" TUTKU KOKANLAR SERİSİ 3 "
Genç kız kesik kesik inlemeler arasında boşaldı ve rahatlamış bir şekilde kendini serbest bıraktı. Derin derin soluklanırken yeniden üzerinde yükselen adamla gözlerini açtı ve ona baygınca baktı.
" Çok güzelsin, sana bak...
Değerli oylarınızı ve görüşlerinizi bekliyorum.. Seviliyorsunuz.. Keyifli okumalar dilerim..
Hikaye ye başladığınız tarihi buraya yorum olarak atarsanız çok sevinirim..
----------------------------- 11.09.1989 / Pazartesi Şikago / USA
Sevimli bebek etrafa attığı anlamsız bakışlarıyla şeffaf pusette yatıyordu. Daha doğalı bir kaç saat olmuştu, annesinin kucağına verilmesi için son kontrolleri yapılıyordu. Çok sağlıklı ve toplu bir bebekti. Doğumda annesini kilosu yüzünden biraz zorlamıştı ama sağlıklı oluşu ve güzelliği her şeye değmişti.
Nokta kadar olan gözleri, minik burnu ve pembe narin yanakları ile tam bir ilgi odağı olmuştu. Maviye çalan yeşil gözlerini daha yeni açan minik bebek, ufak gül kurusu rengindeki dudakları ile herkesi kendine hayran bırakmıştı. Fazla saçı yoktu ama tepsindeki açık kahverengi tutamları görmek mümkündü.
Ufacık kollarını ve ayaklarını durmadan sallıyor bazen minicik bedeninden beklenmeyecek kadar bir gürültü ile ortalığa ağlayarak inletiyordu. Sevimli hemşireler onun çok hareketli ve nazlı olacağını söyleyip duruyorlardı. Hemşireler gittikten bir kaç dakika sonra içeriye birisi girdi ve gülen bebeğin yüzüne baktı uzun uzun. Sonra onu kucaklayıp uyumusını izledi.
---------------------------- 24.06.2015 / Çarşamba Şikago / USA
Kailey, aynadan kendine son kez baktı, kahverengi saçlarını tepesinde bağlamıştı. Ufak yüzünde normal bir makyaj vardı. Yeşil ama maviye çalan gözleri daha da ön plana çıkmıştı. Uzun ama yüzüne harika duran burnu onu çok seksi yapıyordu. Elmacık kemikleri fazla çıkık değildi ve orantılı yüzündeki ince kaşları güzelliğini taçlandırıyordu. Dolgun dudakları ise her erkeği etkileyebilecek kadar güzeldi. Gerçekten kendini her zaman beğenirdi. Ama bu kibirden değil güzelliğinin farkında olduğundandı. Ne annesine nede babasına pek benzemiyordu. Annesi her zaman, onun hiç tanımadığı büyük annesine benzediğini söylerdi.
Odasına baktı ve iç çekti, beş sene önce yirmi yaşına girdiğinde genç kızlıktan biraz daha büyüdüğü için dekarasyonu nu değiştirmişti. Çift kişilik yatağı ve onun karşısında çalışma masası, masasının üzerinde ise ufak kitaplığı vardı. Yatağın sağ tarafında ise bahçelerine bakan küçük bir balkonu vardı. Giriş kapısının yanında ufak bir giyinme alanı ve onun yanında kendine ait banyosu yer alıyordu. Burada en çok sevdiği şey avizesiydi ona bayılıyordu. Odasının rengi beyazdı ve yatağının arkasında gri tonlarında bir duvar kağıdı vardı. Perdeleri de gri tonlarındaydı.
Odası
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hazır olduğuna kanaat getirip derince bir nefes aldı ve odasından çıktı. Bir moda evinde tasarım ekibinde çalışıyordu. Orada üç yıl olmuştu ilk sene staj görmüş iki senedir de sevdiği için çalışıyordu. Oranın sahibi Bayan Burns onun başvurusu kabul etmiş ve iki yıldır çok mutluydu. Bu durumdan tek rahatsız olan babasıydı. Çünkü babası aynı kendini gibi polis olmasını istiyordu. Saçma bir moda evinde tasarım yapmak ona göre gereksiz bir meslekti.
