A | 34. Bölüm: Nişan.

13K 573 1.4K
                                    

34. Bölüm: Nişan.

❄️

"Bakın bu böyle ikinci kezdir başıma geliyor ve ben hiç mutlu değilim." dedi abim asık suratıyla. Bakışlarım arkasına iyice yaslanmış beni izleyen Edim'i buldu. Galiba abimin dediklerini pek umursamıyordu.

"Şahsen bana fikrimi soracak olursanız..." dedi Uraz ve Edim'in bakışlarını gördüğü an cümlesinin devamını değiştirdi. "Sormaz mısınız?" Bakışları beni buldu, gülümsedim. "Sorarsınız?" Benden sonra abime döndüğünde boğazını temizledi. "Sormanız lazım bence." Ahu bu duruma gülerken kafamı iki yana sallayıp derin bir nefes aldım. O sırada Edim girdi devreye.

"Cesur, bak sende söylüyorsun kardeşim." dedi tane tane. "Daha önce de yaşadık bu anı, neden uzatıyoruz?" Abim ileri geri gittiği adımlarını durdurdu ve koltukta oturmuş bize teker teker baktı. Aklından ne geçiyordu bilmiyorum ama sonunda benim fikrimi alacaktı ve ben evet dediğim için kabul edecekti. Kesinlikle Edim'i gıcık etmek içindi.

"O zaman farklıydı." dedi abim çatık kaşlarıyla. "Böyle bir anda olmamıştı sanki."

"Tam da böyle bir anda olmuştu." dedi Edim gülerek. Ardından bana bakıp parlak gözleriyle iç çekti. "Ayrıca bir dakika." Aydınlanmış gibi aniden abime dönüp gözlerini kıstı. "Sen bana güvenmiyormuş ve ilk defa damat inceliyormuş gibi ne kasılıyorsun?" Gülümsedim, doğru söylüyordu. "İlla evlenecektik, sadece hemen istiyoruz. Bir fark yok."

"Nasıl yok?!" dedi salondaki herkes aynı anda. Bakışlarım oyunundan kafasını kaldıran şaşkın Duru'yu buldu. Ahu, Uraz, abim ve ilk defa konuşan Barlas, resmen bağırmışlardı. Herkese be oluyordu? "Yok tabi." dedim bir anda ayağa kalkıp araya girerek. "Artık bir anlık bir şeymiş gibi tepki vermeyi keser misiniz?"

"Tamam." Bu sefer hepsi birden kafa sallayıp susarken Edim kaşlarını çattı, güldüm. "Bu kadar mıydı? Hayır, hepiniz madem Aymira konuştuğunda susacaktınız ben neden sabahtan beri dil döküyorum lan size?" Herkes bilmiyorum anlamında dudak büzerken göz devirip Ahu'nun kolunu tuttum. Bugün herkes bir acayipti.

"Kalk içecek bir şeyler hazırlayalım yoksa delireceğim." Ahu anında ayaklanıp peşimden mutfağa geldi. Edim'le dünkü tekne macerasından sonra eve gitmiş Uraz'ı almış ve buraya, abimlere gelmiştik. Şansa Barlas'da buradaydı ve bayadır görüşmediğimiz için birbirimize olanları anlatmıştık. Gerçi biraz fazla suskundu ama...

"Herkese orta yapıyorum?" dedi Ahu elindeki fincanı gösterip. Gülümsedim. "Edim bol şekerli içiyor." Gözleri irileşerek bana bakakaldığında omuz silktim. "Öyle seviyor ne yapayım?" Birlikte kahveler hazır olduktan sonra içeri götürüp mutfaktaki yerimizi geri aldık. Kahvemden bir yudum alıp rahat bir şekilde geriye yaslandım. Ahu bana bakıyordu.

"Mutluluğun gözlerinden okunuyor." dedi gülümseyerek. "Ve sana o kadar yakışıyor ki." Utangaç bir tavırla tebessüm edip, "Teşekkür ederim." dedim. "Edim yanımda olduğu için çok mutluyum, abimle de aram iyi." Kafa salladı. "Kafandaki tüm şüpheleri silmen iyi oldu, ikisi de sana çok değer veriyor ve asla seni üzecek bir şey yapacaklarını sanmıyorum."

"Biliyorum." dedim hemen. "Bundan eminim zaten. Sadece bir anda her şey o kadar çabuk yoluna girdi ki, istemsiz ürküyorum." Ahu kaşlarını çatarak kahvesini kenara çekti ve elimi tuttu. "Saçmalama. En sonunda hak ettiğin, hak ettiğimiz güzel günleri yaşıyoruz." dedi anaç bir tavırla. "İçine kötü hislerin girmesine izin verme, sadece mutlu ol Aymira."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 24 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Acımasız (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin