18 Eylül
Çapulcular Büyük Salon'a doğru ilerliyordu.
Peter
" Yani e-emin misiniz?"
James
" Daha kaç defa bu soruyu soracaksın, Kılkuyruk?"
Sirius
" Eminiz ve bizi yolumuzdan kimse döndürümez. "
Beraber Büyük Salon'a girdikleri sırada Beauxbatons'lu bir çocuk ismini atıyordu.
Üçlü kadehe doğru ilerlediler. O sırada Hufflepuff'lı arkadaş gurubu oraya geldi.
Nina, Dora'yı hafifçe yaş çizgisinden içeri iterken
" Hadi, Dora!" dedi.
" Sen yaparsın!"
Tim
" En iyimiz sensin, eğer seçilirsen kesin kazanırsın. "
Dora sırıttı ve bir kağıt parçasını kadehin içine attı. Onun atmasıyla kadeh parladı ve ardından tekrar normal hâline döndü.
Sirius hafif çatık kaşlarla
" Onun da katılacağını bilmiyordum. "
Peter
" Boş ver. Hem seçilme ihtimali ne ki?"
James
" Ayrıca seçilse bile ona yardım ederiz. Değil mi?"
Sirius omuz silkip
" Orası öyle. Sen ne dersin, Aylak?"
O sırada arkadaş gurubuyla oradan çıkan Dora'yı izleyen Remus, ancak Sirius'un onu dürtmesiyle gerçek dünyaya dönebildi.
James
" Hey, Aylak, sen iyi misin?"
Remus
" E-evet. Neden ki?"
Sirius kolunu Remus'un omzuna koyup yüzüne ukala bir sırıtma oturttu.
" Şey, kuzenimden gözlerini alamıyorsun da. "
Remus, Sirius'un kolunu itip
" Ne? Saçmalamayın!" dedi, adını kadehe attı.
James adını kadehe atarken
" Hey hey hey, sakin ol, Aylak. Elbette seni yargılayacak değiliz. Aksine sana bir kaç tiyo verebiliriz. " dedi ve göz kırptı.
Remus salonun kapısına doğru ilerlerken
" Lütfen kapayın çenenizi. " dedi.
Adını çabucak kadehe fırlatıp koşarak Remus'a yetişen Sirius
" Neden ki? Hem bence çok yakışırsınız. Ayrıca içinizden biriyle kan bağı kurmak harika olurdu!"
Remus
" Uff, Pati! Hadi, tılsıma geç kalıyoruz!"
James
" Öyle olsun ama bu konunun burada kapanmadığından emin ol, Kurtçuk. "
Remus gülerek James'in omzuna bir yumruk attı ve
" Bana o isimle hitap etmemeni daha kaç kez söyleceğim!?" dedi.
Dört Çapulcu gülerek ve şakalaşarak ilerlerken bir duvarın orada duran Hufflepufflılar da kendi aralarında konuşuyorlardı. Daha doğrusu iki kardeş konuşuyordu. Dora başını duvara yaslamış, Remus'u izliyordu. Ne de tatlıydı. Ve çekici... Elinde olmadan hülyalı bir şekilde iç çekti.
Nina bıkmış bir şekilde
" İşte yine başlıyoruz. "
Tim
" Hani sen ondan vazgeçmiştin. "
Dora
" Huh?"
Nina
" Lupin'i diyoruz. Hani ondan bu yaz vazgeçmiştin. "
Dora
" Elimde değil ki! O çok tatlı, yakışıklı, kibar, yardımsever..."
Tim boyunu Dora'yla eşitleyerek
" Seksiyi unuttun. "
Dora
" Evet doğ- Tim!" elindeki kitapla Tim'in kafasına vurdu.
( Ben Tim'i Cameron Boyce olarak, Nina'yı da Camila Cabello olarak düşünüyorum. Resimlerini koyardım ama bir sorun var. Siz istediğiniz kişi olarak düşünebilirsiniz.)
Tim
" Nina, yardım et!"
Nina Dora'nı bileğini tutup
" Dur dur dur. O kitap kütüphane malı! Madam Pince'den bir ceza daha kaldıramam. "
Dora
" Haklısın. " deyip durdu.
Tim
" Sağ ol be, Nina!"
Nina
" Ne demek, canım kardeşim!" deyip Tim'e öpücük attı.
Sonra da iki kız gülmeye başladılar.
Tim
" Ha - ha - ha! Aman ne komik!"
Kızlar daha da şiddetli gülmeye başladı. Tim bir süre durup surat assa da sonunda o da gülmeye başladı ve beraber kütüphaneye doğru yola koyuldular.
~
Dersler biter bitmez tüm Hogwarts halkı Büyük Salon'da toplanmıştı.
Herkes Üç Büyücü Turnuvası'nın yeni şampiyonlarını merak ediyordu.
Loş salonun ortasında kadeh, tüm ihtişamıyla duruyor, herkes kadehe bakıyordu.
Dumbledore
" Oturun, herkes otursun!" deyince kadehin çevresindeki insan çemberi dağıldı ve herkes oturdu.
Dumbledore
" İşte hepimizin merakla beklediği an: Şampiyon seçimi!" elini kadehe doğru uzattı. Kadehten kırmızı bir alev parladı ve tekrar mavi olurken bir kağıt parçası süzülerek Dumbledore'un eline kondu.
Dumbledore
" Dumstergan'ın şampiyonu; Artemis Screng!"
kalabalıktan - özellikle Dumsterganlılar'dan - bir alkış seli koptu ve Dumstergan öğrencileri arasından bir çocuk sırıtarak Dumbledore'un yanına gitti. Dumbledore onun omzuna sevecen bir şekilde pat pat vurdu ve öğretmenler masasının solunda kalan kapıyı gösterdi. Screng sırıtarak odadan içeri girerken de uğultu kesilmedi.
Sonra Dumbledore elini tekrar kadehe uzattı ve ikinci kağıdı alıp okudu
" Beauxbatons'un şampiyonu; Adrian Gabriel Agreste!"
Bu sefer de Beauxbatonslular'dan şiddetli bir alkış yükseldi. Agreste, Dumbledore'un yanına ilerlerken kızlar arasından
" Çok yakışıklı. " mırıltıları yükseldi.
Sirius iğrentiyle
" Ne?" diye fısıldadı.
James
" Takma kafana, Patiayak. "
Lily
" Şşşt!"
Dumbledore, Agreste ile de tokalaşıp onu odaya götürdü.
Bu defa dikkat kesilme sırası Hogwarts'taydı. Herkes Hogwarts'ın şampiyonunu merak ediyordu.
Dumbledore tekrar elini uzattı ve üçüncü kağıdı okudu. Remus'a göre sanki Hogwarts şampiyonunun ismini daha gür söylüyordu.
" Ve son olarak Hogwarts'ın şampiyonu Nymphadora Bellatrix Tonks!"
Sirius
" Ne?!" dedi ama tabiki de kalabalıkta Çapulcular haricinde kimse onu duymadı. Hogwartslılar coşkuyla alkışlarken Tonks gülümseyerek Dumbledore'un yanına gitti. Dumbledore, Tonks'la tokalaştı ve ona da odaya gitmesini söyledi. Tonks odaya girince de kollarını coşkuyla açıp
" Muhteşem! Turnuva için üç şampiyonumuz var! Ama sadece biri turnuvayı kazanacak. Sadece biri adını tarihe yazdıracak. Ve Üç Büyücü Kupası'nı kazanacak. Yani onu!" deyip, McGnogall'ın açtığı örtünün altından çıkan kupayı gösterdi. Kalabalıktan tekrar bir alkış yükseldi ancak Ateş Kadehi tekrar kırmızı alevler çıkartmaya başladı.
McGnogall
" Albus..."
Dumbledore tereddütle elini kadehe uzattı. Alevler arasından başka bir kağıt parçası daha süzülerek yaşlı müdürün eline kondu.
Dumbledore
" Remus John Lupin mi? " dedi fısıltıyla. Sonra da salona doğru yüksek sesle
" Remus John Lupin! Remus, lütfen buraya gelir misin?"
Şok içinde olan Remus, James'in
" Hadi, Aylak. " diye fısıldamasıyla ayağa kalktı ve Dumbledore'un yanına gitti. Diğer şampiyonlarda olduğunun aksine salonda bu sefer derin bir sessizlik hakimdi.
Dumbledore, Remus'un elini sıkarken kulağına eğilip fısıldadı
" Odaya git Remus ve korkma, sen yanlış birşey yapmadın. Tamam mı?"
Remus
" Hıhı. " diye başını salladı, odaya gitti.
Odaya girdiğinde üç şampiyon da şöminenin başında toplanmıştı.
Artemis
" Sen de kimsin?"
Adrian
" Yoğsa biziğ geği mi çağrıyolağ?"
Remus
" H-hayır, aa... şey..." ( bu "şey" olmasa ne yapardık bilmem! Sjshshh)
Dora usulca
" Remus, bir sorun mu var?"
Remus, Dora'nın deniz mavisi gözlerine baktı. Ne de güzellerdi...
" Bu adil değil, Dumbledore!" Karkarof'un sesiyle tüm bakışlar kapıya yöneldi. Üç okul müdürü de onlara yöneliyordu.
Madam Maxime
" Kağkağof'a katılıyoğum! Hogwağ'sın iki taneğ şağpionu olamaz!"
Adrian
" Neğ? Hogwağ'tan iki taneğ kişi mi katılıyoğ?"
Artemis
" Bu kesinlikle adil değil! Bu çocuk ne yaptı bilmiyorum ama efendim, buna izin veremezsiniz!"
Dora
" Laflarına dikkat et, Screng! Remus hile filan yapmaz. Profesör-"
Dumbledore
" Biliyorum biliyorum. Ve bu kimsenin suçu değil. Böyle bir olay ilk defa yaşansa da elbette mantıklı bir açıklaması vardır. "
Karkarof
" Elbette vardır! Vardır, varmasına ama asıl mühim olan şimdi ne olacağı!"
Madam Maxime elini göğsüne koyup bir sandalyeye çöktü ve
" Kadehin seçimi bağlayığcıdığ. Değil mi, Dumbledoğ?"
Dumbledore sakalını sıvazlayarak odanın içinde bir ileri, bir geri gitmeye başladı;
" Doğru, öyle sevgili Madam. "
Adrien
" Yaniğ?"
Dumbledore
" Bu sene Hogwarts'tan iki tane yarışmacımız var anlaşılan. Remus Lupin ve Nymphadora Tonks! İkiniz de Hogwarts'ı ayrı ayrı temsil edeceksiniz. Turnuva görevlisi birazdan gelip gerekli açıklamayı yapacak. "
Üç müdür odadan çıkarken Artemis, Remus'a ters bir bakış attı. Remus hiç birşey demedi. Çünkü ona göre haklıydılar. Bir süre sonra turnuva görevlisi geldi ve kuralları ve de ilk müsabakanın tarihini açıkladı. Kasımda olacaktı. Bu kadar. Başkabir şey yoktu.
Odadan çıktıklarında yasak saat çoktan başlamıştı. Adrian ve Artemis dışarıya doğru giderken Remus ve Tonks da beraber koridorda yürümeye başladılar.
Dora, Remus'u biraz neşelendirmek için
" Sanırım artık rakibiz. Ayağını denk almanı öneririm, Lupin. " dedi.
Remus burukca gülümseyerek
" Sanırım. Peki sen ne düşünüyorsun? Yani benim de seçilmem konusunda?"
Tonks omuz silkti.
" İlginç ama oldu bir kere değil mi? Hem bence böyle daha eğlenceli olucak. Benim durağım burası. Sana iyi geceler, Remus. " deyip meyve tabağı tablosunun önünde durdu.
Remus
" Sana da iyi geceler, Dora. " armutlu tablo tekrar kapanana kadar kızın arkasından baktı. Sonra da derin bir nefes alarak Gryffindor kulesine doğru yöneldi.4. Bölüm de bitti.
Tim ve Nina kardeşler çok geçmeyecek. Yani, onlar daha çok Dora'nın Lily, Marlene ve Çapulcular dışında da arkadaşları olduğunu göstermek için.Adrian'ı değiştirmeyi düşünüyorum. Robert, bizim Cedric'imiz olduğundan tuhaf oluyor. Sizin aklınızda biri var mı?
Vote ve yorum bırakmayı lütfen unutmayın. Hoşça kalın 👋🏻😘💕💞💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remus Lupin ve 4 Büyücü Turnuvası
FanfictionDumbledore " ... bu yıl Hogwarts'tan iki tane yarışmacımız var anlaşılan. Remus Lupin ve Nymphadora Tonks!"