Bulutuma Yağmur Olur musun?

Öküz Bulut

Ben hâlâ olayın şokundayım tabi. Bulut'u hızlıca ittim.

"Ya gerizekalı mısın. Sen nasıl beni öpersin ya?"

"Seni seviyorum."

"Sen yeni Dilandan ayrıldın. Bu ne hız?"

"Biz öylesine çıkıyorduk."

O sırada korku tünelinden çıktık. Bu ne biçim korku tüneli aq? Bizimkiler de çıkınca kızların yanına gittim.

"Ben gidiyorum. Siz eğlenin."

"Nereye gidiyorsun yeni geldik kızım ya."

"Keyfim kaçtı Hilal."

Bizim kızları öptüm çocuklara da veda ettim. Bulut'un yüzüne bile bakmadım. Ya tamam Bulut'a karşı boş değilim ama birden öpmesi kötü oldu. Lunaparktan çıktım. Bi arabam bile yok ulan ağlamak istiyorum. Dertlenmiş yürüyordum ki birine çarpıp yere düştüm. Tam kafamı kaldırıp karşımdaki kişiye dalacaktım ki dondum kaldım.

"Berkay?"

"Yağmur?"

"Efendim?"

Berkay gülmeye başladı ve kalkmama yardım etti. Birbirimize sarıldık.

"Kanka sen ne olmuşsun böyle."

"Sağol karşim sende evrim geçirmişsin."

Berkay benim en yakın arkadaşlarımdandı 4 senedir görüşmüyorduk. Ailesinin işi dolayısıyla Antalya'ya taşınmak zorunda  kalmışlardı.

"Yağmur yiğenim lunaparkta beni bekliyor. Yarın buluşalım mı?"

"Olur."

Birbirimize numaralarımızı verdik.

"O zaman ben buluşacağımız yeri mesaj atarım."

"Tamam kankacığım görüşürüz."

Vedalaştık ve Berkay gitti. O sırada taksi geldi. Taksiciye evi tarif ettim. Çantamdan telefonumu çıkarıp kimse aramış mı diye baktım. Kimse aramamış. Ulan Bulut insan arar ya. Öküz. Bundan sonra Bulut'a öküz dicem çok yakıştı. Hatta rehberde adını değiştirip öküz yaptım. Yaşasın kötülük. Beni unuttu eğleniyor tabi. Tam kederlenmiştim ki eve geldiğimi anladım. Doğru düzgün kederlenemiyoruz bile aq. Parayı verip taksiden indim. Çantamdan büyük bir çabadan sonra anahtarı buldum. Ev Bulut kokuyor. Neden Bulut? O kadar kişiyiz neden ulan neden? Kendimi koltuğa attım. Bugün yaşananları düşündüm. Bulut beni öptüğünden beri kafam yerinde değil Dominos'a gitti galiba. Bulut'a aşık olduğumu anladım. Ya niye cocuğu tersledim ya birdaha yakın davranmaz benimle konuşmazsa? Bu düşünceler dolayısıyla içim içimi yerken kapı açıldı. Bizimkiler geldi.İrem ve Görkem yoktu. Gözüm Bulut'u aradı suratı asıktı.

Hepsi kendini koltuğa attı. Nefesi nerelerinden aldıkları belli değil.

Hilal'e döndüm:

"Neden erken döndünüz?"

"Ya bende bilmiyorum hepsinin bi suratı asıktı. Birşeyde söylemiyorlar."

"İrkem çifti nerede?"

"Onlar lunaparkta kaldı. Gelirler sonra."

Anlamışcasına kafamı salladım.

"Ben acıktım. Dışarıda da yiyemedik."

"Sevgilinin karnı acıkmış Hilal."dedim sırıtarak. Hilal anında kırmızıya döndü. Hilal Hanımda önceleri bana bu esprileri çok yapıyordu. Oh canıma deysin. Tabi Aras anlamayan gözlerle bize bakıyordu. Ya bu çocuk ne masum böyle? Valla kendimden utandım. Buluttan ses çıkmıyor. Hiç onu bu kadar suskun görmeye alışkın değilim. Sonunda sesi çıkabildi:

"Pizza söylüyorum."

Hepimiz onayladık. Mesaj sesiyle irkildim. Whatsapp'tan gelmişti. Mobil veri'yi açık bırakmış olamam dimi? Ağlamak istiyorum. 2 konuşmadan 2 ileti yazıyordu. Ay çok popülerim.

Birisi Berkaydan birisi de Harundandı. Berkay'ın yolladığı mesaja tıkladım.

"Nerede buluşmak istersin kanka?"

Cevap verdim.

"İstersen bize gel."

"Neden beni eve davet ediyorsun? Sjsjsj"

"Fesat mısın kanka sjsjsj arkadaşlarımla tanıştırıcam."

"Tamam tamam adresi yolla zahmet olmazsa."

"Zahmet olur ama." Tabi ben ister istemez farkında olmadan sırıtıyormuşum. Kafamı kaldırmamla Bulut'un sinirli bakışlarına denk geldim. "Ne bakıyon glw?"dememek için kendimi zor tuttum.

Berkay'a adresi yolladım. Ve Harun'un mesajına baktım.

"Bana kız ayarlasana kanka."

Yaw bu ne dir?

"Tamam kanka."diye cevap verdim. Esra Erol muyum ben? Yani neden ben?

Kapı çalınca büyük bir heyecanla koşup kapıyı açtım. Pizzaaaa ve İrkem çifti. Pizzanın kokusunu aldılar tabi. Pizzanın parasını ödeyip kapıyı kapattım. Fakir değilim lütfen yani.

  Ay karnım ağrıyor. Kaç dilim yediğimi sayamadım bile daldım direk. Saat geç olmuştu. Herkese iyi geceler deyip yukarıdaki odama gittim. Artık orası benim. Odama girdim. Makyajımı temizliyordum ki içeriye Bulut girdi.

"Girebilir miyim?"

"Girdin zaten."dedim gülerek. O da güldü.

"Yağmur,ben özür dilerim."

"Seni seviyorum."

"Tamam beni sevmiyorsun ama." Birden şok olmuşcasına bana baktı.

"Ne dedin sen?"

"Seni seviyorum."

Birden Bulut dudaklarıma yapıştı. Bende karşılık verdim.

"Seni seviyorum." deyip sarıldı.

Beni duvarla kendi arasına alıp ellerini duvara koydu ve yine öpmeye başladı. Vücudunu benim vücuduma bastırınca nefes alamadığımı hissettim. Ona  yakın olmak o kadar güzel ki..