Ece' nin o tecrubeli hareketinden sonra ona danışmayı düşündüm. Okula vardım. Ece banka oturmuş beni bekliyordu.
- selaaaam.
- selam
- kanka ben sana danışmak istiyorum.
- ne konuda?¿?
- hani kardeşime iyi baktınya ondan.
- haaaaaa o konu. Tabi veririm.
- çok sağol kanka.
Ece bana anlatmaya başladı.
- bak önce bebek aç kalmamalı. Bu nedenle mama yemeli. Mamayı hazırlamak içın sütü ısıtırsın. Sonra toz mamayı alıp biberonun içine koyarsın. Sonra kaynamış sütü mamanın üstüne koyar ve çalkalarsın. Bezini değiştirirken bebeğin bezini çıkarır altını ıslak bez ile sileriz. Sonra bebeğe temiz bezi yaparız. Bunları bebek kucaktayken yapılmaz. Bebek ağlarken onu salla ve ağzına emzik koy. Gazı var ise sırtını ovalarsın. Zaten bir bebek ağlarsa altına yapmıştır, gazı vardir yada acıkmıştır.
Ece bunları derken bende Ece' nin dediklerini yazıyordum. Diğer sefer bebeğe ben tek başıma bakabilirim.
Ece sözünü bitirince onu öptüm.
Ece: sen benim en yakın arkadaşımsın. Sana her zaman yardım ederim.
- Eceeeeeee kankam beniiiim.
Okuldan çıktık. Eve varınca Ece ile mesajlaşmaya başladık.
- yarın sahile gidelim mi?¿?
- oluuur. Saat kaçta?
- sana uygunsa 12:15
- bana gayet uygun.
- ozaman yarın görüşmek üzere bb kanka.
- bb kanka.
Yarın harika bir gün olucak diye içimden geçirdim.