-Yusuf anlamiyo musun? Benim karım o kaybedemem. Hatirlayamaz hic kimseyi. Benim o. sahibi Benim onun anlıyo musun?
-Eren, abi bak normal insanlardan bahsetmiyoruz Evran Kanerden bahsediyoruz. Yedi sulalemizi haritadan siler bu adam. Yer altının sahibi bu adam kendine gel. Karım diye ölmüş karının yerine koyduğun kadın Belda Dinçer. Senin aklın alıyo dimi Belda Belda. Tek başına 200 adamın arasına dalıp hepsinin soyunu kurutuyo bu kadın. Kim bilir hatırlasa sana napar. Kendine gel gözünü seviyim.
-Kes sesini kes. Sedef o sedef. Anlıyo musun? Bidaha ona Belda dersen bu silahı götünde patlatırım lan senin.
-Sen iyice kafayı yedin tedavi görmen lazım.
-Siktir git lan yanlız bırak beni karımla sikir git.Gözlerimi acıyla yumdum. Ensemden akan kanin kokusu burnuma doluyordu. Sertçe nefes verdim. Demek bu adam hasta bi manyakti. Ölmüş karisinin yerine koyuyordu beni. Aylardır bu adamın yaninda uyuyup uyanmıştim. Hakaretlerine katlanmis hatta tokat yemiştim.
-Hastasın sen siktir git tedavi ol diye hırladim. Bağlı ellerimi hareket ettirmeye çalışırken. Duyduğu sesle irkilerek arkasını dönüp yüzüme baktı.
-Sen, sen sedef nasıl konuşuyosun böyle. Hayır, hayır sen böyle konusmazsin. Kırılgan bir çiçeksin sen. Bu değilsin değilsin değilsin.
-Lan ne saçmalıyon sen yavşak ne çiçeği böceği. Sen arkadaşının söylediklerini anlamıyon galiba. İnan bana beni tanımıyosun tanımak da istemezsin
-Karimsin sen benim.
-Kes lan sesini. Sedef medef değilim ben basmiyo mu kafan.-Kes sesini kes diye haykırıp yanağıma bir tokat daha geçirmesi bir oldu.
Gözlerimi kapatıp içimde yanan ateşi daha da harladim.
-İki oldu Aksoy. Yemin ederim azrailin benim.
-Kes sesini Sedef. Sedef gibi ol lan Sedef gibi. Ben kurtardım seni lan ben. O gün kurtaramadim gittin benden ama sonra tekrar çıktın karışma bu sefer kurtardım seni ben.Nerden kurtarmıştı beni? Gördüğüm rüyalar gerçek miydi? Ben o uçurumdan atlamış miydim?
Ne yasatmislardi bana böyle?
-Nerden kurtardın beni?
-Hatirlamiyosun.
-Kes sesini nerden kurtardin beni uçurumdan mi atlamistim?
Güldü.
-O adam dedi ve bakışları değişti birden.
-O adamı hatırlıyo musun?Gözlerine baktım.
Kahretsin ki hayir kim olduğundan başka hiç bisey hatirlamiyordum. Aklıma onu arastirdigim bölümler gelmişti sadece.
Evran Kaner. Yer altının kralı. Yeri göğü titreten o adam.Nolmuştu o yerleri titreten adama?
Ne kadar güçlü de dursa bitik bi haldeydi
Benim araştırdigim o sarsilmaz tükenmez kudreti olan adam değildi. Eskisi olsa beni bulmak istemesi bile yeterdi simdi kafasına darbe yiyordu. Nolmuştu o adama böyle de gücü tükenmiş ölmüştü?Gülümsedim.
-Evran Kaner. Seni bitirecek adam dediğimde öyle bir öfkeyle baktı ki. Yanıma gelip ağzıma bir yumruk cakmasiyla neşelenip kan tükürdüm.
-Noldu ya bi zoruna gitti sanki.
-Kes lan sesini sürtük.
-Eceline yaklaştin erencik hayatının, son günlerinin tadını çıkarmaya bak.
-Sen bana aitsin Sedef.-Sen benimsin Ayza. Bana aitsin. Benimsin. Benim küçük güzel sürtüğümsun. Kafamın zonklamasiyla gözlerimin önünde beliren anilarla canim yandı. Bunlar neydi böyle? Midemin bulantisiyla kusmamak icin zor tuttum kendimi.
Bu anılar bu sözler bana söylenmiş olamazdı. Hayır olamazdı.
Hatırlamaktan ilk defa korktum. Bu canavar kimliğin sebebini sorguladım. Neydim? Kimdim? Bana ne yapmışlardi da bu hale gelmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşam Kırıntısı
Teen FictionGözlerinde yaşam belirtisi olmayan bir kadın düşünün. Tükenmiş sözleri, ölmüş umutları olan bir kadın. Ve bir adam düşünün. Öfkesiyle yedi alemi zangır zangır titreten. Gözleri hep öfkeli bakar o adamın. Hayatadır öfkesi. İkisininde tek panzehir...