"Chanyeol yeter."
Chanyeol açık mora boyattığı saçlarını gözünün önünden çekti ve Jongin'e ters bir bakış attı. "Sana ne?"
"Arkadaşımı rahat bıraksana. Sehun sen de yanıma gel artık."
Sehun arkadaşı ve sevgilisi arasında kalmaktan hoşlanmamış gibi kaşlarını çattı ve kendi halinde telefonuyla ilgilenen Minseok'a yanaştı. "Birbirinizi yiyin durun."
"Al işte gerizekalı gitti çocuk."
"Üç saniye uzak dur benim evladımdan."
Chanyeol göz devirdi ve masanın üstünden Jongin'e uzandı vurmak için. Jongin ise geriye kaçmıştı.
"Sevgilini alıp bizi salsana artık."
Minseok onları umursamadan telefonuyla ilgilendiğinde Sehun telefonuna baktı pek de gizli olmayacak şekilde.
"Ne yapıyorsun?"
"Kyungsoo'nun yeni bir aşığı varmış, onu bulmaya çalışıyorum."
"Ne?" Jongin odağını değiştirip Minseok'a döndüğünde Minseok ona baktı bıkkın bir ifadeyle.
"Yüze yakın aşığı var, sadece yeni bir tanesi mi rahatsız etti seni? Gavat mısın yavrucum?"
Jongin cevap vermeye yeltendiğinde yanındaki sandalyenin çekilmesiyle susmuş ve yanına oturan Kyungsoo'ya dönmüştü.
"Konu ne?"
Sehun cebinden ya da başka bir yerden çıkardığı kalemi ısırmak için dudaklarının arasına almadan önce cevapladı. "Aşığın."
"Önemsiz bir konu. Birkaç gündür sıramın üstüne elmalı lolipop bırakıyor."
Jongin gözlerini büyüterek yanına döndü ve gizleme gereği duymadığı hayal kırıklığıyla ona baktı.
"Sen de sevgilin varken bir sapığının bunu yaptığını mı düşündün?"
"Ne?"
"Hassiktir." Sehun kahkahasını bastırmaya çalışırken dişleri arasındaki kaleme eziyet ediyordu. Minseok sabahtan beri uğraştığı telefonu sertçe masaya bırakıp arkasına yaslandı. Boşuna uğraşmıştı o kişiyi bulmak için.
"Neden söylemedin?"
"Anlayacağını düşündüm."
"Jongin ne bileyim bir anda romantik bir sevgili olmaya yelteneceğini?"
Jongin bakışlarını kaçırdı ve arkasına yaslandı. Sınavların yaklaştığını biliyordu ve Kyungsoo'nun mutlu olmasını istiyordu, o yüzden sevdiğini bildiği elmalı şekerlerden alıp sırasına bırakmıştı. Kyungsoo ise Jongin'in böyle bir şeyi yapmış olabileceğini düşünmeyerek yeni bir aşığı olduğunu öne sürmüştü. Bu elbette ki kırıcıydı.
Chanyeol Jongin'in dikkatinin dağılmasını fırsat bilerek Sehun'u çekiştirerek kafeteryadan çıkmıştı. Minseok ise nefesini tutmuş bir halde bekliyordu oluşacak gerginliği.
"Jongin, küstün mü?"
"Çocuk değiliz, küsmedim." Jongin yerinden kalktı ve cebindeki elmalı şekeri Kyungsoo'nun önüne bıraktı. Bir şey söylemeden sakin adımlarla kafeteryadan çıktığında Kyungsoo ve Minseok bakışmıştı. Jongin'in kırıldığı fazlasıyla belliydi ve Kyungsoo ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
"Kyungsoo."
"Sus Minseok.. Ağlayacağım galiba."
Minseok arkadaşına yaklaştı ve omzunu sıktı destek olmak istercesine. "Aşıkların listesine Jongin de eklenmiş olabilir diyecektim. Ama galiba sen de onun aşıkları listesine eklendin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Do Kyungsoo'ya Aşık O(ğ)lanlar Kulübü
FanfictionJongin oğlancı değildi ve okuduğu üniversitedeki her erkeğin Kyungsoo denen oğlandan hoşlanmasını hiç de mantıklı bulmuyordu.