𝙏𝙞𝙩𝙖𝙣𝙞𝙘 [𝙅𝙪𝙣𝙜 𝙅𝙖𝙚𝙝𝙮𝙪𝙣]

𝐒𝐡𝐢𝐩𝐰𝐫𝐞𝐜𝐤

"Beni bırak, tamam mı?"

Sense agresif bir şekilde başını iki yana salladın, "Benimle gel."

"Kurtarılmaya ihtiyacı olup benden daha önemli olan insanlar var"

Jaehyun özür dilemeye çalışırken olan şey ise sadece sinir bozucuydu, ikinize kocaman bir dalga çarpmıştı. Tuzlu su gözlerinizi yakarken ikinizde ellerinizin kaydığını hissedebiliyordunuz. Yine de birbirinizi daha uzun süre yanınızda tutmak için yeniden sıkıca birbirinize tutundunuz.
Jaehyun'un gözleri tamamen kan çanağına dönmüştü ve sadece senin derinliklerine bakıyordu.

Kurtarılması gereken son yolcu güvenli bir şekilde tekneye oturmuştu ve iki adam kürekleri ayarlamaya başladı. Saçın önüne yapıştı, yüzünün her yerinden ve saçının uçlarından su damlıyordu.

Jaehyun, ellerini dudaklarına götürmeden önce yumuşak bir nefes aldı ve parmak eklemlerini kısa, sıcak bir şekilde öptü. "Seni seviyorum," diye fısıldadı, sana son bir kez bakarak, "Lütfen beni hatırla."

Sonunda uzun süredir tuttuğun hıçkırıklarını serbest bıraktın, gözyaşların çalan alarmla birlikte etrafını saran su ve yağmura karıştı. Arkandaki kadınlar, kendi sevgilileri ve kocalarının ölümünün yasını tutarak ağlarken; su kayığın içine dolmaya başladı. Gemideki bir adamın bağırdığını duydunuz, "Sadece acele ederseniz hayatta kalırsınız, Gidin!"

Daha da ağlayan yüzünü görmek Jaehyun'u neredeyse ağlatıyordu, ama kendisine verilmiş bir görevi olduğunu ve eğik gemiden çıkması gereken başka insanların olduğunun farkındaydı. Gözlerinizi bir an bile ayırmadan ellerinizi yavaşça ayırdı.

"Benim için gülümse," diye mırıldandı, başkasının duyması için çok alçak ama senin duyman için yeterince iyi olan bir sesle. Gözlerini son kez kapattığında sadece güldüğünü görmek istedi, son nefesini alırken onu sevdiğini söylediğini duymak istedi.

Dudakların küçük bir gülümsemeye dönüşmeye başlarken ve elleriniz sonunda birbirini terk edip su seni alıp götürmeden önce zayıf bir 'Seni seviyorum' salıvermek için aralandı. Gözyaşların görüşünü bulanıklaştırana kadar tamamen eğilmiş gemiye bakarken aklında yalnızca tek bir düşünce vardı,

Jung Jaehyun'u bir daha asla göremeyecektin.