O zaman Let's go Let's gooo 😸Jennie
Sabah dinlenmiş bir şekilde uyandığımda, Lisa'nın kollarındaydım. Karnımın üzerindeki koluna parmağımla daireler çizerek uyanmasını bekliyordum. Gözleri hala kapalıyken mırıldanarak "uyanmamı istiyorsan bundan daha fazlasına ihtiyacın var kedicik." Tanrım bu kadar arsız olmasına gerek var mı? Ne istiyorsun Manoban? Kolunu çimdiklediğimde acıyla inlemişti. "Aaahhh! Jennie ne yapıyorsun? Sadece küçük bir öpücük istemiştim." Çimdiklediğim yeri okşayarak yüzüme acıyla bakıyordu.
Umursamaz bir şekilde omuz silkip "istediğini düzgünce söyleyebilirsin. Garip imalarda bulunmadan." Sırıtmaya başlamıştı. "Sen ne anladın ki?" Manoban sana öyle şeyler yapacağım ki, beni utandırmak ne demek anlayacaksın! Yataktan kaşlarımı çatarak kalkmak istediğimde kolumdan tutarak beni tekrar yatağa düşürdü. Kollarını arkamdan sarıp kendine iyice bastırdı. Dudakları boynuma temas ederken "gitme Jennie. Bütün gün böyle kalalım. Bütün gün sana sarılabilirim." Hah sarılırmış. Tabi ya bilirim ben o sarılmaları. Dün o boş sınıfta çok güzel sarıldık değil mi Manoban?!
Neden şikayet ediyorum ki? Benim de hoşuma gitmişti. Hatta fazlasını bile istemiştim ama...
bütün bunlar benim için çok yeniydi. Sanırım seks sonrası pişmanlık yaşıyordum her seferinde. Üstelik Lisa'yı azdıran bendim. Şimdi ne diye şikayet ediyorum? Ah Jennie sen gerçekten anlaşılması zor bir insansın.Boynuma bastırdığı yumuşak dudakları yavaş yavaş ateşimi çıkarmaya başlamıştı. Her seferinde kızdığım halde, bu hale gelmekten nefret ediyordum. Elleri karnımda dururken, t-shirtümün altına girmesini ve göğüslerimi yoğurmasını istiyordum. Gerçekten sadece sarılacak mıydı? Hadi ama Manoban, sen bu değilsin. Kendine gel ve bana rağmen vücuduma sahip ol.
Karnımın üzerindeki elinin üzerine elimi koyarak biraz bastırdım. Söylemeden anlamasını istiyordum. Bunun yerine boynumdaki dudakları kıvrılmıştı. "Ne istiyorsun kedicik?" Elinin üzerine bir çimdik daha attığımda bu defa sırtımı yatağa bastırarak üzerime eğilmişti. "Beni çimdiklemekten zevk mi alıyorsun kedicik?" Heyecandan inip kalkan göğsümle yüzüne doğru başımı kaldırmaya çalıştım. Sırıtarak "belki alıyorumdur Manoban." Yutkunarak dudaklarıma bakıyordu.
Tamam buraya kadar Manoban! Sen başlamazsan ben başlarım. Çenesine yerleştirdiğim elimle hızla üzerine çıktım. Neye uğradığını şaşırarak "J-Jennie? Ne yapıyorsun?" Parmaklarım hala çenesini sıkarken, boşta kalan elimi arkama atarak sertliğini okşadım. "Ne yaptığımı birazdan görürsün Manoban." Şortunun üzerinden okşamayı bırakıp elimi içeri soktum. Çıplak penisini kavrayıp "bakalım ne kadar sürede sertleşebiliyorsun. Yoksa sertleşmen için tırmalamam ya da çimdiklemem mi gerekiyor?" Penisinin üzerinde tırnaklarımı gezdirdiğimde nefesini tutarak başını arkaya doğru bastırdı.
"İşte böyle Lisa. Demek tırnaklarım hoşuna gidiyor." Hemen sertleşmişti. Sırtını yataktan kaldırmaya çalıştığımda göğsünden bastırarak "olduğun yerde kal Lisa. Dün bana yaptıklarının hesabını vereceksin. Tam şu an."
Karnından kalçamı kaydırarak bacak arasındaki boşluğa geçtim. Şortunu sıyırıp, sertliğini özgür bıraktıktan sonra, ellerimi t-sirtünün altından çıplak karnına doğru sürükledim. Karnıma değen sertliğini ezerek, dudaklarına uzandım. Öpmek için hemen saldırdığında geri çekilerek "cık cık cık Manoban. Beni öpmek istiyorsan önce cezanı çekmelisin." Hayal kırıklığıyla yutkunarak başını yastığa bıraktı.Tekrar bacak arasındaki yerimi alıp, penisini kavradım. Tırnaklarımı belli belirsiz sertliğine sürterek nefes alış verişlerini hızlandırıyordum. "J-Jennie, lü-lütfen. Aaahhh." Birden sert bir şekilde tırnakladığımda acıyla karışık inlemişti. "Konuşma Lisa. Sadece inlemelerini duymak istiyorum." Alt dudağını güçlü bir şekilde ısırıp başını geriye bastırdı. Elleri çarşafı sıkıyordu.
Ellerimin arasındaki sertliğini ileri geri çekiştirip, ucuna minik bir dil darbesi attım. Kalçalarını sıkıp, kasılmıştı. Bıraksam hemen deliğime girip, beni paramparça edebilirdi."Jennie o minik deliğini parçalayacağım. Duydun mu? Bundan emin olacağım."
