2.BÖLÜM

1K 57 1
                                    

Scott gidince tekrardan okula döndüm. Öğerncilerin hepsi gitmişti. Hızla Jeremy'inin odasına gittim. Kapıyı çalmaya gerek duymadan içeri daldım.

- Ava! Her ne kadar arkadaşım olsanda bu okulda öğerncisin ve öğrenciler kapıyı çalar, dedi. Cidden kızmıştı ama buna ayıracak vaktim yoktu.

- Bu konuşmayı daha sonra yapalım vaktim yok bana hemen hazırladığın iksiri ver.

Jeremy sesimdeki aciliyeti fark etmiş olucaktı ki hemen arkasında duran kasayı açtı ve bana iyice sarımış paketi uzattı.

- Bana bununla ne yapıcağını hayla söylemedin, dedi.

-Belki bir gün, dedim.

- Orda dikkatli ol.

- Tamam.

Jeremy'inin odasından çıktım ve Lydia'nın evine doğru yürüdüm.

Bir kaç saat sonra:

Lydia'nın evine gelen kadar akşam olmuştu. Sezsizce evin bahçesine girdim. İçeri girebileceğim kapı veya açık bir pencere arıyordum ve tek bir yer bile açık değildi. Tek seçnek vardı o da evin bacası, umarım da şömineyi yakmazlar. Sesiz olmaya çalışarak evin bacasına doğru tırmandım. Baca çok dar değildi, içine girip ayaklarım ve kollarımı duvarara dayayarak aşağıya indim. Salondan geçip mutfağa doğru yürüdüm. Ocakta pişmekte olan yemeklerin hepsine iksiri boşalttım. Sonra tekrardan salondan dışarıya gidiyordum ki medivenlerden adım sesleri geldi. Direk karşımda olan koltukların arkasına saklandım. Gelen kişi mutfağa doğru gidiyordu. Dışarı çıkmam lazımdı tekrar bacadan çıkmak istemiyordum o yüzden dışarıya açılan kapıyıda doğru yöneldim. Kapıyı sesizce kapatım bence sesimi duymamışlardı. Sonra karnımdan gürültülü bir guruldama sesi geldi. Bugün öğle arasından beri bir şey yememiştim. Bir koşu yemek yiyip geri gelebelirdim. Öylede yapaıcaktım.

Derek Hale'nin evi:
Yazardan:

(3.sezondaki evi)

-Yapma Derek, Peter öleli nerdeyse iki hafta oluyor ve Lydia yine eskisi gibi olursa bize söyliyecek,  dedi Stiles. Bulduğu her kitabı inceleyen Derek 'e.

- Stiles haklı Derek, dedi Scott. 

- Biliyorum ama o an olanlar durmadan kafamın içinde, neler olduğunu öğernmişti onu öldürmeselerdi eğer kaçırılan insanları bulabilirdik, dedi Derek.
Beacan Hills'te yine tuaf olaylar oluyordu. İnsanlar kaçırılıyor ve bir daha kimse o insanları görüyormüyordu. Bazı kamera kayıtlarında görülmüşlerdi ama ne yazık ki kayıtlara girmeden önce kameraların görüntü ayarları ile oynayıp kendilerini siyah lekeler gibi gösteriyorlardı. Tüm bu olaylar karşısında kimse ne yapacaklarını bilmiyorlardı. 
Üçüde sessizliğe gömüldü ve üçüde bu ani ölümü getirdiği çıkmaz karşısında sadece sessizce beklemeye başladılar.

Derek durduğu yerden kalkıp cama yaklaştı, bu durum canını sıkıyordu. Peter her ne kadar kötü olsa da onun ailesindendi. En kötüsü de Peter onu gözleri önünde ölmüştü." Buldum, Derek peşimizdekiler..." Peter en son bu kelimeleri söylemişti ve  kalbine kurtboğanlı bir ok atmıştılar. Peter'ı geri getirmenin bir yolunu bulmalıydı ama nasıl yapıcağını bilmiyordu.

- O günden sonra bir daha görüldüler mi? dedi Derek.

- Hayır ,Peter öldüğünden beri ortaya çıkmadılar, dedi Stiles. Kimse anlamıyordu, amaçları neydi , neden gelmiştiler ve neden şimdi saklanıyorlardı? Kimse bu sorulara cevap bulamıyordu.

- Argent yarın gelicekti değil mi? dedi Derek. Chris Argent'ı çağırmışlardı nasılsa o bir avcıydı belki düşmanlarını tanıyor olabilme ihtimalini göz önünde buludurarak onu çağırmışlardı.

- Evet yarın gelicek, dedi Scott. Allison öldüğünden beri onunla hiç konuşmamıştı. Ve şimdi Allison öldükten sonra onunla konuşmadığı için pişmandı.

- Peki Liam , dedi Derek. Onunla en son okulun erkekler soyunma odasında karşılaşmıştılar ciddi bir öfke sorunu vardı.  Scott onun hayatını kurtarmak için onu dönüştürmek zoruda kalmıştı.

- Eskisinden daha iyi bir durumda yani biraz daha alıştı kurt adam olmaya, dedi Stiles.

- Başka bir şey yoksa artık evinize gidebilirsiniz, dedi Derek.

- Aslında var. Bugün okula yeni bir kız geldi adı Ava, Ava Kane ve o da bizim gibi kurttu. Sonra okul çıkışı defterini düşürdü, defterin içinde bir çok kurtboğan çizimi ve bilgileri vardı, dedi Scott.

- Ava Kane , dedi Derek. Sanki tanıyorda çıkaramıyormuş gibi çıkmıştı sesi ve öyleydi de çünkü ara ara Ava ve Peter telefonda konuşurken duymuştu Ava' nın adını.

- Tanıyormusun ? dedi Scott.

- Emin değilim ama tanıdık geliyor bu isim , dedi Derek.

Lydia'nın evi:
Ava Kane:

Gidip yemek yedim ve Lydia'nın evine geri döndüm. Bahçeden çatıya çıkıyordum ordan da bacaya gidicektim ki açık bir pencere gördüm ordan içeri girdim sanırım bu oda misafir odasıydı. Etrafı dinlemeye başladım hemen yan odada anne ve babasının sıkıcı iş konuşmaları ve su sesinden başka ses yoktu. Galiba Lydia duş alıyordu, odadan dışarı çıkıp karşı odanın kapısını açtım. Evet, Lydia duş alıyordu, yatağa yaklaşıp hemen altına girdim ve Lydia'yı beklemeye başladım. Bir süre sonra Lydia duştan çıkıp dolabına yöneldi, pijamalarını alıp tekrar banyoya gitti. Az daha bekledikten sonra gelip yatağına yattı. Düzenli nefes alış- verişlerini duyunca yatağın altından çıkıp Lydia'nın yanına yaklaştım ve kulağına eğilp şu sözleri söyledim;
" Lydia Martin, senden ölüler diyarına gidip Peter Hale'i geri getirmenin istiyorum.

Lydia'nın böyle bir şeyi yapabilme kabiliyeti vardı ama henüz bunu kendi başına yapabilecek gücü yoktu. Sadece biri onun zihnine girip onu kontrol ederse yapabilirdi,şimdilik. Misafir odasına geri gidip açık pencerden aşağıya atladım. Tek yapmam gereken gidip kurtboğan bulmalıyım. Bunu içinde Jeremy'ye ihtiyacım vardı. Ona durumu anlatan bir mesaj yolladım o da bir konum yollayıp orda buluşmak istedi. Gece yarısı bir taksi bulamıyacağım için koşmaya başladım. Jeremy'nin atığı konuma gelince kendiside beni çok bekletmeyip acele ile gelmişti. Elinde bir evrak çantası vardı. Karaborsada kurtboğanı ne kadara sattıyorlardı ki ?
Bunu çok düşünmeyip içeri girdik epey bir kalabalıktı ve insanlar sanki her gün gördükleri şeylermiş gibi normal davranıyorlardı. Merdivenlerden inerken geçen sefer ki kurtboğanı gördüm.

-Jeremy, şu mor olan kurtboğan al.

-Tamam, istersen beni dışarda bekle.

-Sorun değil.

Jeremy kurtboğanı almaya gidince bende hemen karşıdaki kolona doğru yürüdüm. Kolona yaslanınca çok yorulduğumu fark ettim ama değecekti. Adım sesleri duydum arkadan biri geliyordu.

-Bu yer bir kurt için pekte iyi bir yer değil, dedi adam. Yüzümü konuşan adama çevirdim. Bu adam Chris Argent'ti.

-Evet pekte tekin bir yer değil, dedim. Niyeti kötü değildi. O kuralara uyan bir avcıydı. Jeremy'yi elinde kurtboğan olan bir torbayla görünce gitme vakitinin geldiğini anlamıştı.

-Seninle sohbet etmek güzeldi ama artık gitmeliyim,  dedim. Ve direk dışarı çıkıp Jeremy'inin arabasına bindim. Kurtboğanı Lydia'nın dolabına o koyacaktı. Beni kaldığım otele bıraktı. Odama girer girmez yatağına üstüne kendimi bıraktım ve gözlerimin kapanmasına izin verdim.

Sabah:

Uyandığımda bir duş aldım sonra okula gitmek için hazırlandım. Okula vardığımda hızla içeri girdim ve Lydia'yı gördüm. Dolabına yaslanmış sanki karşısında biri varmış gibi konuşuyordu. O şu an Peter'ı görüyordu benim şu anda en çok ihtiyacım olan kişiyi görüyordu. Yarın akşam bende onu görcektim. Yeniden eski düzenimize dönecektik.



Teen Wolf " Tamamlandı "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin