"Tek seçenek bana gelmen"
Bana baktı. Gülümsedi. Hatta kahkaha atmaya başladı. Onu gülerken görünce ben de gülmeye başladım.
"Sen beni unutacaktın değil mi?"
"Ben de sizi kolay kolay unutamayacağımı söylemiştim"
"Tamam"
"Tamam?"
"Pansuman yapabilirsin bana"
"Gerçekten mi?"
Kafasını salladı ve yürümeye başladık. Hiç bu kadar heyecanlanmamıştım. O önümde ben de onun arkasında yürümeye başladık. İşlek bir caddeye çıkmıştık. Burası bizim evden çok uzak değildi. Caddeden ara bir sokağa saptık. Bir okul vardı. Belki de şimdi buraya geliyordu. Bir apartmanın önünde durduk. Kapıyı açtı ve içeri girdik. Kalbim yerinde çıkıcak gibiydi. Onun evine girecektim. Acaba içerisi nasıl kokuyordu? Nasıl dekore etmişti? Ne renkti? Yatak odası nasıldı? O kadar şey düşünmüştüm. O kadar evini hayal etmiştim ki. Kapıyı açtı. 7 numara. Bizim de 4 numaraydı. 3 sayı vardı aramızda. Off ne salaksın Lisa! İçeri girdik ve kalp krizi. Evi muazzam düzenliydi. Ev komple beyazdı. Ve... Ve onun gibi kokuyordu.
"Tamam sen geç otur şöyle. Ben de yardım çantasını getireyim"
Kafamı salladım ve salona yürüdüm. Acaba hangi koltuğa oturuyordu? Acaba televizyonda ne izliyordu? Açsam karşıma ilk hangi kanal çıkardı? Gözüm masaya ilişti. Bir kaç sözleşme kağıdı vardı. Ve dışarıda gördüğüm okulun ismi yazıyordu. Bulmuştum. Televizyonun tam karşısında duran koltuğa oturdum. Ve beklemeye başladım. Ama kalbim ağzımda atıyordu. Hayatımda hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Elinde çantayla geldiğini gördüğümde ayağa kalktım.
"Benim yerime oturmuşum. Genellikle oraya otururum"
Çığlık atmamak için zor tutum kendimi.
Oturdu ve ben de yanında gittim. Elini uzattı ve çantayı açtım ve pansuman yapmaya başladım. Heyecandan elim titriyordu. Bana çok yakındı. Her an öpüşebiliriz gibi. Yine salakça hayaller kurmaya başlamıştım. Son olarak elini sardıktan sonra işim bitmişti.
"Tamamdır Bay Jeon"
"Teşekkür ederim Lisa"
Ayağa kalktım istemeyerek. Kapıya doğru yürüdüm. Benim arkamdan geldi. Gidiyordum. Bu sefer gerçekten ayrılıyorduk. Gözüm doldu. Kapıya vardığımımda ve kapıyı açıp buradan ayrıldığımda gerçekten her şey bitecekti. Elim titredi kapıyı açamadım. Hızlıca dönüp sarıldım ona. Şaşırmıştı tepki veremedi ve... Ve öptüm onu. Salakça hayalini kurduğum şeyi yapmıştım. Öpmüştüm onu. Yine tepki veremedi. Kapıyı hızlıca açtım. Bir şey demesine izin vermeden gidecektim buradan ama olmadı. Kolumdan tuttu, kapıyı tek eliyle kapatı ve beni duvarla arasına aldı. Gözlerime baktı birkaç saniye ve sonra... Sonra o da beni öptü.
Şaşırmıştım. Şu an ne tepki vereceğimi bilemiyordum.
"N-n-neden?"
"Sebebi açık değil mi? Yaptığım çok yanlış ama ben de seni seviyorum Lisa"
Gözlerim büyüdü. Rüyada mıydım? Yoksa ölmüş müydüm? Gülmeye başladım. Göz yaşlarım bu sefer mutluluk için aktı.
"Ş-ş-şimdi biz sevgili miyiz?"
"Evet salak öyleyiz"Selam🙋🏻♀️Yine ben 😜Neyse😌 Umarım beğenerek okuyacağınız bir bölüm olur. Yorumlarınızı bekliyoruz. Umarım çok saçmalamamışımdır. Sizleri seviyorum kendinize iyi bakın 💞💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love My Teacher|Lizkook|
Fanfiction"Ah o kokun. Beni her geçen gün kendine bağlayan o kokun. Olmaması gereken bu aşkı filizliyor...