Bir boşluk mudur insan. Varlıkların en yücesi mi sanar kendisini varlıkların en yücesi mi sanar? Biz kimiz ve bizi ayıran nedir? Hangi başlıklar altında yaşıyoruz? Kendimizi bile tanımlayamazken nasıl olur da hayatımızda başka bedenlere de yer açarız? Çılgınlık değil mi bu, dibine kadar yaşamıyor muyuz risklerimizi? İnsanın insan üstünde oluşturduğu üstünlük bizi mahvediyor bizler yok oluyoruz.
Beni hiç tanımıyorsunuz, hakkımda hiçbir şey bilmiyorsunuz. Zaten amacınız beni tanımak değil belki de sadece içinizdeki boşluğu kapamak için okuyorsunuz. Varlığım bu insanlık için bir tehtit olabilir mi .Ben benim için bir tehlikeyim, Yarım kalan bir veda, bütünlüğünü kaybetmiş iki beden, asılı kalmış ruhlar, boşluğu doldurulamayan insanlar bizim için asıl tehtid bu yarım kalmış iki beden her zaman tamamlanmayı bekler.
Seni yitiriyorum, karanlıklar arasında. Gözyaşlarımla boğuşurken ben kendimi yitiriyorum. Ben seni sana fark ettirmeden korumaya çalıştım. Yitik şiirlerimi sana ithaf ederken dudaklarımı gizledim herkesten. Yaşanan bu yıkımın altında kalma diye sana yeni bir şehir inşa etmiştim ben oysa. Şimdi sen benim doldurulamayan boşluklarımda azat ettirdin kendini. Bitikleşmiş cümlelerimin arasında yok ettim seni. Ne yarın ne de dün vardın benim için, hiç olmadın sen bu bedende binlerce kez zihnime kazısam da seni. Arkada kalan kalıntıları boşver de önündeki engellerin hiç mi farkında değilsin?