Raflarda bana göz kırpan,alfabetik sıraya göre dizili Romanları elimdeki küçük kutuya doldurarak,açık pembe duvarlara son defa baktım.Göz yaşlarımı,hıçkırıklarımı,çoğunlukla da hayal kırıklıklarımı gören bu oda,ailemden,arkadaşlarımdan bile daha iyi bir dosttu belki.En azından sır tutabiliyorlardı ki bu çevremdekilerde pek bulunan bir özellik sayılmazdı.
Duvarlardaki 14 yaşımdan kalma posterler bana artık çok yabancı geliyordu.O zamanlar bu posterleri annemin çok kızacağını bildiğim halde,herşeyi Göze alarak asmış ve korkudan 2 gün boyunca odama girmesini engellemiştim.Şimdi ise evden ayrılırken bunları gülerek hatırlıyordum çünkü o zaman ilgi duyduğum ve sorun olarak gördüğüm Şeyler ile şimdiki yaşam şekilim Arasında dağlar kadar fark vardı.Ama bir tercih hakkım olsaydı,hep o zamanda kalmayı isterdim.Yatağımda son defa bir şekerleme yapmaya niyetlenmişken içeriden annemi oyalamakta olan Selin'in sesini duydum.Selin benim şimdiye kadar ki tek ve en yakın arkadaşımdı.Bu sene birde buna ek olarak ev arkadaşım olacaktı.
"Mesha okulun ilk senesi bitmeden buraya gelmeyi düşünüyor musun?"
Gözlerimi devirerek elimdeki kitaplarımın olduğu kutu ve küçük valizle odamdan çıktım.Annem ile Selin beni çekiştirirken gülümsedim.Dışarıdan bakan biri onun kızının Selin olduğunu söyleyebilirdi.Ama ben bu durumdan hoşnuttum.Annemle hiçbir zaman yakın bir ilişkimiz olmayıp,ona istediği ilgiyi ve sevgiyi veremezken bunu Başkasının yapması beni mutlu ediyordu.Her ne kadar aramızda anne-kız Arasında olan güçlü sevgi bağından olmasa da benim annemdi.
"Hazırlandım çıkabiliriz."
Annem beni baştan ayağı, ince ince süzüp bakışlarını tekrar gözlerime çevirdiğinde yüzünü buruşturdu ama,bence benden hoşlanmadığını bu kadar belli etmesi gereksizdi.En azından Aramızdaki kan bağına saygısından ötürü tiksintisini sahte bir gülümseme ile maskeleyebilirdi.Çevremdeki tüm insanların oynadığı küçük sessizlik oynunda olduğu gibi.
"Keşke üniversite'ye başlayacağından dolayı kendine biraz çeki düzen verseydin.Seni bu kılıkta öyle prestijli bir okula nasıl aldılar merak ediyorum doğrusu."
Böyle davranmasının nedeni: aşırı Zayıf vücudum,burnumda bulunan piercing ve tenime işlenmiş olan sanat eserleriydi.Ki bunlar ben olmamı sağlayan şeylerdi.kimsenin bundan ötürü bana Saygısızlık etmeye Hakkı yoktu.Gözlerimi,duvarın dökülmüş alçılarında gezdirerek Karşılık verdim.
"Belki de o kadar prestijli değildir anne.Ne dersin?"
Selin gözlerini kınadığını belli etmek istercesine bana sabitledi ve hızla ayağı kalkarak elimdeki valizi kaptığı gibi dış Kapıya doğru yöneldi.Annem ise gözlerini birer yılanı andıracak şekilde kısarak bakmakla yetindi.Bunun anlamını henüz küçük yaşlarda öğrenmiştim.Benden utanıyordu.Her zaman ki gibi.
Ellerimi Kitapların olduğu kutuyla birlikte teslim olmuş bir suçlu gibi omuz genişliğinde havaya kaldırdım.Ve yüzüme kırgınlığımı belli etmek istemediğimde kullandığım sahte gülümsememi takındım.O anda fark etmiştim ki bu gülümsemeyi en çok annemin yanında kullanıyordum.Çünkü beni gerçek anlamda sadece onun iğrenen bakışları,davranışları,sözleri etkiliyordu.Hepsi birer zehir gibi kalbime işlenmişti.Buda beni Mesha Erez yapan şeylerden sadece biriydi.
"Benim gibi bir kızın olduğu için özür dilerim anne."
Yavaşça arkamı dönerek Selin'in arkasından ilerledim.Hayallerimi gerçekleştirmeye bir adım uzaktaydım ve ellerim titriyordu.belki üzüntüden,belki de mutluluktan.Annemin asık suratına Karşılık kollarımı ona sımsıkı sardım ve başımı omzuna yerleştirdim.İlk başta kolları havada kalıp,tutuk davransa da çok geçmeden ona sarılışıma Karşılık vermişti.Ondan ayrılıp,dolan Gözlerimi Saklamak için başımı eğdim ve boğuk bir kahkaha atarak Selin'in peşinden asansöre ilerledim.Sonunda Çocukluğumun geçtiği yerden uzaklaştığımızda başımı ellerimin Arasında aldım ve göz yaşlarının yanaklarımdan dökülmesine izin vererek kendi kendime mırıldandım.
"Seni seviyorum anne.Ne olursa olsun hep sevdim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüm Senfonisi
Teen FictionÖlüm beni sonsuzluğa uğurlayan bir şarkı...kulaklarımı sağır eden,ama her seferinde tekrar duymak istediğim.Ölüm benim için beyaz bir elbiseden ve tahtadan küçük bir tünelden ibaret değil.Ölüm benim en sevdiğim şarkı...Çünkü bu hikayenin adı Ölüm Se...