>14<

620 83 71
                                    

Mark onları dağ gezisine götürecek olan otobüste oturuyordu. Yolculuk dört saat sürecekti. Tüm öğrenciler otobüsteydi ama otobüs hareket etmiyordu.

Mark otobüsün ortasına, pencerenin yanına yerleşmişti. Yanındaki koltuk boştu.

"Sırt çantanı yukarı koymayacağına emin misin?" diye sordu öğretmeni. Tuhaf bir şekilde Mark'a baktı.

Çocuk sadece elindeki nesneyi daha da kucakladı ve başını salladı. "Teşekkür ederim ama buna gerek yok."

Öğretmen, diğer öğrencilerin yanına gitmeden önce omuzlarını silkti.

Bir başka kişi ona çantasını sordu.

"O çanta senin mi bebeğim? Neden yukarı koymuyorsun?"
(ç/n : b-bebeğim mi??????)

"Sadece ona ihtiyacım var!" Mark kızgın bir şekilde cevap verdi ama kendisiyle konuşan kişiyi görünce pişman oldu. "Ah, Hina?"

"Çok komiksin Mark." kız güldü.

Mark utangaç bir şekilde ensesini ovuşturdu.

"Seninle oturabilir miyim? Ya da bütün koltuk çantan için mi?"  kaşını kaldırdı.
(ç /n : oturamazsın orası Haechanın yeri yallah)

"Ah, hayır! Gel otur." Mark yanını gösterdi.

Hina gülümsedi ve oturdu.

                          ~~~



Üç saat sonra hala yoldalardı. Öğrencilerin çoğu uyuyordu. Mark müzik dinlerken uyuya kalmıştı.

Hina uyuyakalmıştı. Başı Mark'ın omzundaydı.

Mark küçük bir iniltili ses duydu. Kulaklıklarını çıkardı. Kucağından gelen başka bir ses ne olduğunu anlamasını sağladı.

Hina'nin başını omzundan dikkatlice kaldırdı. Çantasını alarak dikkatle ayağa kalktı.

"Nereye gidiyorsun Mark?" Mark'ın önündeki koltukta otutlran Jaemin sordu.

"Tuvalete." Evet, tuvaletleri olan bir otobüsleri vardı.

"Çantan ile mi? Özel gününde misin?"

"kapa çeneni." Mark tuvalete gitmeden önce konuştu.

Küçük alana girdi ve çantasını açtı.

"Ne oluyor?" diye sordu. Çantasında sızlanan kediyi lavaboya koydu.

Kedi hemen eğildi ve midesini boşalttı.

"Wow." Mark gözlerini genişletti. "Uyardığın için teşekkürler."

Kedi zayıf düştü. Mark bir şeyi devirmeden önce onu yakaladı.

"Biraz su al." dedi Mark. Çantasından bir şişe su çıkardı.

Birazını eline döktü ve Haechana içirdi. Kedi içmeyi bitirdiğinde, Mark kedinin pisliğini temizledi.

"nerdeyse oraya vardık. Tamam mı? Sadece bir saat." Mark, kedinin başını okşadı.

                           ~~~

"Wow!" Jaemin otobüsten çıkınca haykırdı.

"Büyüleyici." Hina kıkırdadı.

Bir dağın tepesindeydiler. Karla kaplı, küçük köyler inşa edilmiş başka tepeler ve dağlarla çevriliydi.

Cat fight - Markhyuck (çeviri) ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin