlar öyle mi ya kalbimi, umudumu, güvenimi, kendimi veririm yine de ne yaptın ki ne verdin ki oluverir bir anda.Sevgili günlük. Şimdilik bana müsade et. Sen bunu okuyacak olanlara tane tane anlat benim anlattıklarımı. Belki senin anlayamadığın yerde onlar yardımcı olurlar sana. Sorusu olanları da tut aklında verecek cevabım olursa yazarım sana iletirsin...
Hadi hoş kal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Günlük ve Ben
Fiksi UmumHangi hayatın rengi bir başkasının gökkuşağını kirletebilirdi ki? Yalanlar, yaralar, keder ve birazcık mutluluktan ibaret ruh ve onu taşıyan ceset! Kim kaldırabilirdi ki yere aşık olanı? *** Hayatın kendi içinden, tüm problemlerden ve arayışlardan...