Sabaha şiir okuyor suskunum
Yine dolmuş yine hüzünlü ağlamaklı
Bu seferki bir başkaşiir
Nasıl kapattım kanatlı kapıyı
Yalın ayak çaresizce koştum
Bu yol ölüme götürür beni
Aç kollarını kanatsız meleğimKimler incitti seni
Kimler yaktı bağrını
Kime emanet ettin beni
Sesime yetiş meleğim
Yaralı geliyorum kapınaHangi yürek varki buna dayansın
Hangi duvar varki önümde dursun
Hangi zincir varki kırılmasın
Bu yol hasrete getirir beni
Sarıl bana kanatsız meleğimTut beni anne
Yaralı yüreğimden tut
Hüznümü acımı yaramı getirdim kapına
Çocuk yüreğimden sev beniBaşlıyoruz konuşmaya ama ne konuşma birazdan saklanacak oturduğumuz ranza birazda oda bizimle ağlayacak vefa ya.
Revirden cikarıldıgım gün karar verdim artık bu yetimhane bana yuva değildi ve beni dışarda bekleyen biri vardı annem
Ona gitmeliydim ona sormalıydım beni neden buraya o adamın yanına bırakmıştı hepsinin bir cevabı vardı biliyordum
Ama adresi bilmiyordum daha doğrusu dışarısı nasıldı onuda bilmiyordumO gece yazla vedalaştım müdürenin odasına girip bekçinin adresini bilgilerinin olduğu dosyayı çalıp duvardan atlayıp kaçtın bir süre ordan oraya koşup durdum ne tarafa gideceğimi bilmeden o karanlıkta koşup durdum
Çevre yoluna girdim baykuş sesleri içerisinde gün ağarana kıyamet kopana kadar yürüdüm durdum
Sabah olunca şehrin gürültüsü kalbimin gürültüsünü bastırmaya başladı artık korkunun yerini heyecan almıştı ve birde özgürlük duygusu artık çile yok acı yok işkence yok belki biraz umut vardı
Neden belki dedin ?
*Ben umudu hiç düsünmemiştim o ana kadar
Şehrin içerisinde bir vefa oldum bir anda gideceğim adres belli ama karşılaşacagım gerçek belli değil koskoca İstanbul her sokak birbirinin aynı her sokak yetimhane gibi birbirinden garip
Her sokak hayatla kavgalıOysa benim düşledigim kapının ardında başka bir cennetdi
Geldiğim yeri aratacagını nerden bilebilirdim kiElimde bir dosya cebimde üç kuruş içimde suçluluk yürüdüm durdum
Birde birşey farkettim sokakta insanlar ellerinde bilmediğim yazılar yürüyorlar duvarlarda sloganlar siren sesleri yangın yeri gibi bir oraya bir buraya dolanıp duruyorlardı
Hiç unutmam o sokağın ismini sevgi sokak ama hiç sevilmemiş bir çocuğun sokağı geri geri giden ayaklarıma girdim oraya
Kapı numarasını bahçesini gördüm ve dışarda oynayan üç yaşında bir çocuk hayal kırıklığım sanki sokağın başından duyuldu
*ŞiirBen hiç çocuk olmadım bu bahçede
Üzerim kirlenmedi mutluluktan
Ve oyun oynayamadım gülerek
Ezildim büzüldüm kederlendim.
Çiçek toplamadım anneme
Kıskandım çocuk seni
Kıskandım mutsuzluğum dan
Kınama beni
Az sonra açılacak kapı iceriden bir kadın çıkacak tüm hasretinle sarilacagim su oynayan güzel çocuk merhametine büyüyecek ve ben mutluluğa koşacağım artık artık pencerem de bus olmayacak özgürce güleceğim güneşe ben geldim anne tüm şefkatinle sar beni
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAPI
Non-FictionBir de susanlar konuşsun geceye Yaşamak ve katlanmak zorunda olduğumuz bir dünya var dışarda ve deli sarhoş gariban diye yanından geçip gittikleri misin hayatlarina uzanalim Suskun konuştukça bizde nelere sustuklarımızı anlayalım belki diretmek...