Hala konuşuyor musun Manoban? Sanırım sana kendimi iyi ifade edemedim. Sertliğini dudaklarımla sarıp, ağzımın içine kaydırırken, aynı anda tırnaklarımı karnına geçirdim. "Siktir! Jennie sen..." devam edemeyecek kadar zevk alıyordu. Ağzımdaki sertliğini dilimle okşarken, bu kadar büyük bir şeyi nasıl alabildiğimi düşünüyordum. Boğazımın arkasına çarpıyordu. Uzun süre buna devam edemezdim.Boğulma tehlikesi atlattıktan sonra derin nefes alarak kendime gelmeye çalıştım. Lisa sırıtarak beni izliyordu. "Ne oldu? Büyük mü geldi kedicik?" Hemen ciddileşerek gözlerini kararttı. "Birazdan bana yalvaracaksın Jennie. Seni daha sert ve hızlı sikmem için yalvaracaksın." Hata mı yapmıştım? Lisa'yı fazla kışkırtmış olabilirdim. Yutkunduğumu görünce yine yüzüne o seksi sırıtmasını yerleştirmişti. Burdan dönüş yoktu artık. Yarattığım canavarın susuzluğunu gidermeliydim. Bundan en az hasarla kurtulmanın bir yolunu bulmalıydım.
Hemen üzerimdeki kıyafetlerden kurtulup, Lisa'nın karnına oturdum. Islaklığımı karnına sürtüp, gözlerine olabildiğimce sevimli bakmaya çalışıyordum. Yine bir pişmanlık belirtisi gösteriyorum değil mi? Hayır onun karşısında daha güçlü durmalıyım. Dudaklarına doğru eğilip, aralanan alt dudağını dişlerimin arasına alıp çekiştirdim. İnlemesi dudaklarıma çarpıyordu. Hızla kalçalarımı kavrayıp, karnının üzerinden yüzüne kaydırdı. Dudakları ıslaklığımla buluştuğunda öleceğimi düşündüm.
Lanet olsun ki, dudaklarının oraya yapışıp kalmasını istiyordum. "Aahhh L-Lisaaahhh." İnlemem onu daha da hırçınlaştırmıştı. Dilini içime doğru gönderip, hemen arkasından bütün vajinamı ağzının içine alıyordu. Kendimi ona bastırmaktan alamıyordum. Saçlarını tutup, sanki at üstündeymiş gibi Lisa'nın ağzını beceriyordum. Başımı havaya kaldırıp, aldığım zevkle çığlık çığlığa inliyordum.
Titreyerek Lisa'nın ağzına gelmiştim. Tekrar karnına doğru indiğimde, dayanamayıp dudaklarına yapıştım. Her yerine bulaşmış olan kendi ıslaklığımı temizledim. Lisa henüz doymamıştı. Çenemden başlayıp aşağıya doğru öpücüklerini ve izlerini bırakarak devam etti.
Göğüslerime geldiğinde, vahşice emiyor ve dişlerini kullanmaktan asla çekinmiyordu. Uçları kıpkırmızı ve şişmiş olan göğüslerim sanki daha fazlasını kaldırabilirmiş gibi sızlıyordu. Beni çevirerek altına aldı. Bacaklarımı iki yana iyice ayırıp, sertliğini kavrayarak, girişime sürtmeye başlamıştı. Özellikle girmeyip, oyun oynuyordu. Gözlerime baktığında benden bir şeyler beklediğini anlamıştım. "L-Lisa... lütfen canımı yakma. Özür dilerim."Hayır özür dilemiyorum Manoban.
Lisa'nın duraksadığını gördüğümde bir kahkaha patlatarak "gerçekten inandın mı Lisa? Fazla yufka yüreklisin. Aaahhh!"
Birden içime giren şeyle gülüşüm yarıda kesilmişti. "Bunu sen istedin kedicik." Nefesim boğazımda takılırken git gellerine çoktan başlamıştı. Hızlı olmayan ama sert hareketlerle en derinlerime çarpıyor, kasıklarımızın birbirine vurma sesleri yankılanıyordu. "Lanet olsun sana Lisa! Aaahhh, bunun... mmmhhhhh he-hesabını aahh, vereceksin! Mmhhh."
Acıysa acı, ama hemen sonrasında gelen zevk, bunu tekrar tekrar istemenize neden oluyordu. Sanırım çaylak Jennie'den yavaş yavaş profesyonel bir sürtüğe dönüşüyordum. Tabi yalnızca Lalisa Manoban'ın sürtüğüydüm.Lisa'nın dediği gibi parçaladığı deliğim ve ben, kan ter içinde kalmıştık. Kaç defa geldiğimi bile bilmiyordum. Lisa durmak bilmeden beni defalarca boşalana kadar sikmişti. Tam anlamıyla kasıklarım iflas etmişti. Üstelik bunun olmasına ben sebep olmuştum. Lisa'yı dinleyip sarılıp tüm gün yatakta takılabilecekken.
Tanrım Jennie sen en iyisisin.
Sonunda Lisa da boşandığında, kendimizi yorgunca yatağa bıraktık. Lisa omzuma bir öpücük bırakıp "seni seviyorum kedicik."
Seksten sonra söylenen 'seni seviyorum'lar Jisoo'ya göre inandırıcı değildi. Ama Lisa sadece seksten sonra değil normalde de bana bu kelimeleri söylüyordu. Endişelenecek bir şey yoktu."Ben de seni seviyorum Manoban." Sırlarına rağmen seviyorum Manoban. Her şeyinle.
Sizi smutsuz bırakmaya gönlüm razı gelmedi 🙄
1000 kelime yazdım buna da kısa demezsiniz umarım 😸
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR BU EKSİKTİ! G!P (JenLisa)
FanficBu hikaye G!P'dir. Yani girlpenis yani kızın çükü var. Rahatsız olacaklar hiç girmesin kapıdan dönsün. Eee o zaman Let's go Let's gooo 😸